bugün

rte dir. rize de bir mitingde hikaye anlatmıştır, anlattığı hikaye aynen şöyledir;

-türk dışişleri bakanı hindistan a gider. hint dışişleri bakanıyla trenle bir yere giderken, tren istasyon olmayan bir yerde garip şekilde durur. türk dışişleri bakanı ev sahibi bakana sorar; “hayırdır neden durduk? burada istasyon filan yok” ev sahibi bakan dertli dertli bir iç çeker ve “ahhh ahh siz ne kadar iyi bir milletsiniz ki böyle tabularınız yok. malumunuz bizde inekler kutsaldır. büyük ihtimalle trenin önünde bir inek yatıyordur ve biz o inek kendiliğinden gidinceye kadar bir yere gidemeyiz.” bu sözleri şaşkınlıkla dinleyen türk bakan; “ahhh ahh sizin inek sağ, birazdan ya acıkır, ya susar bir şekilde gider. bizim trenin önüne bir inek yatmış ( gazi mustafa kemal atatürk"ten bahsediliyor ) aksi gibi orada ölmüş, ne o gidiyor, ne bizim tren”
ilkokul seviyesinde bir fıkra. Bırakın kendi anlatıp kendi gülsün başbakan.
gelişime, demokrasiye,özgürlüklere karşı direnç gösteren, statükocular kastedilmiş olabilir. her lafı atatürke götürüp ondan faydalanmak çok yanlış.
(bkz: tayyip kendi hakkında gelecekten haberdar)
gerçekten rezalet budur.
aynı bayrak altında yaşamasaydık hepinizi(hain köpekleri) bir bardak rakıya değişirdim demiş(anlayana).ne kadar da güzel söylemiş
postalcıların zeka seviyesini göstere tespit.
içinde atatürk ün 'a' sı bile geçmemesine rağmen nasıl o noktaya kaynatmışlar şüpheli.
bazı şerefsizler tarafından dillendirilebilecek söylemdir. kim olursa olsun, bu ülkeyi yoktan var eden adam hakkında bunları söylemek kadar şerefsizlik olamaz. madem bunlar müslüman, madem allah'a inançları tam, ölünün arkasından da konuşulmayacağını bilmiyorlar mı? bazen merak ediyorum, benim inandığım tanrıyla bunların inandığı tanrı bir mi acaba diye...

insanın makamı önemli değildir, önemli olan adam olmasıdır.
başbakan falan değildir. şakşakçılarının padişahı, benim içinse zavallının tekidir.
anladığım kadarıyla atatürkçülük'ün ülkenin gelişimini engellediğini , bu işlerin geçmişte kalması gerektiğini söylemiş. kalmayacak !
(bkz: ayar nedir)
ben sana başbakan olamazsın demedim...
çoğu kişinin aklından geçen düşünceleri dillendiren başbakandır, lakin atatürk kısmı tam da ben demedim sen dedin kısmını oluşturmakta. ayrıca o ineklerin her yerde karşımıza (burda da entrilerimizi silerek) çıkmasına vesile olmuş bir fıkradır.
rte'nin zaman geçtikçe iyice kendini bir b.k sandığının kanıtıdır. önceden atatürk'ün a'sını ağzına almaya cesaret edemezdi. ha bire inönü'ye çakar çakar rahatlardı. şimdi isim vermeden atatürk'e çakma işine girmeye başlamış. atatürk'e direkt çakmasına az kaldı demek. o günleri görmeden haddini bildirmeli.
olayın gerçeği şöyledir ; irticacı yobazların, dincilerin ve bu ülkenin ağzına sıçmak isteyenlerin treni ileri yerine geri götürmek istemeleri, ama atatürk ün tüm geri dönüş yollarına çelikten bir duvar örmesi, ve bu durumdan rahatsız olan kalleşlerin bu fıkrayı tersten anlatması durumudur. asıl gerçek benim anlattığım gibidir. ilim bilim sahibi toplumlarda din tüccarları, yobazlar, bağnazlar, ilticacılar prim yapamadıkları için bu treni geri götürmeye çalışmaktadırlar. tanrı bunların planlarını ellerine ayaklarına dolaştırır inşallah.

bir kaç çarpıcı örnek vermek gerekir ise ;

gaziantep in kilis ilçesinde bir baba bir yaşındaki kızını düşünde gördüğü şeyh
efendinin tekkesine götürüp gelin gibi süsledikten sonra taşa üç kez sürdüğü
bıçağıyla kurbanlık koyun gibi kesmiştirbaba yakalandıktan sonra şöyle
demiştir:

şeyhimen sevdiğim varlığımı allah a kurban etmemi istedi ben de verdim." (milliyet, 7 haziran 1988)

13 ekim 1990 tarihli güneş gazetesinden :

otuz yaşındaki bir yurttaş şanlıurfa da bir mağarada üç yaşındaki oğlunun başını bıçakla kesti ve yakalandıktan sonra şunları söyledi:

devam ettiğim tekkenin şeyhi bana çocuklarını çok sevenlerde allah sevgisi
azalırbu sebeple üç çocuğundan birini kurban etmen gerekirdedi bunun
üzerine çocuklarımın en küçüğü olan abdullah ı evden alarak kendisine
dondurma alıp söz konusu mağaraya getirdimgözlerini bağlayarak bıçakla
boğazını kestim olaygecesişeyhin oğlumugerigetirmesini bekledim çocuk geri gelmeyince ertesi gün tekkeye gidip şeyhin yüzüne tukurdum. aileme haber vererek cinayeti saklamaya karar verdik."

araştırmacı-yazarcengiz özakıncı’nın önemli kitaplarından biri olandil ve dinin 8. basım 25 sayfasındaşusatırlarıokuyoruz:

türbanlı bir kızbaşörtüsü takmayan annesini başını örtmediği için 30 yerinden
bıçaklayıp gözlerini oyarak ve kollarını keserek din uğrunagerekçesiyle
öldürmüştür yakalanıp sorgulandığındabaşını örtmemekte direten annesinin muzır ve münafık olduğunukatli vacip olduğu için öldürdüğünü söylemiştir genç kız kendisini đslam ın bıçağıolarak görmektedir (cumhuriyet gazetesi, 9 nisan 1997)

yaşar nuri öztürk - allah ile aldatmak
ülkeyi geriye göstermek isteyen postalseverlerin her zamanki gibi totoşlarından salladıkları önerme.
kimi islama saldırmaya çalışır kimi demokrasi ye ama hiçbiri de beceremez. , isterse 30 sene önceki cinayet haberlerinden cımbızla işlerine gelenleri alsınlar , istedikleri gibi çarpıtsınlar. demogojinin kralını yapsınlar.
ama kendileride farkındalar ki "geçti güzelim" , postal çağı kapandı. çakma solcuların çağı ise 30 sene önce kapanmıştı zaten. artık bittiniz , soyunuz tükendi. o korkak genel başkanınız keşke bu yukardakileri dile getirecek kadar cesur olsa , keşke "ben darbe istiyorum , benim seçmenim de istiyor , biz elitist zümreye göre islam dini türkiye yi geri götürüyor" diyebilecek kadar cesur olsaydı, çok merak ediyorum %1 i geçebilirmiydiniz?
(bkz: Sen içme tayyip bokunu çıkartıyosun)
ilkokul iki düzeyinde zeka ile açılabilecek başlıklardan bir başkası. fikir özgürlüğünün yanındayız ama her ağızdan çıkan bir fikra isabet etmiyor.
seçim yaklaştıkça chp'li dibidoşların psikolojisinin ne kadar bozulduğunu gösteren çamur. fıkra anlatılırken orada mıydın? orada değilsen kaynağın nedir diye sorarlar adama? ama bak adama dedim sana demedim.
açık açık söylemeye göt yeter mi? yetmez.Bu konuda burada kapanır.Madem akp'ye oy verenlere o kadar güveniyor.Açık açık atatürk desin de görelim akp'nin oylarını.
nitekim neyzen tevfik bir şiirinin sonunda şöyle seslenmiştir yıllar önce:
işgaldeki hali sakın unutma,

Atatürk'e dil uzatma sebepsiz.

Sen anandan yine çıkardın amma,

Baban kimdi bilemezdin şerefsiz...
yüz karası başbakandır, bir kez daha kendinden tiksindirmiştir.
atatürk değilde atatürkün arkasına sığınıp laiklik demokrasi diye bağıran yobazlardan bahsediyor olabilir.
ata'mıza laf uzatan şakirtlerin de sonu gelecektir.
yalın bir dille atatürke yapılan gizli bir hakaret yoktur, ayrıca 12 haziran seçimlerinde ak partinin açık ara fark atacağına inanıyoruz.
(bkz: ekmeğimize yağ sürülüyor)