atatürk ün bilimle çelişmesi

Sıkıntı yok panpa Otomatikman atamızın emrine uyup bilimi takip ediyoruz.

“Eğer bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse bilimi seçin”

mustafa kemal atatürk.

Atatürk, bilime çok değer veren bir insandı fakat söylediklerinin bilimle çelişmesi hiç sıkıntılı bir durum değil, ilk entryi okumadım bile, başlığı gördüğüm gibi abanıyorum.

Atatürk’ün, 25 Eylül 1924 yılında Samsun istiklal Ticaret Okulu’nda öğretmenler için verilen bir çay ziyafetinde yaptığı konuşma aşağıdadır. Başöğretmen, öğretmenlere şöyle sesleniyor:

“Dünyada her şey için; uygarlık için, hayat için, başarı için en hakiki mürşit ilimdir; fendir. ilim ve fennin dışında rehber aramak dikkatsizliktir, bilgisizliktir, yanlışlıktır. Yalnız ilmin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki devrelerinin olgunlaşmasını kavramak ve yükselişini zamanla izlemek şarttır. Binlerce sene önceki ilim ve fen dilinin çizdiği kuralları, şu kadar bin sene sonra bugün olduğu gibi uygulamaya kalkışmak, elbette ilim ve fennin içinde bulunmak değildir. Çok mutlu bir duygu ile anlıyorum ki; söz söylediklerim bu gerçeklere erişmişlerdir. Mutluluğum artıyor. Şöyle ki söz söylediklerim, öğretim ve eğitim altında bulunan yeni nesli de gerçeğin ışıklarıyla doğuşuna sahip olacak şekilde yetiştireceklerine söz vermişlerdir. Bu, hepimiz için övünmeye açık bir noktadır.”

Başka bir husus, örneğin Isaac Newton'un söyledikleri sonradan yanlış çıktı, daha doğrusu bulundu diye değerli bilim adamını da aşağılayamayız. Bilime yaptığı katkı aşikârdır...

Ayrıca, her ne kadar Atatürk'ün kendisine ait olmadığı ispatlansa da, şu söz de kendisi ile bağdaştırıldığı için belirtmek isterim.

“Eğer bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse, bilimi seçin”

görsel

1980 li yıllarda işlenmemiş süt, bitkisel yağlar, tereyağı ve hayvansal yağlar insan sağlığına kalbe çok zararlı idi, işlenmiş yağlarlar örneğin margarin ayçiçek ve mısır yağı kullanılması tavsiye edilirdi. üstünden fazla değil 30 sene geçti şimdi ise işlenmemiş doymamış yağlar tüketilmesi eti hayvanın kendi yağı ile tüketmenin gerekli olduğu tereyağı ve zeytin yağının ne kadar az işlenmiş ise o kadar faydalı olduğu söyleniyor, 1980 de söylenenler dönemine göre bilimseldi, şimdi söylenenler de bu günün şartlarına göre bilimsel napak şimdi 1930 lu yıllar ile şimdiyi mi kıyaslayalım.
bilim adamları bundan 10 sene sonra şeker kamışı ve pancardan üretilen şekerin aslında masum olduğu kötü olanın nişasta bazlı olduğu insan vücudu ve beyinsel gelişimi için gerekli olduğunu söyler ise atatürk'ün 1930 lu yıllarda söyledikleri değere mi binecek.

çelişki olması için atatürk'ün yerçekimi diye birşey yok, dünya düzdür güneş dünyanın çevresinde döner, akşam olduğunda kara bir balçığın içine batar, gece ile gündüz canlı varlıklardır birbirini takip ederler demesi gerekirdi ki bilim ile çelişsin.