bugün

ataması yapılmayan arkadaşlar beni dinleyin.
atamanız yapılınca gittiğiniz memleketi beğenmeyeceksiniz.
görev aldığınız okul, varoş veya köy okulu diye sitem edeceksiniz.
okulda görev yapan öğretmenleri dinazor olarak göreceksiniz.
üniversite kantini özlemi sizi kasıp kavuracak.
ardından ,sizlerde diğer öğretmenlere benzeyeceksiniz.
Normal şartlarda iki yüz binin üzerinde üyesi olması gereken ve bugün itibariyle MEB'i ateşe vermesi gereken öğretmenlerin platformudur.
250 bin kişilik oluşumdur. sesini daha gür çıkarana kadar pek de duyulmayacaktır.
alt katta diğer bir deyimiyle depoda batak oynayan yedek öğretmen sempozyomudur. yazıktır, işleri zordur.
Ankara'da dayın yoktur
Mamudo kurban niye doğdun
Söyle yavrum niye doğdun???
*
ataması yapılmayan kişi eğer bir kurumda da çalışmıyorsa öğretmen değil öğretmen adayıdır.
ikincisi eğer bu ülkede fen edebiyat fakültelerinin ataması yapılmasaydı şu an eğitim fakültesi mezunu arkadaşlarımız bu durumda olmazdı.
üçüncüsü zamanında usulsüz ataması yapılmış insanlar görevlerinden uzaklaştırılmalı.
işini ciddi anlamda yapmayan on binlerce özellikle ileri yaşlardaki hocalarımız zorunlu emekliye ayrılmalı.
kesinlikle ve kesinlikle fen edebiyatların bu hak dedikleri üç aylık sıkıştırılmış sözde formasyonlar kaldırılmalı.
zamanında veteriner fakültesi mezunlarının bile öğretmen olduğu ülkemde bu insanlar artık görevden atılmalı.
kendi okuduğum ingilizce öğretmenliğinden örnek vereyim ve atanmaya hakkı!!! olanlardan
1.ingilizce öğretmenliği
2.ingiliz dili ve edebiyatı
3.amerikan kültürü ve edebiyatı ( o ne demekse artık )
4.mütercim tercümanlık
5.ingiliz dil bilimi
6.herhangi bir bölümü ingilizce eğitim diliyle okuyup formasyon denen adı saçma eğitimi 2.000 ytl ödeyerek alanlar

bunlardan sadece öğretmenliğin ataması gerekirken maalesef diğerleri de tam 22 yaşında baktılar başka bir halt olamıyorlar öğretmen olmaya karar vermiş insanlar...hiçbir şey diyemiyorum ama bari fen edebiyatlar atanamadım diye greve ya da protestoya çıkmasın.eğitim fakültelerine zaten sözümüz yok...
250 bin kişinin sesi olmaya çalışan platform.250 bin kişinin mağdur olduğu bir konuda en azından bir dernek kurulması beklenirdi.fakat süpersonik zekalı öğretmenlerimiz,her oluşumdan canım atamaları riske girecek zannetiklerinden taşın altına ellerini koymazlar.ne kesk de mi destek veriyormuş ay ben gelmem,ne disk binasında mı toplanılıyormuş abooo ona hiç gelmem.gelmeyin lan, oturun öyle.biz yaparız sizin protestonuzu da...

biz 24 kasımda ankaradayız.
sadece öğretmenleri değil,velileri,öğrencileri,kısacası eğitime önem veren tüm vatandaşlarımızı eylemimize bekleriz.
birey olarak değil elimden geldiğince tanıdıklarımında desteklemesi için onları da yüreklendirdiğim platform.

24 kasım'da heryerdeyiz!
her yıl heyecanla bekleyen öğretmenlerin gene dumur olması sonucu oluşturdukları platform
sonuna kadar desteklediğim.atanamayan öğretmenlerin artık sesi ve soluğu olan cefakar topluluk
çalışıp kpss den yüksek puan alması gereken topluluktur.
(bkz: az laf çok iş)
kpss ile o kadar da ilgisi olmayan topluluk. bu milli eğitim bakanlığının, bu devletin ayıbıdır. üniversitelerin arz ettiği meslek grupları ile piyasanın talep ettiği meslek grupları arasındaki denge sağlandığında bu sorun da büyük ölçüde ortadan kalkacaktır. devlet, milli eğitim ya da oy peşinde koşan siyasetciler her ile kendi adına üniversite açmadan önce bunu düşünmeliler.
sırf tepki göstermek, seslerini duyurup kendilerine yapılan haksızlığa dur demek adına, 250,000 kişinin bir anda türk vatandaşlığından çıkma talebinde bulunmasını istediğim oluşumdur.

not : sonuçlarının araştırılması doğru olur.
neden öğretmenler atanamadıklarında kıyamet kopartıyorlar. oysaki kpss'yi kazanamayan bir sürü işletme, iktisat, mühendis, avukat var. onlar niye bağırmıyor? devlet eğitim fakültesine girenlere ben seni kamuda çalıştıracağım diye söz vermiyor ki. kamuda çalışmak için şu puanı alman gerek diyor. ve kpss'den o puan alınamadığında özelde çalışılmasına mani olmuyor. üniversitelerin diğer fakültelerinden mezun yığınla insan özelde çalışırken neden öğretmenler kamu diye deliriyor. anlamıyorum.
devlet her öğretmene iş mi bulmak zorunda? öyleyse:

(bkz: ataması yapılmayan mühendisler platformu)
(bkz: ataması yapılmayan avukatlar platformu)
(bkz: ataması yapılmayan kasaplar platformu)
öğretmen olmasamda arkadaşların mağduriyetini paylaşmak lazım bir insan olarak.
24 kasım öğretmenler günü nü buruk bir şekilde geçiren platform.
atanamayan öğretmen adaylarının neden bu kadar hırs içerisinde eylemler yapıp hakkımızı verin diye çığırttığını hiç ama hiç anlamıyorum. benim gibi birçok insan bu duruma açıklık getiremiyor. çünkü atanamayan bir tek öğretmenler kalmıştı da, bu kadar yaygara kopartılıyor. hayır hukuk mezunlarının dahi dönem dönem ciddi işsizlik verilerine dahil olduğu dönemler yaşadı bu ülke. üstelik yakın tarihte. işte ilginçlik burada başlıyor, sanki genetik mühendisliği, uzay mühendisliği ya da moleküler biyoloji mezunu gibi davranıyolar. hakkımızı verin.(?)

sen yata yata tam dört sene geçir. mezun ol. ondan sonra iş istiyoruz! hakkımız nerede! e amına koyim dört sene iktisat okuyup senin çalıştığından katlarca kez fazla çalışmış -idealist iktisat öğrencisinden bahsediyorum- adam dahi bu kadar yaygara koparmazken, bi şekilde iş hayatına ucundan da olsa girmeye çalışırken, hadi iktisatçıları geçtim hukukçular dahi bu durumu yaşıyor. adamlar derecelere girip kazanıyor üstüne bir de paramparça olmuş türk anayasasanı öğrenmeye çalışıp üzerine bir de sosyal bilim manyağı edildikten sonra mezun oluyorlar. ve sonuç, belki iki yıl işsizlik dönemi. var mı ya böyle bir şey? hakim adayları neden platfrom kurup eylem yapmıyor. onların da birçoğu atanamıyor. ki girdikleri sınavın hardcoreluğundan bahsetmeye gerek dahi yok sanırım.

kısaca bu samimiyetsiz eylemlerinizden utanıyorum atanamayan insanlar. hepimiz atanmak zorunda değiliz ben de aynı yoldayım. fakat bu dert yanma da neyin nesi? bakın ilköğretim ve ortaöğretimlerde verilen öğretimin kalitesi ortada, yani yerlerde! demek ki atananlar yatmak için gidiyor. kısaca kapaklarını atıyorlar. atttıktan beş sene sonra araba on beş sene sonra ev vs diye küçük hayaller devam ediyor dmi? hadi konuşun.

hıı demek ki neymiş? atanamayanlar neden bu kadar olay çıkarıyormuş? şimdi anladık değil mi? girip bir an önce kapağı atmak için. derslerin yarışı boş! çocuklar gelmiş on sekiz yaşına daha integral çözemiyor! beş tane roman bilmezler! plato ile ovanın farkını bilmezler! fizikte vektörden başka bir şey duymazlar dahi! ee sonra? ne öğrendi bunlar? geldiler kaç yaşına ne öğrettiniz birader? siz ne kadar biliyorsunuz ki? ortalama bir lise öğretmeninden çok daha fazla entelektüel birikime sahip binlerce öğrenci bulurum size istanbul'da.

birbirimiz kandırmayalım gençler. sizler bir an önce kapağı atıp arada iki üç bi şey öğretmek için bu yola giriyorsunuz ve atanmak için yapmadığınız çirkinlik kalmıyor. lütfen samimi olalım. ne de olsa yasladın sırtını devlete. mayışta her ayın on beşinde yatıyor. ortalama 1.600. karın da bi o kadar alsa. iyi ya iyii gayet iyi fena değil dmi ?

bi gidin çay koyun ya.
çok değil üç dört sene sonra içerisinde yer alacağım platform. ne yazık ki.
(bkz: kanayan bir yara)
herkes öğretmenliğe yüklenirse sonuç normal.
yanlış anlaşılmasın suç yine devlette.
sanayileşme üretim yok ülkede, iş sahası da normal olarak yok
bu ülkenin öğretmen ihtiyacı belli, hali hazırda mevcut çalışan öğretmen sayısı belli. türkiyeye teşekkür edeceğine yazmasaydın be kardeşim. sana bunu 4-5 yıl önce haber vermediler mi?

devletin plansızlığı bunun sonuçlarından biri de devlet sana diyor mu, sen yaz bro ben seni 4 yıl sonra atayacağım. mukavele mi var. ben de yaptığım işte olan bir plansızlığın sonucunda senden daha haklı mağdurum. ona rağmen kendime de hata payı çıkarıyorum. oysa ki devlet sana seni atayacam dememiş ki.

yanlış anlaşılmasın editi: intihar eden öğretmenimizin ailesine allahtan sabır dilerim. sadece bunu kullanarak atama talebinde bulunmak haksızca.
güncel Önemli Başlıklar