bugün

harika bir ahmet akkuş şiiri.

tabanı tozlu, tavanı salkım saçak
gelenlerin kimi aşık, kimi kaçak
sanırsın ki 'dokunsam' yıkılacak
bir viranedir, yol geçmeyen hanı

adını yoldan alır, kimse geçmez çünkü
dedim ya bir iki aşık, bir kaç, kaçak
yok mesela bu gün gelen, onlar dünkü
kimse de gelmez artık, kapılar kapanacak

buraya gelenler bilir birbirini,
bir kez olsun konuşmasalarda
aydınlatır mumlar burda dibini,
erirler şişe içinde, loş masalarda

denize yakındır hanımız
gelir kokusu denizin
bir erkek, bir hanımız
bu köhne han ikimizin

aşıktık, denize doğru kaçıyorduk onlardan
kaçıp evlenemeden vurdular bizi
saplandı kurşunlar sırtımızdan
denize varmadan ayırdılar ikimizi

bizi öldüğümüz yere gömdüler
bu hanın altında cesetlerimiz
sonra titreyerek bizi gördüler
gömülmeden birleşti bedenlerimiz

nihayet aşkı silemediler,
vardı bir yerlerde kaçak
vursalarda öldüremediler
aşk hep yaşadı, hep yaşayacak

hayalidir yol geçmeyen hanı
hayaletim mesela ben deniz
kayıp bir yol üstü, koyu bir deniz yanı
kaçak ve aşıksanız bekleriz

(ahmet akkuş 17 temmuz 2008 istanbunalım)