bugün

askere gitmek marifettir. insan savaşmak istemez ama kimse savaşmazsa yarın öbürgün o dağda öldürülmeyen pkklı gelir ananı bombalar babanı kurşunlar kardeşini sker bu sebepten askere gitmek savaşmak marifettir. bir siz zekisiniz amınakoyim "niye savaşalımki?" sorusu aklınıza geliyor. allahın malları ya.
çünkü o geçmişinde en büyük yeteneği askerlik olan bir nesilin torunu.
ben askere gidecem diyen erkektir.*
http://www.youtube.com/watch?v=NLBN_KfN_sY
askere gitmek tabiki bir marifettir ama o askeri sanki genelkurmay başkanıymış gibi konvoylarla silahlarla maytaplarla uğurlamak marifet değildir.
marifet değil, erkek olduğunu kanıtlayan erkektir. onu askere gitmesi için savaşın bile korkutamadığı erkektir.

(bkz: askerlik yapmayana kız verilmez)
askerliği savaştan ibaret sanmayan erkektir o, şehid olmayı,vatana hizmet etmeyi marifet sanan erkektir.

her askerin vatana hizmet etmemesi ve her askerin de şehid olmak için kışlaya gitmemesi ise erkeğin bu isteğini kırmaz. zira o erkek saf niyeti ile oraya gitmekte ama saf niyetini art niyetlilere de kullandırmamaktadır.zira o marifetli erkektir.
evlenememekten korkan erkektir, lakin kendisine kız verilmeyebilir. hani toplumumuzda çok büyük marifet sanılır ya askere gidip patates soymak bile -sanki hepsi canını feda ediyor, düşmanla savaşıyor- o yüzden galiba.
evet marifettir, ayrıcalıktır. biz türkler savaşçı bir milletiz kızılderililerden sonra en savaşçı millet türklerdir. savaş sanatı bizim kanımızda vardır. kıbrıs çıkartması dünya savaş tarihinde büyük bir taktiksel zekanın ürünüdür. amerika'daki askeri liselerde ders olarak okutulur. türk silahlı kuvvetleri disiplin bakımından diğer bütün ülkelerin ordularına göre ilk sıradadır. böyle şanlı bir ordunun mensubu olmak gurur verici bir duygudur. askerlik süresince insan sabrı öğrenir, mücadaleyi öğrenir. insan vücudunun her türlü zor şartlar altında bile ne kadar dayanıklı olduğunu öğrenir. ve en önemlisi vatan borcu namus borcudur. bu borcu ödemeyeneler bu ülkenin ekmeğini suyunu içip internette popülistlik yapıp götlerini kaldırmadan yorumlar yapanlar, sürekli açık öğretimde okuyup askerlikten kaçanlar ise vatan hanidir.
hayatta herhangi bir amacı olmayan, boş, bize öğretilen her şeyi doğru kabul eden erkektir. düşünmeyi unutmuştur.
toplum içindeki gözü kan bürümüş ve öfkesini kontrol edemeyen şuursuz tiplerin gazına gelmiş olabilir.
bu tipler sağdan soldan gaza gelip, vatan millet ayağına beyinlerini kullanmayı unutmuşlardır, hep bir nefret vardır içlerinde.
zaten bu şekilde vatanı kurtaracaklarına inanmışlarsa baştan kaybetmişlerdir, neyse devam edin siz.
gitmeye götü yemeyen erkekler tarafından bok atılan erkeklerdir. savaşmak kötü yeaa diyen ergenler tarih öğrensinler bu vatan öpücükle alınmadı mal. Tabi zorunda olmadıkça savaşmak kötü bir şeydir fakat nerede ne zaman ne yapılması gerekiyorsa bunu yapmış olan bir milletiz.
doğru yoldadır, zira askere gitmek gerçekten marifet işidir. gitmeye götü yemeyen de böyle bok atar.
Düşünme yetisini kaybetmiş insan modeline net örnek oluşturur.
askerlik bir borçtur ve zordur ama marifet değildir ve yasalar doğrultusunda her türk erkeğinin yapması gerekendir.
marifet bilgin ve becerilerin doğrultusunda kendini ve aileni refah içerisinde yaşatıp, vatana millete yararlı faliyetlerde bulunmaktır.
yoksa silahlarla tanklarla fotoğraf çektirip, kışlada şöyle yaptık böyle yaptık asla marifet olamaz.
(bkz: her türk asker doğar)
(bkz: ordu millet anlayışı)
konuyla ilgili olarak bir de böyle bir şey var. (bkz: vicdani ret)
şerefle yapılması gereken her türk gencinin vazifesidir. yarın muhabbet ortamında laf açıldığında, torpillilerin, kaçakların, paralıların, havalıların içinde en delikanlı olanıdır. o genelde güneydoğuda aslan gibi askerliğini yapıp gelmiştir. diğer bölgelerde askerlik yapanlar da aslandır tabi, kısacası askere gidip vatana borcunu ödemiş şerefli adamdır. (gerçekten geçerli mazereti olup rapor almış askere gidememiş kişileri tenzih ediyorum).
mecburi marifettir, gidersin söve söve bitirir gelirsin, ardından başlasın anılar, yok şöyle kestim böyle sapladım, adam mutfak çavuşu, sanki bana michelin yıldızlı lokanta şefi, birde işin kahramanlık boyutu vardır sorma gitsin, ben 500 kişiyi doyuracak yemek yapardım dese eyvallah, ama her asker bizde sniper her asker bizde mcgyver,
kısacası marifet değil zarurettir, gitmek elbet çok şey katar ama birşeyi abartmanında bir limiti olmalı değil mi ziya ?