asker diyalogları

tertip versene bi cuğara... (cuğara derdiler ben deli olurdum.)

saat 20:00 suları, yer Isparta / gönen

komutan: yarın sabah denetimde bir aksilik istemiyorum anlaşıldı mı?
biz (305. ksd) : emredersiniz komutanım!
komutan: şimdi herkes mıntıka alanlarına. ayrıntılı bir temizlik istiyorum anlaşıldı mı?
biz: emredersiniz komutanım!
komutan: o halde temizlik için istiraat et!!!
biz: soool!!!!!!!

--torun askerlik sorun, neydi zorun...
--şafak x (gün sayısı) başka yok zoruna gidenin borusuna gitsin.
--devreeeaaııım
--topraaaauım ...diye devam eden cümleler

ankara'dan kalktı tren,
malatya'da yaptı fren,
dedemin şafağı 17,
alkışlamayan .... veren, **

(#66472)

"hoca sen bilirsin, ayaamda yara çıktı kanıyo ne ki bu?" tarzındaki, öküzlerin konuşmayı çözdüklerinde bile kurmaktan imtina edecekleri mütecaviz cümledir.

+komtanım bir durum arz edebilir miyim?
+söyle yastivirseba!
+komtanım arkadaşlar satisfaction klibini çok merak etmişler, akşam konuşmuştuk, laptopunuzu varsenizde arkadaşlara bir göstersek!
+..tirin lan!

truva filmini projeksiyon yardımı ile izlerken, en baba üstçavuşun silahını brad pit'e doğrultarak repliği: vuriyim mi lan ibneyi, bütün dünya kurtulsun!

usta birliğinde ilk gün ve bursa'lı olan topraklarımı bulmanın verdiği heyecanla, "oh be burada bile bulduk toprağımızı!" deyişime ekmek kesmekte olan 4'e 2'lerden gelen kesif cevap : Hoca sevinme, toprak toprağı gurbette ..kermiş!

acemi birlikte daha 2. günündeyken 6ay kısa dönem askerlik yapan askerlere komutan komut verir
- tüfek omuza(cabuk söylendiğinden dolayı fek omza tarzı bir şey ortaya çıkar)
(bütün askerlere birbirine bakar ne diyo bu diye. sonra karar verirler kepleri çıkarın diyo herhalde!!??!!)
(kepleri çıkaran askerlere komutan şaşkınlık içinde bakarken , diğer bölükler yarılır)
-siz siz napıyosunuz lan? takın lan onları.

alay içtimada (tabi ben bunu camdan izliyorum) bizden sonra gelen kısa dönemlerden bir öğretmene alay komutanı dokundu, e normaldir tabiki tekmil verecek,
heyecandan cocukcagız aynen sunları soyledi:

- ünal aydın, diyarbakır, matematik öğretmeniyim emret komutanım,,

koğuş telefonu çalar ve telefonun başında yeni asker vardır **;

d:devedikeni k:karşı taraf

d:alo? **
k:ahmet astsubay!
d: (etrafa bakar) yok böyle biri burada..
k: o benim salak *
d: buyrun hocam şey komutanım *

askerde;

komutan: asker buraya gel!
devedikeni: buyrun hocam şey komutanım

askerden hemen sonra üniv.de master için görüşmede;

hoca: oğlum gir içeri
devedikeni: buyrun komutanım şey hocam

akşam eve gelince;

baba: oğlum hoşgeldin nasılsın?
devedikeni: iyiyim komutanım şey hocam şey baba oeehhhhhhhh

ilk haftada
-ya olum ne olcak ye şu yemeği bişey olmaz
-neden olmucakmış abi herkesi etkiliyoda benimi etkilemicek bak ihsan abiye dün banyoda yarım saat uraşmış.
-doğru söylüyo abi bikaç bişey gördüm bende tık yok bendede
-olsun arkadaşlar buda gecer.

havada yağmur vardır ve erimiz su kaçmasın diye tüfeğini ters tutmaktadır

e:er
k:komutan

k: gel ulan buraya!!!
(gelir gelmez tokat)şraaaaaaakkkkkk
e: noldu komutanım?
e: ne o ulan tüfeği ne diye ters tutuyosun?!?
k: içine su kaçmasın diye komutanım..
e: suya girince götünede su mu kaçıyo senin hayvan herif düzelt ulan tüfeği!!!

askerde emir komuta zinciri;

albay, binbaşıya;
-yarın güneş tutulacak. bu her zaman görülen bir olay değil. erleri talim elbiseleri ile talim meydanına getirin de olayı görsünler, bende orada bulunup gerekli bilgiyi kendilerine vereceğim. şayet yağmur yağarsa, tabi bir şey göremeyiz. o zaman erleri üstü kapalı talimgaha götürürsün.

binbaşı, yüzbaşıya;
-albayın emri ile yarın sabah saat dokuzda güneş tutulacak. bu her zaman görülen bir olay değil. şayet hava kapalı olursa hiç bir şey görülmeyecektir. bu durumda tutulma, kapalı talimgahta gerekli talim elbiseleriyle yapılacaktır.

yüzbaşı, teğmene;
-albayın emri ile yarın sabah dokuzda talim elbisesi ile güneş tutulması açılış merasimi yapılacak. şayet yağmur yağarsa, ki bu durum pek görülen bir olay değildir, albay kapalı talimgahta gerekli bilgiyi verecektir.

teğmen, başçavuşa;
-yarın sabah dokuzda hava güzel olursa, talim kıyafeti ile albay tutulacak. kapalı talimgahta yağmur yağarsa, alayın meydanında manevra yapılacak. çünkü bu her zaman görülen bir olay değildir.

başçavuş, askere;
-yarın sabah saat dokuzda albayı tutacağız. sabah hepiniz talim teçhizat ile hazır olun.

askerler kendi aralarında;
-yarın sabah bizim başçavuş albayı tutuklayacakmış. bu her zaman görülen bir olay değil, hazır olalım.

komutan: kolay gelsin
asker: *emredersiniz komutanım!

komutan: sen beni ziglemiyormusun?
er : zigliyorum komtanım.

antalyada cennet gibi bir jandarma karakolunda kısa dönem askerliğini ve tatilini geçirmekte olan africanın karakolda ki uzman jandarmalarla arası çok iyidir ve hepsi kademesiz yada bir kademeli olduklarından africadan 3-4 yaş küçüklerdir.özellikle biriyle africanın arası çok iyidir.işte bununla birgün bir sabah sporunda:
u:uzman jandarma
a:africa

u:africa!! istikamet barfiks direkleri marş marş!!!
africa gider asılır direğe...
u:çeksene ulan 1,2,3,4...africa dörtte kalır
u:ulan yuh africa be ben 10 çekiyorum lan...
a:komutanım ben sizin yaşınızdayken 30 çekiyodum...

asker:a komutan:k
a:hapşuuuu *
k:çok yaşa evladım
a:emredersiniz komutanım ****

komutan: nöbette uyumak yok tamam mı oğlum?
phy: emredersiniz komutanım... ne zaman uyumuşuz ki komutanım... zaten dışarısı -20 derece 2 metre karın üstünde nasıl uyuyacağız ki donarız... istesek bile uyuyamayız yani komutanım...
komutan: ulan ne konuştun be... emredersiniz komutanım diyceksin açıklama yapmana gerek yok... ben uyarayım da sonra karışmam...
phy: emredersiniz komtanım...
komutan: nöbette bişeyler yemek de yasak...
phy: emredersiniz komtanım...
komutan: radyo, mp3 dinlemek de yasak...
phy: emredersiniz komutanım...
komutan: sigara içmek de yasak... en azından ateşini göstermeyin oğlum...
phy: emredersiniz komutanım...
komutan: kar topu oynamak da yasak...
phy: emredersiniz komutanım...
komutan: futbol oynamak da yasak...
phy: emredersiniz komutanım...
komutan: çerez yiyip kola içmek de yasak...
phy: emredersiniz komutanım...
komutan: ulan sen nöbete çıkacağın zaman bitmiyo bu uyarılar... -tahmin edileceği üzere her birinden en az birer kere yakalanmış olmak- kaldı mı başka bişey?
phy: yok komutanım... ama istiyosanız yeni uyarılar bulabilirim size...
komutan: zevzekleşme hadi naş... gelince de doğru yazıhaneye bi dünya tamim var yazılacak... inşallah kendi vukuatını da yazmazsın...
phy: yazsam ne olacak ki komutanım? *
komutan: hadi hadi... dellendirme şimdi beni dikerim seni oraya 3 saat boyunca değiştirmem bokun donar...
phy: emredersiniz komutanım...

er kişi memleketine gitmek üzere yola çıkmak üzeredir.komutan ve arkadaşlarıyla helalleşmektedir.

Komutan :hakkını helal et evladım.
Er :emredersiniz komutanım!

yeni gelmiş askerlere ciddi görünmeye çalışmaktadır emperor asteğmen. eğitim arasındaki moladaki muhabbette.
asker:komtanım, siz çarşı izninde naapıyonuz.
emperor:puahaaahahh , hay a.q (gülmekten kırılır).
----------------------------------------------------------
emperor: söle bakalım x ,en düşük subay rütbesi hangisidir?
er x: onbaşı!!!!

komutan:olum esas duruşta götünüze y****k girse kıpırdamıcaksınız.
askerler: emredersiniz komutanım!

aLay komutanına iştima veren komutan:
-karargah ve servis böLüğü 1 yüzbaşı,2 başcavuş,1 uzman cavuş,23 çavuş,11 on başı,137 er iLe emir ve görüşLerinize hazırdır komutanım derken, geç kaLan er:
- "komutanım bir de ben 138"
-........ *