bugün

- doğuda her an pkk ile iç içe * yaşamaya çalışmak
- askerlerin elinde büyümek ve bir zaman sonra artık asker abi diyememenin verdiği garipliği yaşamak *
- sürekli okul değiştirmek neticesinde türkiyenin birçok yerinde arkadaşa sahip olmak
- yine çok gezmek dolayısıyla bir çok yer hakkında bilgi sahibi olmak
- arkadaşlarının siz çok zenginsiniz baban asker ya gibi saçma sapan genellemelerine maruz kalmak
- babanızın bazen sizi askerleriyle karıştırması dolayısıyla zor anlar yaşamak

ama her ne olursa olsun çok çok çok gurur duyulan birşeydir ve iyiki asker çocuğusunuzdur...
yonja.com'un asker çocukları için oluşturlan tanışma sayfasından copy-paste edilmiş ve başlık açılmış. tamam kardeşim, evet asker çocuğu uzaktan sultanlık gibi gözükebilir bazılarına (ki öyle olmadığını ben de biliyorum)ama sen neden yonja'daki asker çocukları sayfasındaki yazılan yazıları hiç değiştirmeden buraya kopayalıyorsun ki? tamam yaz da bari kendi fikirlerin olsun yazdıkların ya da alıntı yaptığın yeri belli et ama.

edit: cilgin ordek fahriye isimli yazarın açtığı başlığa itafen yazmıştım bunları ama yazısı silindiği için benim de yazdıklarım güme gitti!
herkesin terör var diye korkarak gittiği yada gidemediği doğu illerimize, babanızın elini tutarak gitmek ve oraların doğal güzelliklerini, insanlarını, betonlaşmadan süregiden hayatını, yanınızdan yürüyen sincap, tavşan ve kazlarını gormek, sevmektir. bazı yerlerde yazanın aksine, insanların asker, kürt, türk ayrımı yapmadan beraber yaşamasını görmektir. kendi kendine, ileride olacak çocuklarına batının güzelliği kadar, doğunun da güzelliğini göstereceğine söz vermektir.
Asker çocuğu olmak;

- Memleketinin olmaması demektir. (Nüfus cüzdanında yazar, kütük orda demekle yetinirsiniz)

- Doğum yerinizin sizin için hiçbir şey ifade etmemesidir. (Tesadüfen o şehirden geçersiniz anneniz size "Bak oğlum sen şu hastanede doğdun" der)

- Ailenizdeki tüm bireylerin doğum yerinin farklı olması demektir.

- Ailedeki herkesin asker gibi yaşaması demektir. (Zira sizin yapacağınız bir hata X albayın oğlu şunu yapmış şeklinde değil Y Albayın oğlu şunu yapmış şeklinde konuşulacaktır)

- Her gittiğiniz şehirde bir önceki şehirle anılmanızdır. (izmir'deyken Mardin'li çocuk, iskenderun'dayken izmirli çocuk v.b.)

- Okul değiştirme rekorları kırmak demektir. (Üniversiteye giden 11 yıllık eğitim sürecinde 7 ayrı okulda okumak gibi)

- Tayin olunan şehirde yeni dostluklar,aşklar kazanıp sonra onları kayıtsız şartsız terk etmek ve gittiğiniz yerde bunları sıfırdan yapabilmek için yırtınmak demektir. (ki muhtemelen bunu başarıp oh ne güzel ortamımı kurdum dediğinizde, yeni bir tayin emri babanızın eline ulaşmıştır)

- Almanyadan Mardine tayin olmak ve orda New Yorkdan Mardine tayin olmuş bir askerin oğluyla arkadaş olmak demektir

- Okulun ilk günlerinden nefret etmek demektir. (Herkes birbirini tanımaktadır sizse benim gibi yeni bir var mı diye bakınıp ilk irtibatı onla kurmaya çabalarsınız. Muhtemelen isminiz sınıf listesine yazılmamıştır. En alta kalemle eklersiniz. Numaranızı da bilmiyorsunuzdur. ilk bir hafta böyle misafir sanatçı gibi okula gidip gelirsiniz)

- Babanız emekli olana kadar evinizin size ait olmaması, oturacağınız evi seçememeniz, poster yapıştırırken bile Demirbaşa zarar vermeyelim kaygısı taşımak demektir.

-Yaşıtlarınız disco ve barlarda gününü gün ederken sizin Doğunun bilmem hangi şehrinde terör korkusuyla yaşamınızdır.

- Vatan sevgisini kitaplardan okuyarak değil, bizzat yaşayarak öğrenmektir.

Tüm bunlara rağmen dışarıdan bakan gözler

- Sizin kamplarda nasıl eğlendiğinizi
- Ordu evlerinde nasıl ucuza kola içtiğinizi
- Lojmanların devlete yük olduğunu
- Askeri araçlardan bedava istifade ettiğinizi
- Babanız maaşının ne kadar yüksek olduğunu (!)
- Askerlik zamanımız geldiğinde babamızın bize torpil yapacağını

konuşurlar.. Binlerce kez açıklamış olmanıza rağmen…

Her şeye rağmen bizim tek yaşadığımız babamızın mesleğiyle gurur duymak ve mesai aracı lojmana girdiğinde, tek tip elbiseli insanlar arasından babamızı bulup, koşarak boynuna sarılmaktı..
her 3 yılda bir,okul ve arkadaş çevrenizin değişmesi demek..
"yüce" bir meslek icra eden babalarının antipatikliği çocuklarına sirayet eder. hayatlarında her zaman babalarının gölgesi olacaktır. ideolojik dünyalarında da pratik yaşantılarında da. memur çocuğu olmak'tan çok farklıdır. çünkü askerlik yüce bir meslektir, çünkü askerlik saygındır. ülkemizi koruyan onlardır. şimdi bu satırların okurlarını bir dakika saygı duruşuna davet ediyorum efendim.
(bkz: paşa torunu olmak)
(bkz: asker babası olmak)
aselsan, havelsan, netaş gibi askeri işlerle uğraşan kurumlarda iş bulmanızı kolaylaştıracak gayet torpilli durumdur.
devlet dairelerinde iş bulmanızı zorlaştırabilecek gayet torpilsiz durumdur.
- özel dersleri kısa dönemler sayesinde bedavaya getirmektir.
- ordunun tatil kamplarinda beles tatil yapmaktir.
- berbere, yiyecege, icecege para vermemektir.
- dayak yenilen cocugu asker abilere sikayet etmektir.
- kırtasiye masraflarının olmamasi demektir.
- sımarik olmayi gerektirir.
- askerligi yatarak gecirmek demektir.
- babanın sark görevi icin gidilen yerdeki cocuklara bakip "pis kürtler" deyip, sonra da "bunlar beni aralarina almıyorlar" diyerek mızmızlanmak demektir.

kısacasi halktan toplanan vergilerle bedavaya yasamaktir.
geri zekalılar tarafından sürekli bok atılmaktır. asker çocuklarına sırf asker çocuğu diye hakaret etmek, iftira etmek ya etnik döküntülerin ya da yobaz abilerin işidir.
gögüsü kabarandır.bu ülkenin güvenliğini babası gibi bir çok askerin sağladığını bilerek rahat yaşayandır.lakin az da olsa terör olayları dolayısıyla tedirgin ve kafası karışık olandır.
teröristlerin sevmediği çocuk olmaktır. teröristler de götlerinden element uydurup bok atarlar bu çocuklara. uzaktan, öyle dağdan taştan görüldüğü gibi değildir çünkü bu asker çocuklarının yaşantıları.
görev göçebesi olmaktır. *
ayriyeten peşin olarak şarkta açık hedef haline gelmek, ömrünün bir bölümünde mutlaka hakkari, şırnak, tunceli görmektir.
hayatının hiçbir aşamasında oyuncaklarını kutulamanın ne anlama geldiğini bilmemiş yetersiz gerizekalılarca şımarık olarak nitelendirilen, oysa kendisi yıllardır birlikte olduğu arkadaşlarıyla şebeklik aksiyonlarının baş kahramanlığını oynarken evin yeni badana kokusunda, yeni geldiği şehre yabancı durmanın neye denk düştüğünü idrak edemeyecek 47 kromozom sahiplerince sevilmemek demektir.

çok fazla şehir ve çok fazla arkadaşla geçirilen zamandan olsa gerek, fazlasıyla sosyal olmaları ve rahatlıkları neticesinde hiçbir zaman bu sosyal rahatlığa sahip olamamış azmanlar tarafından şımarık zannedilen çocuklardır da aynı zamanda.

şırnak'ın cudi dağına bakan yamaçlarında, namaz dağındaki bedava lojmanlarında (!) kışın ortasında babası operasyona giderken arkasından bakmanın ne manaya geldiğini fikr-i dünyasında yanyana getiremeyecek karakter nokası veletlerin, yıllarca doğunun en zor yerlerinde gezinmenin karşılığı ucuz kola içilmesine laf edebildikleri şeyleri yaşamaktır.

lojmanlarının makarna süzgeci gibi olmasının muhteşem (!) rahatlığında yılda belki 3 kez yenilen ucuz bir akşam yemeğinin göze batmasıdır.

askerliğini zaten hayatı haki renk içinde geçirdiği için daha alışık yaptığından, hayatının sadece o döneminde haki renkle tanışmış 2-3 ağzı süt kokan velet tarafından daha ilk günde isyan etmeleri ve şafak saymaya daha o günden başlayanlar için kolay yapmaktır.

9 okul, 8 şehir değiştirmenin neticesinde, kolayı toptan fiyatında içtiği için göze batanlardır. şehit askerlerin çocuklarıyla aynı parkta oynayabilmektir. tüm bunların hiçbirisini yaşamamış laf sıçış abideleri için ayrıcalıkları çoktur lakin o 8 şehirden bir tanesinde taciz ateşi altında kalan lojmanların camında uçuşan izli mermileri görmeyen için tüm bu küçük telafi ayrıcalıklarının göze batması, idraksızlığın daniskasıdır.

senin götün rahat etsin diye benim babam haberlerde izlediğin dağlarda gezerken, sen havai fişek gösteri izlerken ben kalorifer boruları genellikle arızalanan muhteşem konforlu lojmanımda aynı ışık gösterisini izli mermiler şeklinde izliyordum böylece hayatın keyfini çıkarıyordum.

iki kola, bir orduevi yemeği gözüne batmışsa, senin vatanının sınırlarını kanla çizdiklerini ve kanla koruduklarını zaten unutmuşsun demektir. o halde bunların mevzusunu açmaya, aynı dağlarda gezmeden iki kolanın hesabını yapmayı bırak, bu ülke için savaşanların olduğu yerde bile gezinmeye hakkın yoktur.

--spoiler--
"çünkü senin vatanın senin sandığın gibi iki kola fiyatına denk değil. laf ettiğin adamların babasının kanı hala duruyor aynı dağlarda. sen kola ve pergel hesabı yapmaya devam ederken bilmediğin şey, bazı şeylerin fiyatının olmadığı..."
--spoiler-- *
gazilere de bedava otobüse binmeleri için kart veriyorlarmış; keşke sana da verseler değil mi a maneviyattan uzak idraksız evladım.
birçok sorumluluğu beraberinde getiren bir durumdur.
bazılarının sandığı gibi ucuz yaşakmak değildir . Hayatının bazı ucuzluklarla ucuzlamasıdır .*
göte göt dediğimizi gibi pise de pis demektir.

en doğal haktır bu da.

dileyen baksın:

(bkz: doğu illeri)

(bkz: ayda bir yıkamak)

daha da önemlisi:

http://www.tdk.gov.tr/TR/...4BED947CDE&Kelime=pis

öte yandan o nasıl bir sallamaktır ki bunlar beni aralarına almıyorlar diye ağlıyormuş bu asker çocukları... peehh.

geçin bu ayakları gençler. dilini bile anlamayan adamlar için kim mızmızlansın?..
asker çocukları hayatta işsiz kalmazlar, ondandır ki veteriner hekim abim yaklaşık 1,5 yıl iş bulamadı, askerliği de ığdır sınır taburunda götü dona dona yaptı. "lan gidin sürtünecek, ego kusacak, duygusal mastürbasyon yapacak başka mecra bulun" demek istiyorum tatlı su muhaliflerine.

bu arada meraklısına;
(bkz: abim veteriner kliniğinden çıktı roketsan a girdi)* *
(bkz: astronot çocuğu olmak)
hiçbir okulu başladığı yerde bitiremeyen babam eve akşam sağ salim gelsin dua eden, denetlemeler, tatbikatlar, intikaller yüzünden babasını çok az gören ama herkesin evinde huzurlu uyumasında babasının da katkısı yüzünden gururlu çocuklardır.
-çok cesur ve özverili bir babaya sahip olmak,
-çok cesur ve özverili bir anneye sahip olmak,
-bir sürü çocukluk arkadaşına sahip olmak,
-3 yaşındayken birlikte oynanılan çocukluk arkadaşıyla lisede birlikte okumak olasılığına yüksekçe sahip olmak,
-aylarca babayı görememek,
-aylar sonra saçı sakalı birbirine karışmış, pislikten bitlenmiş, bitik halde dağdan dönen babayı tanımamak,
-geceleri kabuslardan çığlık çığlığa uyanan bir babaya ve bunları çocuklar duymasın diye çırpınan bir anneye sahip olmak,
-5 yaşındayken siper almayı öğrenmek,
-silah sesini yadırgamamak,
-okul servisi diye "tank"a binmek,
-yazı tahtasız ve öğretmensiz okulda okumak,
-2 yılda bir ev değiştirmek, okul değiştirmek, ortam değiştirmek,
-20 yaşında bile hala askerlere 'asker abi' diye hitap etmek,
-asker abilerle kanka olmak,
-lojmanda yaşamak,
-çocukken akşama kadar lojmanda oynamak,
-arkadaşla dahili hattan bedava konuşmak,
-askeri kantinden normalden 5 kat daha ucuz tost, hamburger, kola, bisküvi vs. almak,
-birçok önyargıya maruz kalmaktır.
zor şartlarda büyümek, sürekli şehir değiştirmek, her an babanı kaybedebilme riskiyle yaşamak ama her daim gururlu olabilmektir asker çocuğu olmak.
vatan sevgisini kitaplardan değil hayatta yaşayarak öğrenmek.

http://www.forumturkiye.com/showthread.php?t=120944
lisede özellikle milli güvenlik dersinde veya herhangi bir derste askerlikle ilgili bir konu geçtiyse teneffüste herkesin başına toplanmasıdır. ulan sanki asker olan babam değilde benim. nerden biliyim ben silahların özelliklerini.
güncel Önemli Başlıklar