asistana ayar vermek

kendisini ciddi anlamda bir şey sanan, soru sorduğunuzda dinleme zahmetinde bulunmayan, sınavda kağıdınızı çat diye elinizden alıp numaranızı kontrol etmeye kalkan, diğer öğrencilerle aranızda yaklaşık 1 metre olmasına ve burnunuzun dibinde kolon bulunmasına rağmen kopya çekiyormuşsunuz havası yaratan asistanın ceketinin düğmelerini yanlış iliklediğini ve fermuarının açık olduğunu farketmeniz, asistanı uyarmak için yanına çağırdığınızda yine behlül modunda yanınıza gelip ne var demesi. bunun üzerine asistanı uyarmanız ve asistanın o anki yüz ifadesi.
(bkz: haketmiştin)

efendim günlerden 1 nisandır..asistan ile husumet yıllar öncesinden çıkmiştır. sınavda sona doğru yaklaşırken sıranın üzerine bir kağıt parçası konur. asistan kürsüden bir hışımla gelir keğıdı ister kağıt verilmez ısrar eder. hafif bir gülümsemeyle kağıt verilir. kağıtta bir sazan resmi ve bu beden kopya çekmez yazısı vardır...o günden beri sevilir sayılır...

(bkz: ee neymiş arka plan resmi)

özellikle konulara yeterince hakim olmamaları ve bununla birlikte

bir miktar burunlarının havada olmaları halinde sık sık gerçekleşen olaydır.

okulun 6. senesinde yeni gelip sağa sola esip gürlemeye çalışan asistanı bir köşeye çekip sen burda yenisin ben 2000 yılından beri bu fakültedeyim kısacası sen yokkende buradaydık dedikten sonra tamam gidebilirsin deyip göndermekti.