bugün

Bir virüstür.
Bir hastalıktır.

Siz yolda gördüğünüz kapalı bir kadını açmaya çalışın sizin orada kafanızı keserler. Ama onlar bunu yaptıkları zaman Arapça şarkı koyarak, üstün bir şey yapmışlar gibi paylaşırlar.
Arap erkeklerinin kadınları evlerinde otururken, kendileri sayısız kadınla birlikte olur. Bunların zihniyeti budur.

https://www.instagram.com.../?igsh=MW44bXM2ZDh0ZHVkaA==
yemen:geleneksel olarak arapların anavatanı olmakla birlikte, yemen nüfusunun çoğunluğu aslında islam'ın yayılmasından önce arapça konuşmamıştır; bunun yerine güney semitik dillerini konuşmuşlardır.
Suriye'de arami,kenan-fenike kökenliler zengi sonrası dönemde türkler

Irak'da sabii,asur,yahudi ve türkmenler

Uman'da fars/pers,yahudi ve aramiler

Yemen'de güney semitik kavimleri ile yahudiler

Kuzey afrika'da kıpti ve berberiler

Doğu afrika'da somaliler

ispanya'da geri dönüşümlü de olsa bir süreliğine bask,katalon,ispanyollar.
Suriye'de:

*Nebati krallığı:

Nebatiler, hem Arap hem de Arami kabilelerinden oluşan, Arabistan'dan çıkan ve daha önceki Arami kültürünün, komşu Hasmone krallığının ibrani kültürünün yanı sıra bölgedeki Helenistik kültürlerin de etkisi altına giren bir karışımdı. Eski Arap dili ve modern Arap alfabesinin temelini de oluşturan, Nabati alfabesini geliştiren Nebatilar tarafından yaratılmıştır. Ağır Arap etkisi altındaki Nebati dili, Arap diliyle kaynaştı ve bölgedeki arami,ibrani/yahudi kökenli taifeler hızla araplaştı

*gassani krallığı:

Gassaniler, klasik dönemin sonlarında Yemen'in kuzeyindeki son büyük islam dışı semitik göç idi. Onlar da Yunan Ortodoks Hıristiyan ve Bizans imparatorluğu'nun vasalı idiler. Büyük bir Arami halk barındıran Bizans yönetimi altındaki Suriye'ye ulaştılar. Başlangıçta Hauran bölgesine yerleştiler, sonunda modern Lübnan'a, Filistin'e ve Ürdün'e yayıldılar ve Kısaca Suriye'nin ve Transjordan'ın valiliğini Nebatilerden uzak tuttular ve bölgedeki arami taifelerini araplaştırdılar

*ırak:

Lahmi krallığı:

Lahmî Krallığı, 2. yüzyılda Yemen'den göç eden ve Banu Lakhm tarafından yönetilen Lakhum kabilesi tarafından kurulmuştur. Asur kurulan Doğu Kilisesi dinini kabul ettiler ve asur taifelerini araplaştırdılar, Gassaniler yunan Ortodoks Hıristiyanlığına karşıydılar ve Sasani imparatorluğunun vasalıydılar.

*arabistan:

Güney arabistan:

Eski Güney Arabistan yerlileri, islami genişleme ile yok olmaya başladılar, dilleri Klasik Arapçayla yer değiştirdi. Yazmak için kullanılan Güney Arabistan'ın yerli halklarının alfabesi de kullanım dışı kaldı.

Yemen geleneksel olarak Arapların anavatanı olmakla birlikte, yerleşik Yemen nüfusunun çoğunun islam'ın yayılmasından önce Arapça ( arapça yerine Güney Semitik dilleri konuşuyorlardı) konuşmadığı söyleniyor.

Doğu arabistan:

islam öncesi Doğu Arabistan'daki yerleşik insanlar çoğunlukla Aramice konuşanlardı ve bir dereceye kadar Farsça/persçe konuşanlar da vardı, Süryanice ise kilise dili olarak görev yapıyordu. Serjeant'a göre yerli Bahreyn halkı, Arap fetihleri zamanında adaya yerleşen ve Doğu Arabistan'ın ekili bölgelerinde yaşayan Hıristiyanların (Aramiler), Yahudilerin ve eski Perslerin (Majus) orijinal nüfusundan dönüşmüş "Araplaşmış" torunlarıdır. islamiyet öncesi dönemlerde doğu Arabistan nüfusu Hıristiyan Araplar, Arami Hıristiyanlar, Farsça konuşan Zerdüştler ve Yahudi tarımcıları oluşturuyordu. Zerdüştlük, islam öncesi doğu Arabistan'ın başlıca dinlerinden biriydi.
Bak arap dedin midem bulandı.
Araplaşma, Arap olmayan bir bölgenin fethi ile Arap olmayan nüfusta Arap etkisinin artmasını, Arap dilinin, kültürünün, kimliğinin kademeli olarak benimsenmesini tarif ediyor. Genel olarak, Arap kökenli unsurlar, fethedilen medeniyetlerden oluşan çeşitli unsurlarla çeşitli şekillerde birleşti. Araplaştırma; Irak, Suriye, Sudan, Moritanya, Cezayir ve Libya'daki Arap milliyetçisi rejimler tarafından Arap yerleşimlerini genişletme, Arap dışındaki azınlıkların sınır dışı edilmeleri ve Arap olmayan nüfusta Arap kimlik ve kültürünün uygulanmasını, özellikle eğitimde Arapça olmayan anadillere izin vermemek gibi yöntemler ile modern çağlarda da devam etti.

Hicaz'daki islam'ın yükselişinden sonra, Arap kültürü ve dili, Arap olmayan yöre halkı ile yarımadada yaşayan Araplar arasındaki fetih, ticaret ve evlilikler vasıtasıyla Arap yarımadasının dışında da yayılmıştır. Arapça bu bölgelerde birer ortak dil olarak hizmet etmeye başladı ve lehçeler oluştu. Yemen, geleneksel olarak Arapların anavatanı olmakla birlikte, Yemen nüfusunun çoğunluğu aslında islam'ın yayılmasından önce Arapça konuşmamıştır; bunun yerine güney semitik dillerini konuşmuşlardır. Arapçanın etkisi, kültürleri islam'dan etkilenen birçok başka ülkede de derinleşmiştir.