bugün

**osmanlıcayla haşır neşir olan kişilerin birçoğunun başından geçmiş ve geçmekte olan durumdur.osmanlıca notları okurken anne tarafından ''kaldır şu mübarekleri ayak altından çarpılacaksın'' sözleri ile irkilir insan her defasında.ama bir türlü anlatamaz ki bunun da sadece bir dil olduğunu Allah kelamı olmadığını. **
cok dogru ve komik bir belirlemedir. Bu durumu test etmek icin asagidaki olayi bundan 4 sene önce bir ögrenci evinde gerceklestirmis bulunuyoruz.

söyleki;
boktan baskisi olan bir arapca yemek tarifleri kitabindan kesip bos kagida yapistirdigimiz 2, 3 sayfa yaziyi sokakta yere birakip uzaktan seyrettik (bu arada yolun kenarindaki parkta oturuyoruz). Ilk görenler arasindan biri yerden aldi, öpüp basina koydu sonra da kenara kaldirdi. sonra bir baska kisi geldi yine öptü möptü bir seyler yapti sonra katlayip cantasina özenle yerlestirip gitti.
arapça ile kuran yazını karıştırıp, arapça yazılara yüksek yerlere koymak, kaplatmak, üç kere öpüp başına koymak gibi, yanlış anlamlar yüklemek.
çok fazla yapılan bir yanlıştır. duvardaki o arapça yazıyı bilen birine okuttuğunuzda "sen seni bil sen seni, sen seni bilmezsen patlatırlar enseni." yazması muhtemeldir.*
bir de arap harfli olan her metni kuran sanmak vardır. osmanlıca dersi görmüş ya da osmanlıca ile bir şekilde dirsek temasında bulunmuş bireylerin başına gelebilecek bir olaydır.
zamanında otobüste osmanlı türkçesi sınavına çalışan benim de başıma gelmiştir bu. osmanlı türkçesi metinleri adlı mübarek(!) kitaptan okumaya çalıştığım metnin içinden birden yanımdaki teyzenin takdiri ile kendime gelmişliğim vardır. teyze "kuran mı okuyorsun, aferin kızım" diyerek beni onurlandırmıştır. fakat o an teyzeye arap alfabesi ile arapça arasındaki farklı anlatacak ve teyzenin gözünde günah işleyecek vaktim olmadığı için bu dersimi(!) başka bahara bırakmıştım.
arabistandan ya da benzer bir ülkeden gelen sigara kağıtları olurdu tütün sarmak için. küçükken sırf onları kur'an sanmaktan ne zaman yerde görsem alıp öpüp başıma koyup sonra da yüksek bir yere koyduğumu hatırlarım.

her metni kur'an sanmak iyi birşey değildir.
turban'lı her kadını namuslu, mini etekli her kadını fahise sanmak gibidir. namus ortude ya da kutsallık arapca'da degildir.
konu ile ilgili zekeriya beyaz'dan bir ornek:
zamanın dısisleri bakanı mısır'a gitmis, arapca kuran okunan bir yerin yakınından gecerken duygulanmıs, gozleri dolmus, aglamaya baslamıs. yanındaki mustesarlardan biri uyarmıs: bakanım su an kurandaki miras'ın nasıl paylasılması gerektigi aciklanan surelerden birisi okunuyor, duygulanacak birsey yok.
babannenin iran'dan getirilen dandik şekerlemelerin kutusunu dahi süs yapıp baş köşeye koymasına sebep verebilen yanılgıdır. ama gel de anlat.
vakit denen boş kağıt yığınının ve onu okuyan ve yine o zihniyette olan kara zihinlerin zamanında cumhuriyet gazetesinin "tehlikenin farkında mısınız" reklamında ki arapçaya benzetilen yazı için " allahsızlar " , " din düşmanları " gibi yobaz ötesi yorumlarına neden olan yanılgıdır.

bu boş zihinler hiper arap hayranı olup onların dilini kutsal saydıkları için gördükleri her arapça yazıya tapar ve iman ederler.
zaten bu yüzden olsa gerek 6 yaşındaki balerin çocukların etek bölgesini sansürleyip, 19 mayıs gösterilerindeki kızlardan tahrik oluyorlar olsa gerek.
(bkz: almanca tüm metinleri das kapital den sanmak)
inanan bir insan için doğal bir kuşkudur.zira ne yazdığını anlamadıktan sonra böyle bir konuda riske girmek ne kadar akıllıcadır yada böyle insanları yadırgamak ne kadar mantıklıdır sorularını akla getiren insan davranışı
yerde bulduğu arapça tarih kitabından bir sayfa parçasını''bunu yere atanının...''deyip, öpüp cebine özenle yerleştirmek.
dünyada bir tek güzel ülkemde yaşanabilecek olaydır. eminim ki kuran-ı kerim'in türkçe meali ve arapçasını aynı anda yere düşürseler ilk öpüp başlarına koyacakları arapçası olacaktır. halbuki iş manayı, o yüce kitabın içinde yazanları kavramaktır. dil ise insanların onu anlayabilmesi ve birbirleriyle anlaşabilmesi için bir araçtır sadece. ne zaman ki bunu idrak ederiz, ne zaman ki kutsiyetin şekilde değil manada olduğunu kavrarız, o zaman bir noktaya ulaşabiliriz işte.
cahilliktir. osmanlica kitap gorup kuran mi diye sorulur hep.
gelenekselleşmiş dinin hükmettiği toplumlarda sıklıkla görülebilecek durumdur.
anasına söven yazıyı alıp başına koyabilen gerizekalı toplumlarda pek rastlanan olaydır. cehaletin gırtlagına kadar hukum surduğu cografyalara hastır.
güncel Önemli Başlıklar