bugün

arabada seyir halinde iken 30 yaşındaki ablam ile müzik dinlemekteyizdir. müziği değiştirmem ile diyalog gelişir.

-yandım ı aç.
+evladım yandıysanız camı açmayın klimayı açın.
-hahahaha puhahahah zuhahaha zaaaa.*

(bkz: true story bro)
annemin, resmi bir evrak için kullanmak üzere vesikalık fotoğrafını çektirmek için fotoğrafçıya gittik. gitmeden önce yıllardır makyaj yapmamış anneme göz kalemi, allık ve ruj sürdüm. saçlarını da şöyle bir fönledim. bu işlemler sonrası oldukça farkedilebilir bir değişime uğrayan annem, fotoğraf karelerini görüp yüzünde ve boğazında son 5 yıl içinde beliren kırışıklıkları görünce hayal kırıklığına uğradı. içlerinden birini isteksizce seçip "bu olsun" dedi ve fotoğrafları almak için beklemeye başladık. bir ara rötuş işlemlerine bakmak için yerimden kalktım ve photoshop programının yarattığı mucizeyi gördüm ama anneme belli etmedim. fotoğrafçı kız annemin bütün kırışıklıklarını düzeltip biraz da saç ekledikten sonra fotoğrafları bastırdı ve anneme verdi. fotoğrafları gören annemin gözleri neşe ile parladı ve fotoğrafçı kız ile beni dumur eden şu cümleyi sarfetti;

"çirkin insan yoktur, rötuşsuz fotoğraf vardır."
anne ile girilen diyaloglar
anne ile girilen yaran diyaloglar
anne ile girilen komik diyaloglar

bu yüzden sık uğramaz oldum buralara,, hep aynı şeyler hep aynı başlıklar herşey hep aynı :(
+ passa passa, you ain't got no wins in mi casa... (şarkı söylüyorum)
- passa passa!
+ne dedin sen anne?
-"passa passa" dedim, seni taklit ediyorum. sen her zaman böyle misin?

belki size ilginç gelmeyebilir ama annem ingilizce'nin-ki söylediği kısım ingilizce değil- "i"sini bile bilmeden doğrudan böyle bir şey demesi benim için ilginç olan.
Evin büyük oğlu mutfağa girer sürahideki suyu kafaya diker.

-Oğlum sen mağarada mı doğdun?
+Bilmem orada değil miydin nerede doğdum?
+Sınavdan yeni geldim, ne yemek yaptın anne.
-YEMEK işte!,sınav notun ne yavrum.
+NOT işte!
kimesne ile annesi "bülent ersoy show" izlemektedir.

anne: kimesne, anne kurban olsun, bu bülent ersoy da pıtış mıtış var mı?
kimesne: var tabi anne, ameliyat olmadı mı?
anne: nasıl yani? ölü birininkini mi getirip takmışlar?
kimesne: (kahkaha atarak) saçmalama anne, kestiler işte.
anne: e nasıl şekil vermişler?
kimesne: kitabına uydurmuşlardır anne offffffffffffff. görmedim ben.

diyalog aynen bu şekildedir. yazarken bile kahkaha atıyorum. swh
+bu yırtık külotlu çorap kimin?
-bi arkadaşın anne
+onu anladık sen giyecek değilsin ya
-........
+hangi ors.. aldın gene eve?
kimesne ile annesi "bülent ersoy show" izlemektedir.

anne: kimesne, anne kurban olsun, bu bülent ersoy da pıtış mıtış var mı?
kimesne: var tabi anne, ameliyat olmadı mı?
anne: nasıl yani? ölü birininkini mi getirip takmışlar?
kimesne: (kahkaha atarak) saçmalama anne, kestiler işte.
anne: e nasıl şekil vermişler?
kimesne: kitabına uydurmuşlardır anne offffffffffffff. görmedim ben.

diyalog aynen bu şekildedir. yazarken bile kahkaha atıyorum. swh
kapıyı açıp eve girdiğim bir vakit; annem: "fırat oğlum sen misin?" diye seslenir. (Fırat abim)

-Fırat sen misin?
+ öteki..
+sana demedimmi tarayıcının geçmişini silmeyeceksin,
-yav pc yavaşlıyor
+o yemek tarifi sitesini bulucaksın hadi
-(sonra bi seviniyorum içimden, demekki benim öyle şeyler izlediğimdenn şüphesi yokmuş, sadece yemek sitesi içinmiş) o kadar sevinmiştim ki lan.
güncel Önemli Başlıklar