anlattıkların karşındakinin anladığı kadardır

şöyle ki;
bir eğitimci öğrencilerinden birini tahtaya davet eder. çift taraflı panonun arkasına ev resmi çizer. bunu sadece cizgilerle anlatmasını, anlatılanı da diğer öğrencilerin kağıda çizmesini ister. anlatım bittikten sonra öğrencilerin cizdiği resimlere bakılır ve evle alakası olmayan birbirinden farklı bir çok resim ortaya çıkar.

-her şey algı meselesi bir de pskolji meselesidir.

(bu başlığa da başka bir şey yazıcaktım unuttum)

düşündüklerin karşındakinin empati kurabildiği kadar suskunluğun da karşındakinin telepati yeteneğiyle doğru orantılıdır o zaman efem bunuda siyanobakteri düşünmüştür vakti zamanında.

Ön yargıyı çok güzel anlatan bir sözdür.

Insan ister istemez kendisini anlayan kişilerle arkadaş olur.

Mesela bir etrafınıza bakın hep zevkleri sizinle aynı kişileri görürsünüz . Siz metal müzik dinlerken etrafınızdakiler "adam ne biçim anırıyor diyenler; "aaa arkadaki baterist ne güzel çalıyor." diyen de vardır. işte siz bu kişilerle yakınlık kurarsınız.

düşündüğünüzdür.
(anlatanın kitap okumamasından kaynaklanabilir*

karşındaki anlamıyorsa o da anlayamadığı kadardır.

benimde sevdiğim bir sözdür. anlatan ile dinleyen aynı frekansta olmalıdır. "algı gerçektir" karşımızdaki kişinin algısı, onun gerçeği haline dönüşür. karşıdaki kişi ne anlıyorsa onun için artık gerçek odur...

hani demiş ya çok bilmiş bi bilge:
--spoiler--
söyledim duydu anlamına gelmez
duydu anladı anlamına gelmez
anladı onayladı anlamına gelmez
onayladı uygulayacak anlamına gelmez
uyguladı sürdürecek anlamına gelmez
--spoiler--

ve ben de ekliyorum sözlük: diyelim ki sürdürdü benden bileceği anlamına gelmez. kendisi öğrenmiştir kesin. kendisi bulmuştur yolunu. öyle ya.

Yahşi batı da Cem Yılmaz'ın Mevlana da n alıntı yaptığı bilgeliğin dibine vurmuş bir mutasavvıf'ın sözüdür.

bunun 'bildiklerin karşındakinin anladığı kadardır' versiyonu da vardır ki ikisi birden hiç çekilmez. eğer karşındaki adam algısını ve ilgisini kapatmışsa veya farklı bir dilde konuşuyor ise bu sözün hiçbir hükmü kalmaz. bazı zevzekler gelip diyecekler ki 'karşındaki adama anlatamıyorsan bildiğin neye yarar?' eğer karşımdaki adamın anlattığım şeye ilgisi yoksa veya anlaması için temeli yoksa bu anlatan kişinin sorunu değildir.

doğru olma ihtimali hayli yüksek olan söz.

Dinleyen yok ki. Herkes duyuyor ama dinlemiyor. Kimse kimseyi dinlemiyor. O yüzden artık anlatmakta, karşımdakinin anlamasını beklemekte köre renk tarif etmek gibi gereksiz çaba.