bugün

Ankara Gibiyim...

Sevgiyi Elvankent te, gülmeyi Etimesgut ta, vefayı Sincan da bıraktım. Ulus kadar yorgun, Bendderesi kadar yıkık, AŞTi kadar vedalara alışkın, Kızılay kadar kalabalık, Sıhhiye kadar yoğun, Eryaman kadar sıkıcı, Batıkent kadar sakin, OSTiM kadar çalışkan, Çinçin kadar belalı, Elmadağ kadar dumanlı, KAZAN kadar sessiz, meclis kadar da gergin...

Uzaktan bakınca ışıl ışıl ama aslında yorgun, mağrur, bitkin ve tükenmiş ama hâlâ gururla dimdik ve kararlı ANKARA gibiyim anlayacağınız...
beytepe kadar şehir dışında ve yabani.
gri rengi uygun görürler ankara'ya dışarıdan bakanlar. doğrudur bir yere kadar. sakindir insanları, düzenli tıpkı şehir gibi. lakin bir süre ankara da yaşayıp başka şehire gidenler anlar değerini aynı değeri anlaşılmamış sanatçılar gibi.
(bkz: o kadar insanı nasıl aldın içine)

sorusunu merak ettiren durumdur.
ankara kadar içim karmakarışık.
ankaray kadar bitik.
anıtkabir kadar yanından çok insan geçen ama oturup bi halin nasıl diye soran insan olmayan...