bugün

kişisel tarihin tozlu sayfalarından çıkıp yavaşça bugünün yüzeyine inmiş şarkı.

bu şarkıyla salt hüzün yaşamışlardan biraz farklı bir yerdeyim galiba. bu şarkı benim gençliğimin tam bir yerine denk düşüyor. o dönemin içinde ne var ise hepsine denk düşüyor. o dönemin aptal acılarına, mesnetsiz heyecanlarına, yanlış anlamalarına, doğru anladığım pek pek az şeye, vasıfsız nice kedere falan. yani mutfak balkonunda anlamsızca, amaçsızca özgürce ve vaktin geçişine hiç aldırmadan oturabildiğim kaygısız zamanlara. kaygısız olduğumu hiç anlamadığım sersem zamanlarıma.

beni alır ve geçmişin nerede olduğunu düşünmeye götürür. gözlerim acıyla dolmaz. bir kaybın ağır üzüntüsü omuzlarıma oturmaz. yalnız, zaman çizgisi karşısında ne kadar güçsüz olduğumuzu sükunetle hatırlatır.

var olasın angelica.
Her dinlenildiğinde ilk defa dinlenilen hissi veren anathema şarkısı.
Bu saatlerde dinlenilmesi şarkıyı ayrı güzel kılar.
ulan nerden upladınız şarkısı.
Tommy pickles'ın belalısı.
şahsımca çok daha iyileri (bkz: one last goodbye) olmasına rağmen hüzünlü bir tren yolculuğunda ilk dinlediğim anathema şarkısı olmasından mütevellit bende yeri ayrıdır.

"And I still wonder if you ever wonder the same" sözcükleri ise çarpar, dikkatli olalım arkadaşlar...
97 senesinin ocak ya da şubat'ı. akmar'dan birkaç hafta evvel nuclear blast ya da peaceville records'a (tam hatırlamıyorum) eternity (anathema) ve elegy (amorphis) için sipariş broşürü doldurmuş (o zamanlar orijinal albümler ancak öyle alınıyordu) beklemeye geçmiştim. gidiyorum geliyorum, daha gelmedi diyorlar.

yine bir okul çıkışı, hava gri, yerler ıslak, tüm şartlar melankoliye müsait, kendimi esat ışık'tan iskeleye vurmak suretiyle bir umut, bir heyecan gelmiş mi albümler diye girdim pasaja. mutlu son. dayanamıyordum, hemen oracıkta akmar'ın ön girişindeki merdivenin bir köşesine oturup takıverdim albümü. önce sentient bir vurdu. albüm kapağında gördüğüm şey, renkler, kokular, lezzet şarkılarda da olacaktı emin oldum o an. sonra bir sessizlik. albüm çalmaya devam ediyor ama sessizlik. çok derinden bir melodi ve sonra ilk vuruş. müthiş. üzerimden dev bir dalga geçmiş gibi alabora olduğumu hatırlıyorum. albümün kalanı da yelkenleri düzeltmeme izin vermiyor. şarkı bittiğinde ayaklanıyorum, çıkıyorum pasajdan. o gün bir tekel kanyak alıp yatakhaneye girene kadar baştan sona dinlediğim albümü ve angelica'yı asla unutmayacağımı anlıyorum.

şimdi üzerinden 20 yıl geçmiş. albümü de şarkıyı da hala severek ve sık sık dinliyorum. elbette eksik artık her şey. çünkü ne öyle şarkılar var artık ne de bu şarkıları dinleyince o gün hissettiklerimi hissetmem mümkün. ne de angelica.
Pickles?

görsel
Sevdiğim birine koyduğum isimdi angelica şimdi noldu her dinlediğimde aklıma gelir o yüzden çok sevsemde şarkıyı nefret ederim aynı zamanda.
Tanım:anathemanin 2 farkli versiyonu bulunan ilginç şarkısı.
öyle güzel, öyle mükemmel bir parçadır ki; hayatınızın en kötü günleriyle özdeşleşmiş olmasına, hep o günleri hatırlatmasına rağmen dinlemekten vazgeçemezsiniz.
Sonlara doğru müziğin kesilip arka fonda bir mırıldanma duyulduğu ve tekrar müziğin yenilmek üzere olan bir ordunun inançla atılıp kazanması gibi arttığı kısmı insanı yıldızlarda gezdirecek kadar güzel olan anathema efsanesi.
şarkının sözleri grubun o zamanki bassçısı duncan patterson tatafından yazılmıştır. angelica; onun ve diğer grup üyelerinin hayal dünyasındaki gerçek olamayacak kadar güzel, ulaşılamaz kadın. ama gerçekmiş. ben tanıyorum onu. ve hala ulaşılamaz.
introsu çok güzel olan anathema şarkısıdır.hüzne sokar tribe sokar umutsuzluğa sokar bu şarkı.
Vapurda dinlemelik şarkı.
angelica archangelica adına sahip melek otu da denilen bi bitkinin ilk kelimesi.sacmalamama
anathema-angelica dinlerken depresyona anında girebileceğiniz bir şarkı. o nasıl bir müziktir ve nasıl bir sözdür...
ne kadar dinlense de bıktırmayan, şahsım içinse ayrı anlamı bulunan enfes anathema şarkısı.
dinle dinle uyuş ayıl tekrar dinle.
Tüyleri diken diken yapan, acı çektiren Anathema şarkılarından biri.

"and i wonder, if you ever wonder the same"
Geçenlerde gördüğüm rüyada çalan nacizane şarkıdır. Asıl önemli olan ise bu değil yaklaşık bir aya yakın bir süredir konuştuğum o melek ruhlu kişinin facebook hesabında "Angelica" yazmasıdır. Kim bilir belki bir tesadüf belki de evrenin bir işaretidir.

Edit: harbiden de evrenin bir işaretiymiş.
hayal kurarken dinlenmesi gereken muhteşem anathema şarkısı.
intihar ederken kulaklıkta çalan şarkıdır. ama o şarkının başındaki çocuk ağlaması tüpü kapattırandır.
ne yaptığını nerede olduğunu bilmediğiniz haber alamadığınız uzaktan izlediğiniz platonik aşk için evrene gönderebileceğiniz yegane şarkılardan biridir?

where r u tonight... i still wonder...
çıktığı vakitlerde intihar vakalarını arttıran parça.
Anathema'nın en müthiş şarkılarındandır. angelicayı, dreaming light ve flying takip eder.

edit: one lost goodbye, regret v3e lost control olmazsa olmaz. teşekkürler tersadam
judgment, Closer, destiny diye uzar bu liste...
dinlemeye başladığımda arka arkaya 1000 kere falan dinlediğim, sebepsiz yere melankoli yaratan şarkı.
annem de nereden duyduysa gelmiş, bunu dinleyenler intihar ediyormuş dinleme e mi annem deyip duruyor son zamanlarda. hadi hayırlısı.