amerikan dusmanligi

amerikanın süper güç olma ve süper güç olarak yaşama hevesi içerisinde dünyanın tüm kaynaklarını kendi kıçına göre sömürmesi sonuçu dünyada yaygın olarak başlayan hareketi yansıtır.haklı bir hareketi gösterir.
Amerikan rüyasını tüm dünyaya yansıtılırken sadece amerikalıların yaşadığını anlayan diğer milletlerin başlatmış olduğu ve geleceğe dönük amerikanın varlığına son vermek için başlangıçı ve bitirişi yapacak hareket.

emperyalizm e karsı duran muhalif zihniyetin cogunun niye/neye karsı olduklarını bilmediklerini ama işin aslını biraz vakıf olanların tum dunya halkları ıcın besledikleri dusmanlıktır.

her müslüman türk gencinin iliklerine kadar hissetmesi gereken düşünce.

sovyetlerden dan ne kadar ediyorsam o kadar ediyorum şeklinde tanımlayabileceğim nefret.artık sovyetler yok tabii...

vakti zamanında dile getirdiğinizde komunist damgası yemenizin kaçınılmaz olduğu, ancak bugünlerde dile getirenlerin kurtlar vadisi ırak filminden henüz çıkmış veya hala tesiri altında olduğunu anladığınız olgudur.

(bkz: kurtlar vadisi ırakı izledikten sonra amerikan düşmanı olmak)

anglosakson sıfatı içerisinde ele alınmadan eksik kalacak düşmanlıktır.

mc donalds, microsoft gibi markaları ile dünyanın her yerine yayılan, 80'lerin rus katili rambo , amerikan şortu ile rocky filmleri michael jackson gibi starları ile dünyanın her yerine giren konuştuğu dili dünyanın çoğunluğuna hükmeden; süper gücün ve onun kültürünün önce afganistanda , sonra ırak'da gördüklerimizle (bkz: iskence) , (bkz: tecavuz) belki bir süre sonra iran'da göreceklerimizle gerçek niyetinin ortaya çıkması sonucunda verilen tepkidir. Zira, bu kavramın çıması eskilere dayansada asıl coştuğu zamandilimi son 5 yıl içindedir.

allah düşmanıma bile versin denilesi bir durum.

az evvel girmemle birlikte greencard pop up ı çıkmasıyla beni yarmış entrydir.hayır spyware de yok ne ayak anlamadım ...*

halklar değil devletler düşman olur. düşman devlet senin menfaatlerine mugayir politikalar izleyen, bunda direnen ve bu politikalarıyla sana açık ve pratik şekilde zarar veren, tehdit oluşturan devlettir. dolayısıyla kilit kavram 'menfaat'tir. dünyada karşı karşıya gelmeyi en son isteyeceğiniz, dalaştığınızda kendi yıkımınızdan başka birşeye hizmet etmeyeceğiniz bir devletle 'düşman' olmak manasızdır. bu durumda her basiret sahibinin yapacağı 'menfaatleri' güçlü devletin menfaatleriyle bağdaştırmaya çalışmaktır.

amerikan düşmanı olmak basiretsizlik, amerikaya düşman olmamak için her kılığa girmekse karaktersizliktir.

haine, zalime olan düşmanlık. Gün gelecek bu dünya azalarak öldürenlerin değil çoğalarak ölenlerin dünyası olacaktır.

Irak'ın işgalinden beri geometrik olarak artan bir düşmanlıktır. Son yapılan araştırmaya göre durum şöyledir:

"Dünyada ABD düşmanlığı artıyor

Kaynak: BBC, 23 Ocak 2007

BBC Dünya Servisi'nin 25 ülkeden 26 bin insana ulaşarak yaptırdığı bir kamuoyu araştırmasına göre, ABD'nin dünyaya olumlu etkisi olduğunu düşünenlerin sayısı, son bir yılda yüzde 20 azaldı.ABD'de Bush'un Irak politikasını tasvip etmeyenlerin oranı ise yüzde 57...

Uluslararası araştırma şirketi Globescan'in Kasım ve Aralık ayları arasında Avrupa, Asya, Orta Doğu ve Afrika'da yaptığı yoklamaya katılanlardan yalnızca yüzde 30'u ABD'nin dünyaya olumlu etkisi olduğunu düşünüyor.

Çoğunluk ise Irak, Guantanamo'daki mahkumlar, israil-Hizbullah savaşı ve iran'ın nükleer programı konusunda Amerikan politikalarını onaylamadıklarını söylüyor.

Amerika'nın imajına en büyük darbeyi Irak savaşı vuruyor.

BBC'nin küresel anketine katılanların yüzde 70'den fazlası Amerika Birleşik Devletleri'nin Irak politikasını onaylamıyor. Bu sonuç Amerikan halkının eğilimleriyle paralellik taşıyor.

Son anketlere göre, ABD'de Bush'un Irak politikasını tasvip etmeyenlerin oranı yüzde 57 civarında. Ancak Amerikan dış politikasından duyulan rahatsızlığın tek nedeni Irak değil.

Washington'un Orta Doğu'yu yeniden şekillendirme çabaları da bunda önemli bir paya sahip.
Lübnan'da ankete katılanların yüzde 82'si ABD'nin israil ile Lübnan arasındaki savaşta izlediği politikayı eleştirdi.

Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ın ABD'nin imajını düzeltmek amacıyla uygulamaya çalıştığı - kendi ifadesiyle - dönüşümsel diplomasinin de sonuçsuz kaldığı anlaşılıyor. ABD, Güney Asya'daki tsunami felaketinin kurbanlarına en hızlı ve en cömert şekilde yardım eli uzatan ülke olmuştu. Ancak bunun etkisi kalıcı olmadı. Geçen yılki anketle kıyaslandığında ABD'nin imajı açısından en keskin düşüşlerden biri Endonezya'da yaşandı. Endonezya, tsunami felaketinde ABD'den en çok yardım alan ülkelerin arasında yer alıyor.

Amerika'nın dış politikası gelecek yıl yapılacak başkanlık seçimleri öncesinde içeride de bir numaralı gündem maddesi. Hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat aday adayları, dış politikada köklü bir yön değişikliğine ihtiyaç duyulduğunu söylüyorlar. BBC'nin anketinden çıkan sonuçlar, kuşkusuz Beyaz Saray'da ve Dışişleri Bakanlığı'nda hoş karşılanmayacak. Ancak sonuçlar, büyük bir sürpriz olarak da görülmeyecek.

Türkiye en olumsuzlar arasında

Türkiye, bu sonuçlara göre, genel anlamda ABD'ye bakışın en olumsuz olduğu ülkelerin başında geliyor. ABD'nin dış politikasını onaylamayanların oranı yüzde 69. Geçen yıl bu oran yüzde 49'du. Ankete katılanların yüzde 90'ı Amerika'nın Irak politikasını onaylamadığını söylüyor. ABD'nin israil-Lübnan savaşındaki tutumunu doğru bulmayanların oranı yüzde 89, Guantanamo'daki tutsaklara muameleyi tasvip etmeyenlerin oranı da yüzde 85. Washington'un iran'ın nükleer programına yaklaşımını onaylamayanların oranı ise yüzde 81. Ankete katılanların yaklaşık üçte ikisi Washington'un Kuzey Kore ve iklim değişikliği politikalarını da doğru bulmuyor. ABD'nin Orta Doğu'daki askeri varlığının bölgeyi istikrarsızlığa sürükleyeceğini düşünenlerin oranı ise yüzde 76.

ARAŞTIRMA HANGi ÜLKELERDE YAPILDI?

Arjantin, Avustralya, Brezilya, Şili, Çin, Mısır, Fransa, Almanya, ingiltere, Macaristan, Hindistan, Endonezya, italya, Kenya, Lübnan, Meksika, Nijerya, Filipinler, Polonya, Portekiz, Rusya, Güney Kore, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri ve ABD'den, yaklaşık 1000'er kişiye soru yöneltti."

turkiye'nin basrolunu oynayan insanlar bu felsefeyle gittigi surece amerika'ya dusman olmak anlamini yitirir, gider. biz 8 yildir somurulmeye, kandirilmaya, usaklik yapmaya alistik cunku. bu saatten sonra da cikip amerika'nin oyunu diyemezsin.