bugün
- karınıza range rover alır mısınız23
- bik bik moderatör olsun14
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak13
- arkadaşlar biri var17
- kent lokantası niye bedava değil demek22
- boşuna yaşıyorum hissi18
- anın görüntüsü17
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı13
- ülkeleri hükümetler değil kişiler kalkındırır8
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır19
- evlilik17
- patiswiss15
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı11
- akp seçmeni17
- ali erbaş19
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası13
- escort fiyatlarının güncellenmesi12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi17
- icardi1905 silik olsun kampanyası27
- türkiyede çok abartılan arabalar9
- nervio'ya aşık olmak10
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı14
- futbolcu ismiyle nick almak14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu37
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- gina carano9
- icardi190512
- türkiye işçi partisi10
- çin halk cumhuriyeti8
- ellerim bos gonlum hos9
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi27
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı10
- ruh okuzu9
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği13
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı15
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti8
- akrep burcu8
- siklememenin getirdiği huzur12
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler15
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi12
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası9
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
"BiR LAFA BAKARIM LAF MI DiYE,BiRDE SÖYLEYENE BAKARIM "ADAM MI DiYE" sözlerini buraya aldığım için resmen kendimden utanıyorum. söz mevlana'nın. gayet iyi gayet hoş, ama öyle çok tüketti ki, tüketim vampirleri, bu güzelim sözden bile nefret etmişim. neyse yine de alıyorum.
tüketim demişken şu aşk kelimesine değinmek istiyorum. bundan yıllar önce aşk denen mevzuya inanmıyordum. insanı gerçek ve sabit mutluluğa götüren şeyin daha çok sevgide olduğuna inanıyordum. aşk kelimesi daha çok tozpembe yalansı, sahte, böyle vıcık vıcık bok gibi geliyordu. kalpli yastıklar falan. neyse efendim yıllar geçtikçe beden ve ruh yaşlandıkça gençiliğime olan özlem ve yaşamamışlığın getirmiş olduğu eziklikten olsa gerek aşka yavaş yavaş inanmaya başladım.
fakat bu defa jenerasyon değişikliği yaşanmıştı. biz 90'lı yılların aşklarını yaşarken. (neydi lan o kenan doğulu kolyeleri, hay sikeyim) daha çok park ve bahçe işleriyle ilgilenen 45'li yaşlara gelmiş pos bıyıklı abilerle muhabetimizi geliştiriyorduk. zira o yıllarda aşklar daha bir ağır başlayıp daha bir derinden yaşanıyor gibiydi. bir kere sevgili denen kişi kedi gibi sırnaşmıyordu yahu!! mütemadiyen üretkenlik vardı. tüketim ikinci plandaydı. neyse efendim ilerleyen yıllar ve benim bir baltaya sap olamamamdan mütevellit ikibinli yıllarda da aşklar yaşamak zorunda kaldım. e insan eş bulmak zorunda. ulan perspektifim kaydı. yanımdaki kedi mi? yoksa aşık olduğum gadınım mı? anlamıyorum. çay istiyorum tost istiyorum, gasteyi açıp okuyorum, yanımda bir kedi mıyavlıyor. ama aşkımmmmmm. lütfennnnn. amammmmaaaa aşkımmmmmm. istediği ber şeyde yok ha!! bildiğin abudik gubidik muhabetler. belki çayına şeker istiyordur. ulan ulan!!!neyse.
işte o öküz adam benim. ne yapayım arkadaş. olmuyor. ayrılık vakti.
tüketim demişken şu aşk kelimesine değinmek istiyorum. bundan yıllar önce aşk denen mevzuya inanmıyordum. insanı gerçek ve sabit mutluluğa götüren şeyin daha çok sevgide olduğuna inanıyordum. aşk kelimesi daha çok tozpembe yalansı, sahte, böyle vıcık vıcık bok gibi geliyordu. kalpli yastıklar falan. neyse efendim yıllar geçtikçe beden ve ruh yaşlandıkça gençiliğime olan özlem ve yaşamamışlığın getirmiş olduğu eziklikten olsa gerek aşka yavaş yavaş inanmaya başladım.
fakat bu defa jenerasyon değişikliği yaşanmıştı. biz 90'lı yılların aşklarını yaşarken. (neydi lan o kenan doğulu kolyeleri, hay sikeyim) daha çok park ve bahçe işleriyle ilgilenen 45'li yaşlara gelmiş pos bıyıklı abilerle muhabetimizi geliştiriyorduk. zira o yıllarda aşklar daha bir ağır başlayıp daha bir derinden yaşanıyor gibiydi. bir kere sevgili denen kişi kedi gibi sırnaşmıyordu yahu!! mütemadiyen üretkenlik vardı. tüketim ikinci plandaydı. neyse efendim ilerleyen yıllar ve benim bir baltaya sap olamamamdan mütevellit ikibinli yıllarda da aşklar yaşamak zorunda kaldım. e insan eş bulmak zorunda. ulan perspektifim kaydı. yanımdaki kedi mi? yoksa aşık olduğum gadınım mı? anlamıyorum. çay istiyorum tost istiyorum, gasteyi açıp okuyorum, yanımda bir kedi mıyavlıyor. ama aşkımmmmmm. lütfennnnn. amammmmaaaa aşkımmmmmm. istediği ber şeyde yok ha!! bildiğin abudik gubidik muhabetler. belki çayına şeker istiyordur. ulan ulan!!!neyse.
işte o öküz adam benim. ne yapayım arkadaş. olmuyor. ayrılık vakti.
bu cümlenin ardından gelecek olumsuz cümlecikten tırsan adam modeli.
Duruma göre gerçek aşkına yönelen adamdır. Ama aşkım diyen bir kadına karşı nasıl karşı koymayıp sevgilisinden ayrılmayıp varmasın aşkısına..
Dimi dimi..
Dimi dimi..
güncel Önemli Başlıklar