alınganlık

sevdiğin bi insansa eh işte katlanırsın bi süre triplerine...alakasız biriyse uzaklaşırsın yanından hızla...

hayatim boyu boyle kisileri kinadigim fakat son bir bucuk yilimda beni birakmayan..

nasil ustesinden gelinecegini bilmiyorum fakat yukarda da denildigi gibi gucsuzluk ve kendine guvensizliktir tum sebepler.

insanın olabileceği en boktan durumdur. Olmayacak şeylere alınırsın alındığın için üzülürsün. En zoruda alınmak istemezsin ama elinde değildir. Karşı tarafa durumu söylersin anlayışla karşılar belki ama sonra uğraşmak istemez bıkar ve karşınızdaki kişiyi aslında değiştirmek için istemsiz en büyük silahlardan birine sahip olduğunuzu öğrenirsiniz. içler acısı bir durumdur fakat nasıl düzelir yolunu bilmiyorum. Sevdiğin insanları kendi hatan ile kaybedip elinden hiçbir şey gelmeme durumudur. Aynı zamanda iyi biriyseniz bile değeriniz kalmaz. insanı çok aşırı yorar. Bazıları saçma bulur ve bu duruma güler ama gerçekten insanın elinde olan bir şey değil. En kötü durumlardan işte kim isterdi böyle olmayı. Kim ister ki sevdiklerini teker teker kaybetmeyi. En kötü taraflarından biride alındığında sebebini söyleyememektir. Bu durum ise karşı tarafı iyice delirtir ve onu takmadığınızı önemsemediğinizi felan düşünmeye başlar ve size söylediğinde ona kendinizi ifade edemezsiniz bok gibi kalırsınız. insan bu durumdan nasıl kurtulur bilebilsem keşke. Hem yalnız hissettirir hem yalnız bırakır bu durum sizi. Gereksiz his dediğiniz zaman ilk sırada yer almalı. Başkaları tarafından hatalarını kabul etmeyen dik kafalı düz mantık olarak görülüyor olabilir ama tamamen kendini ifade edememekten dolayı öyle gözüküyor. insanın yaşam enerjisini alıyor diyebilirim. Böylelerine katlanabilecek çok insan yoktur sanırım ama anlayan biri onu uğraşları sonucunda değiştirebilir diye düşünüyorum çünkü kendi kendine içine kapanmış birinin çare bulması biraz zor gibi desteğe ihtiyaç duyuyor. Fazla kötü bir durum nasıl üstesinden gelinir bilmiyorum ama artık bu durumda olmak istemiyorum bende bıktım.

insan ilişkilerini doğru anlamanın önüne çekilmiş bir perdedir.

Tamamen bitti diyebilirim.

Söylenen hiçbir şeyi tınlamıyorum artık, sonra trip atıyor oluyoruz.

alınganlık, çeşitleri vardır işte. sende alınganlık yapma şimdi veya neden üstüne alındın ki şimdi diyen kişiyi haklı çıkarmaklada sonuçlandırabilir. eften püften alınmak işi, size bir daha bir şey söylenmeyeceği kadar, bir zaman sonra en ağır sözler söylense bile size; bu her şeyden alınıyor zaten, söyleyen kişiye; onun için sorun sende değil, sen bir şey demedin, o kendi alıngan falan denir.
veya bu kişi, yüzsüzdür, patavatsızdır her şeyi söyler, siz doğal olarak gurursuz değilseniz eğer, tavır alırsanız ama sizin adınız alıngan olur yine. onun içinde denir ya, kendinizi asla ezdirmeyin diye. yani kendinizi ezdirmemekten kasıt, alıngan olmamakta değil aslında. alının ama, karşınızdaki kişinin su üstüne çıkmasına izin vermeyin. alınmış gibi değilde, baya sana ayıp edilmiş gibi hissettirin. ayıp edilmişse hissetirmeyin zaten, tavrınızı aldığınızı direkt gösterin.

Karşısındaki insanın ömrünü törpüleyen, sırat köprüsünde yol alır gibi muhabbet edilmeye çalışılan insan davranışıdır.

Keyif vermez.

savunma mekanizması olarak geliştirilen tavır.

günümüz ilişkileri o kadar pespaye bir hal almış ki; şerefsizliğe tepki göstermenin ismi alınganlık olmuş.

Hep gözüm dolu dolu geziyom bu yuzden.
Yilin belli donemlerinde,Sinek yanımdan geçip gitse niye beni ısırmadı sinek bile bana değer vermiyor diyecem nerdeyse.
Aha bu da alınganlık yüz ifadesi
görsel