bugün

(bkz: yunanistan a o konuda ben de kırgınım)
pek etkili olmamış yazıdır.
yerinde bir yazıdır.
yazı üzerinde ufak değişiklikler yapılarak;
portekiz, ispanya, Çek Cumhuriyeti, Estonya, Kıbrıs Cumhuriyeti, Letonya, Litvanya, Polonya, Slovakya, bulgaristan, romanya ve hırvatistan için de benzeri yazılar yazılabilir hatta yazılmalıdır. bu ülkeler avrupa birliğinin kamburudur.
yunanistan başbakanını zor durumda bırakmış yazıdır.
fena giydirmişler büyük ihtimal mağaradır kanımca...
avrupa birliginin tirt bir birlik olduguna isaret yazidir.
türkiye'ye yazılsa yer yerinden oynar bi daha da almanyaya gidilmez.
Bahçesi olmayan bir devlet dairesinde 3 kadrolu bahçıvana maaş ödeyen bir ülkeye hitaben yazılmış yazıdır. az bile denilmiştir.
"o kadar tembel o kadar tembel ve o kadar aymazsınız ki" yazsalar yeterdi.
uu beybi ayarıdır.
kısaca "yat yat nereye kadar, azcık da çalışın" diyen yazıdır.
sayın başbakan

türklerden korkup onları taciz etmek ve laf atmakla, onlarla sidik yarışına girerken büyüttüğünüz cari açıkla sizi ülkemizde istemiyoruz. götüne don yok boyna silah alıp duruyorsun lan götveren. sadece aptallar ve saatler çalışır lafını babammı söylüyor amk.

sein geistig. (be clever)
Bugün nedenmek istediği çok daha net anlaşılıyor sanırım yunanistan ve neredeyse bütün Avrupa ülkeleri kepenk indirmeye doğru gidiyor Almanya hariç onlara bisi olmaz Almanya dibe vurali çok oldu bizim gibi almanlarla dünya savaşında muttefiktik gunün şartlarında yerinde bı tercih olmayabilir lakin dünya siyasetinde yüzlerce yıldır bizim sıkıntı yaşamadığımız tek ülke almanyadir yada en az yaşadığımız yüzümüzü almanlara donelim.

Almanya ve Türkiye sonsuza dek müttefiktir.
acaba pis ve ağır işlerde çalıştırdıkları köle türkler olmasaydı yine yunanistana ayar verebilirler miydi diye merak uyandıran bir yorumdur.
tanım: içinde bilmediğimiz birşeyin yazmadığı, ama edebiyatı güzel, okunaklı bir yazıdır.

atina'ya tatil için giden, bir türk arkadaşım söylemişti:
"sabahları yunanlar gece eğlencesinden gelirken... aynı sabahları almanlar işe gidiyordu." diye.

yazının sonunda "size verdiğimiz 50 milyon euro dostluğumuz içindir." diye bir yazı var. o dikkatimi çekti.
evet. 50 milyon euro * verilmiş olabilir... o para dostluk için değil, borç olarak geri ödeyemediğinde içişilerine karışmak için verildi.
neyse şimdi. zaten 50 milyon euro yunanistan'ın ödeyemeyeceği kadar çok değil.

ama dünya haritasını, karşımıza aldığımızda... yunanistan'ın balkanlar'daki konumu, türkiye'ye yakınlığı, en önemlisi: kıbrıs ve doğu akdeniz'e yakınlığı yüzünden önemli bir yerde olduğunu görürüz. bu yüzden de yunanistan'da istikrarın olması, orta doğu'da abd, ingiltere gibi ülkelerin başında olduğu küresel güçler için önemli.

"o zaman yunanistan şimdi niye kriz yaşıyor?" diye sorarsanız.
size "yunanistan'ın bugün yaşadıklarıyla, 2000'lerin başında yaşadığımız ekonomik kriz aynıdır." derim.

zaten 2000 krizinden sonra akp'nin, yönetime nasıl geldiğini de biliyoruz.

demek istediğim: bugün yunanistan'ın yaşadığı kriz, gelir geçer. görüceksiniz bak. birkaç sene sonra yunanistan'da ekonomi güçlenir, dış basın bugün bizi nasıl dünya'nın yükselen değeri diye gösteriyorsa... aynısını yunanistan'a yapar.

demek istediğim: bugün yunanistan'ın yaşadığı ekonomik kriz, bizim de içinde yaşadığımız balkanlar, orta doğu, doğu akdeniz coğrafyasında, ileriye yönelik planları olan * * * küresel güçlerin, yunanistan'ı istedikleri konuma getirmek için yaptıkları bir oyun. aynı 2000'lerin başında ülkemizde olduğu gibi.

türkiye için herşeyin en güzelinin olması dileğiyle...
aslinda bu yazi bizim bakis acimiza da yazilmistir. Yunanlilara biraz bakarsaniz bize ne kadar benzediklerini gorebilirsiniz. Kamu harcamalarini deliler gibi arttirmayi bizde sosyal devletin geregi gibi goruyoruz tipki yunanistan gibi. Avrupa birligine girmek istememizin de bilinc altimizdaki sebebi bu degil mi? Biz rahat olalim, yilda 14 maas alalim, uretim cabamiz olmasin, yan gelip tatalim ve avrupa birliginden deliler gibi yardim ve hibe alalim. Salla basini al maasini diye memur zihniyetine sahipken, birseyler uretme, icat yapma gibi derdimiz yokken, pratik zekamizi turlu turlu picliklere harcarken yunanistandan farkimiz yok. Hep siyasilere kiziyoruz ama toplum olarak bakis acimizi degistirmemiz gerektigine dair ozelestiri yapmaliyiz. Dizilerde izledigimiz zenginler gibi olmayi istiyoruz ama isimizi hakkini vererek yaparak calismak nedense aklimiza gelmiyor. Devlet yapsin herseyi, devlet versin degil mi?
türkiye'nin müstakbel bir eyaletinin şansölyesine yazılmış bir mektup olarak görüyorum bunu. ben de almanlara seslenmek istiyorum, merak etmeyin bir kaç seneye kadar biz bu yunanı adam ederiz.
biri link verseydi de şehir efsanesi olarak kalmasaydı.
''sevgili başbakan;

bütün dünya almanın taşşağını yesin.''
iyi olmuştur. constantinopolis hayali kuradursunlar atina'yı para karşılığı satacak duruma geldiklerinin belgesidir.
(bkz: ben bu yazıyı yunanistan a yazdım)
Bildiğin Yunanlılara aksama kadar yatmayın biz parayı size kazanmıyoruz demiştir bu yazıda .
yunanistan üzerinden birçok avrupa birliği üyesi ülkelereni de giden gönderme. yunanistan'ın elindeki ekonomik avantajı değerlendiremediğinin apaçık kanıtı. yalnız şu unutulmamalıdır. almanyanın ekonomisi, doğru politikalar kadar sömürge yollarıyla da şekillenmiş ve bu zamanki haline gelmiştir.
dünya siyaseti için açık ve anlaşılır olma örneğidir.
almanyadaki yunan kökenli olmayan tüm universite hocalarinin ders ne olursa olsun lafi yunanlilarin tembelligine, ab yi dolandirdiklarina, az vergi ödediklerine, almanyanin yardim etmesini istemediklerine getirmeleri ve tüm yazili ve görsel basinda bu konuda yazilar yazilmasi, almanlarin bu konuda ne kadar rahatsiz olduklarini yeteri kadar gösterir sanirsam. ayrica baska bir sorunda ispanyadaki ekonomik durumun daha kötüye gitmesi olacaktir almanya icin, zira ispanya yunanistan gibi degildir, avrupa birliginde almanya icin cok önemli rol oynayan bir ülkedir.