bugün

Ya sen nasıl bir ruh hastasısın?
fraktalların saf soyut yapısında et beden yok,
kan yok,
dışkı yok,
nötronlar, protonlar yok,
üreme sıvıları yok.

sadece saf bilgi,
saf güzellik,
saf doğruluk var.
Taptığımız yüce varlık.
diyalektik dualiteye sahip bir olgu.

ben ruhun ve tüm güzelliklerin sahibi olan allahla, maddeye, kaosa, entropiye hükmeden allahın aynı varlık olduğuna inanmıyorum.

diyalektik, her şeyin özü ve allah için de geçerli, iki ve ikiden fazla sayıda tanrıdan ziyade, birbirini diyalektik bakımdan tanımlayan iki karşıt güç hakim varoluşa.

allah denince zihnimde beliren imge, oğlunun başını okşayan baba ve kullara hükmedip davudi ses tonuyla emir veren kraldan çok,
iyiliğin ve kötülüğün,
karanlığın ve aydınlığın,
doğrunun ve yanlışın,
düzen ve kaosun,
maddenin ve ruhun devir daim halindeki mücadelesi!
maddenin fıtratına kazınmış şehvet, açgözlülük, bencillik, doyumsuzluk, yıkıcılıkla her şeyi fesada uğratan entropi ve kaosun rabbi değil benim inandığım allah.

o, ruhun,
bilincin,
ışığın,
aydınlığın,
iyinin,
doğrunun,
güzelin ta kendisi.

bizler, onun karanlık doğaya sahip maddesel aleme hapsolmuş suretleriyiz.
bilincimiz ve ruhumuz dışında ne bu davul gibi şişip kokan, kurtlanan, dışkılayan, osuran, çürüyen su ve kan balonu olan hayvan bedenimizin, ne de maddesel alemin herhangi bir anlamı var.

gözü maddesel alemde kaldığı sürece hiçbir ruh ebedi kurtuluşa erişemeyecek ve etten kabuklara hapsolup ebeden çürüyüp hiçliğe gark olacaklar.