bugün

halka da kullarım diyorlardı, kimse Allahın gölgesi olamazdı oysa Allahın böyle bir şeye ihtiyacı da yoktu yarattığı insanlar onun ancak kulu olabilirdi, bu şeref her şeye değerdi fakat elinde güç bulunan geçmişteki bazı imparatorlar ben tanrıyım demişti türk(error) versiyonu da tanrının gölgesiyim oluyor demek ki.
Bakara Suresi, 83. ayet:

Hani israiloğulları'ndan, "Allah'tan başkasına kulluk etmeyin, anneye-babaya, yakınlara, yetimlere ve yoksullara iyilikle davranın, ...
alıntıdır:

orta doğu’nun binlerce yıllık siyaset kültürü geleneğinde “tanrı kral” anlayışı yoktur. ama “tanrı’nın yeryüzündeki gölgesi”, “zil-ullah-ı ruy-i zemin” olan “kral, padişah, şah, şehinşah” anlayışı vardır. tanrı, kendi başlarına kalsalar ya davulcuya ya da zurnacıya varacak ve birbirini telef edecek koyunlardan oluşan sürüyü, insanlığı, reaya’yı idare etmek için onlara bir çoban tayin eder. tanrı istediğini en alttan alır en üste yükseltir. istediğini de en üstten alır en alta indirir. tanrı’nın kimi niye en alttan alıp en üste çıkardığı, ya da en üstten alıp en alta indirdiği insanları ilgilendirmez. bunun için de sorgulanmaz. yer yüzünde tanrının çoban olarak görevlendirdiği zil-ullah-ı ruy-i zemin de, ister se gider bosna’da sokol kasabasından bir çocuğu alır getirir sadrazam yapar ya da ikalya’dan köle olarak getirilmişken sadrazam yaptığı damat ibrahim paşa’yı alır kafasını keser, mallarını müsadere eder. bütün bunlar reayayı ilgilendirmez. padişah sadece allah’a karşı sorumludur.
Bazi milliyetcilerin hosuna gider bu laflar.
doğru kitleleri ayar eder durur hala .

mesela din düşmanlarını .

din düşmanlarını görüyorsunuz değil mi .
Şirkin Allah'ını yapmış padişahtır.
saçma bir beyandır şüphesiz.

deli ibrahim de gölgesi mi şimdi allahın?

bilemedim.
muhteşem yüzyıldan başka hiçbir yerde duymadım ben bunu. ilginç. evet.
gölge edip güneşimize mani olmasın zktirsin gitsin!
Sanırım vahiy almıştır yada kurana inanmıyordur yoksa bu kadar iddialı olamazdı.
Şimdi bazı alagavatlar çıkıp bik bik bik ötmeye başlayıp bunu osmanlı padişahlarına falan bağlayacaklar, diğer bir kısmı gelip onlardan önce memluklerde safevilerde falan vardı bunlar hep arap seviciliginin sonucu diyecek falan filan. tarih edebiyat vb gibi sosyal bilimlere bu kadar vakıf olan bu alagavat taifesi ne hikmetse edebi sanatlardan bîhaber olduğu için küfür şirk irtidat vs gibi kavramlarla başkalarını zan altında bırakacak.

hatta bazısı daha ileri gidip diyecek ki, ben böyle bir şeyi hiç görmedim... Bak mala bak mala...

neyse konu o değil, bu kadar ilim irfan sahibi bu alagavatlar maalesef osmanlı döneminde allah'ın gölgesi tabirini tartıştıklarını, cevaz verdiklerini ancak şehin-şah kavramına ilişkin tartışmanın sonuclanmadigini bilmeyecekler.

hadi bakalim alagavatlar şehin-şah neden caiz ama allah 'ın gölgesi caiz söylen bakalım.