bugün

ol der ve olur. haha, bu açıklama mı şimdi? bilim bu yüzden dini sürekli dışlayıp yok etmeli.
çünkü şu bir gerçek ki eğer bir şeyleri tanrıyla açıklarsak bu sefer tanrıyı açıklamaya sıra geldiğinde çuvallayacağız nitekim tanrıyı hiçbir görüş de açıklayamamış tıkandığı yerde bizim aklımız almaz inan gitsin demiştir.
bu yüzden inanç diye safsata bulup yarattığı putlarla insanlar tatmin oluyor, bu dün de böyleydi bu gün de böyle. sadece putlarını daha iyi ifade eden evrimsel süreç içinden geçtiler ve aptallıklarını genişlettiler.

allah diye bir şey yok ve ol değince de hiçbir şey olmuyor, bu bilinmezliği hiç bilinemeyecek bir şeye atfedip bir şeyleri bildiğini veya açıkladığını zannetmetkir.

tanrı bir açıklama değildir ve tarihte de hiçbir zaman bir şeyleri açıklamıştır. en fazla kişileri tatmin etmiş ve onların gerçeğe ulaşmasını önlemiştir çünkü aptal insanlar tanrı yaptı değince artık doğruyu bulduğunu ve orada artık açıklanması gereken bir şeyler olmadığını düşünmüştür.
Kuran'da şöyle de anlatılır yaratmaya örnek olarak:

"Andolsun, Biz insanı, süzme bir çamurdan yarattık.
Sonra onu bir su damlası olarak, savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik.
Sonra o su damlasını bir alak olarak yarattık; ardından o alak'ı bir çiğnem et parçası olarak yarattık; daha sonra o çiğnem et parçasını kemik olarak yarattık; böylece kemiklere de et giydirdik; sonra bir başka yaratışla onu inşa ettik. Yaratıcıların en güzeli olan Allah, ne yücedir."
(Müminun Suresi, 12-14)
Allah gibi sonsuz gücü olduğuna inanılan bir kavramı 80 IQ luk bir beyinle dünyasal kavramlarla açıklamak ve bunun doğruluğundan emin olmak.... Niye ben bu kafayı yaşayamıyorum ya!! (((
Bu zeka seviyesi ile imandan sorumlu olmayacakların ortaya attığı meseledir.

" Sonra Rabbin duman halindeki göğe yöneldi ve isteyerek ya da istemeyerek gelin dedi. Ikisi de iteat ettik ve geldik dediler. Böylece biz onları iki gün içinde yedi kat gök olarak yükselttik ve her birine görevliler kıldık. Biz dünya semasını da yıldızlarla süsledik "

Fussilet 11

Allah insanı muhatap olarak aldığı yaratmış olduğu bölgeden ve zamandan bahsediyor.

Ama hangi zamana göre iki gün? Muteşabihtir. Son yıllarda bilim dünyası her gezegen de ve yıldız da zamanın farklı olduğunu konuşmaya başladılar.

Allah ol demiş ve olmuştur. isterse bu yaratmayı aniden, isterse uzun bir zaman diliminde yapar. Netice de ol diyor ve oluyor. Olmasını engelleyen ya da geciktiren hiç bir kudret bulunmuyor. Yaratırken onu bir yorgunluk ya da yılgınlık almıyor. Ol diyor her şey bir sebeple oluşuyor. imtehan gereği...
yaratmak sebeplere bağlıdır.
Burada ateistlerin savunduğu bilim öne çıkar. Bilim bir sebepler bütünüdür. Mesela çocuğun doğumunda anne ve baba bir sebeptir. Çocuk ise müsebbep. Ve Allah, o çocuğu bu sebeplerle yaratıp dünyaya gönderen “Müsebbibü’l-Esbap.”
baba evin ihtiyaçlarını görmekle meşgul, anne ise evin iç işleri ile meşgul. Belirli bir süre ikiside herşeyden habersiz. Daha sonra annenin hamile olduğu anlaşılıyor.9. Ayın sonunda gayb aleminden dünyaya yeni bir misafir geliyor.
ve herkes birbiribe falanca hanım çocuk yapmış diyor. Şimdi soruyoruz hanım çocuğun neyini yapmış?

Eğer anne, örgü örer gibi, deri örebilseydi, çorap dokur gibi ayak dokuyabilseydi, başlık yaptığı gibi baş da yapabilseydi; işte o zaman onun çocuk yaptığından söz edebilirdik. Hâlbuki anne çocuğun resmini bile aynen çizmekten aciz. Kendisini nasıl yapsın? Ve yine anne, kendi içinde olup bitenlerden habersiz olduğu gibi çocuğunun içinde olanlardan da habersiz. Habersizce bir iş yapmak mümkün mü?
Öyleyse bu işi yapan, ol deyip olduran kim?
Allan ol der ve oluverir.
Sıkıntı burda değil. Sıkıntı insanın olanı anlayabilmesinde. Bazen binlerce yol geçer yine anlayamaz.
püf der üfler olur hic mi cizgi film seyretmediniz.