alkolik nezaketi

bu tablo genellikle istiklal caddesinde , eski ve lekeli takım elbisesi ile yırtıklı fötr şapkası ile dolaşan, gençliğini sadece yakışıklılığının avantajı ile geçirmiş, gelecek yıllara yatırım yapmamış ve bunun verdiği buhranla alkole sığınmış, ama hala eski yıllara ait görgüsünü ve nezaketini kaybetmemeiş orta yaş üstü beylerde görülür.

faşistik bir bakış açısıdır.

geğirirken ağzından çıkan kusmuk öncüsü hedelerin bıyıklara asılı kaldığını farketmeksizin, geğirdiğinden rahatsız olmuşsunuz gibi "pardon" diyen bu şahsiyet, "yav iç bidene daha amına goyim yaa" nidasıyla çakılması güç nezaketini sizin damarlarınıza enjekte etmiştir artık. içmesek olmaz. şerefe abi

cem yılmaz esprilerinden biri. dayısından örnekler vererek anlatıyordu. iyi de yapıyordu, aferin.

(bkz: sarhoş şoför tiplemesi)

(bkz: levent kırca)

cem yılmaz'ın gündeme getirdiği bişey de olsa espri değildir.
nefret ettiğiniz bir adamdan özür dileyebilirsiniz kafa güzel olunca, hatta bilhassa arayarak bile yapabilirsiniz bu işi.
yani bu nezaket sadece bira uzatmak, sigara yakmakla sınırlı kalmaz.

ayrılırken defalarca özür dileyip, sarılıp, öpüşme ile sonuçlanan nezaket. ayık kafa ile olmaz. *

http://www.youtube.com/watch?v=-0l-iVjO2S0