bugün

google sayesinde fıkıh denilen uğraşı 2 sayfada çözen müslüman insandır. naturel müslimlerdendir. yok öyle bir dünya lan deme; var böyle bir dünya. burası dünya. ve tek ayağını kaldırıp işemeye çalışan tanrılar meydana getiriyor bu dünya. dünyevi olanları, görmedikleri ateşlerde pişirip yerken yanında bir gıdım şarabı çok görüyorlar o güzel kafalarına.

köyünde ya da kasabasında, olmadı mahallesinde ekmek alması gereken bir anadolu müminin başına gelen osbirlik olay bu. (anadolu mümini ve şehir mumini olarak 2'ye ayırıyorum bu dindaşlık olayını)
mümin ve cinsellik mefhumları arasında med-cezirler yaşayan sekizinci nesil bünyeyi düşündüren durum.
carrefour migros real gibi yerlerden de un ve mamüllerini almaması gereken kişidir.
carrefour, migros, real gibi yerlerin çok da sikinde olmayan mümindir.
alkol genellikle eczanelerde bulunur oradan da ekmek alma çabası mantıksız olacakdır.

(bkz: alkollü içecekler)

(bkz: içki)
tercih meselesidir.
içki içilen yerden alışveriş yapmamayı tercih ediyor olması başkalarına batmaması gereken mümindir. "sanane kardeşim ister içki satmayan yerlerden alışveriş yaparım ister tekel büfesinden" diyen mümindir. hayır benim anlamadığım kişisel tercihlerle ilgili olup başkasına gram zarar vermeyen bu tip mevzular neden başkasına feci bir biçimde batar? batıp ta bu kadar acıtan şey nedir?
dinsel inançları doğrultusunda hareket eden ve bu doğrultuda yaptığı normal olan kimsedir.
kendi inanışına göre dinimizce haram olan alkol den para kazanan kişiye, para kazandırmak istemeyen kişidir.
tercih meselesidir, haklı tarafları vardır.
Doğum kontrol hapı satan eczaneden ilaç almıyorsa haklı olan mümindir.
zorla mı aldıracaksın? istemeyen almaz.
bu tür kıstaslarla hayatı kendine zehir eden mümindir. sonuçta eğerki alkol kullanmıyorsa zaten görevini yerine getiriyordur. alkol satılan yerde, ekmeğin içine de alkol katmadıklarına göre neden almasında sakınca olsun? her bakkalda alkol satmasa bile sigara vardır. işin derinine inerseniz, sigarada mekruh sayılıyor. o zaman her bakkaldan dışarı çıkması gerekir. bu işin açıklanabilir mantığı yoktur. tereden tereci sorumludur. tereyi gören değil. ameller niyetlere göre değerlendiriliyorsa niyet ve icraat önemlidir. eğerki bunu kendine dert haline getirirse, dağın başından yaşaması gerekir.
alkol satılan yerin iflas etmesini istemektedir. sıradan bir mümindir. bunu yapmayanın müminliğinden şüphe edilir.
alkole bu denli takmanın nedenini anlamakta zorlananlardanım... adam gibi kullanan kime ne? din diyerek tarikatların, cemaatlerin yaptıkları yanlışlar üzerinde durulmalı. alkol satan yere uğramamak, ekmek almamak; çok saçma... bu ülke en çok vergiyi bunların üzerine yüklüyor biline...
ekmek bulmakta zorluk çekecek mümindir.
bunu anlamayan şunu da anlamadı: türk malı tercih etmek
ne için ve nasıl yaşadığı bilinmeyen canlı söylemi.
kural şudur;
ortada bir düzenleme(düzen diyorum) vardır ve bu düzenlemenin başarılı işleyişi için alınması gereken tüm önlemlerinde alınması gerekir.

somut örnek verecek olursak;

içi benzin dolu bidonun havaya uçmaması için gereken tedbirler alınır/alınması gerekir. yani yanında eteş neyim bulundurmamak, sıcak ortamda bırakmamak(guneş-soba vb.), ağzını açık bırakmamak gibi her ne tür önlem varsa alınır değil mi? bu önlemlerin hepsini alıp sadece birini es geçersek bu ihmal ettiğimiz önlem yüzünden bidon havaya uçar mı? uçar. mevcut fizik kanunları bunu affeder mi? etmeeez! ya sadece bir eksiklk var, benzin bundan da yanmasın benzin su taklidi yapsın, böle bişi yok.

insan da böyledir.
insanında tâbi olduğu bir takım işleyiş kuralları vardır. bu kurallara uymazsanız bir takım sorunlarda beraberinde gelir. iyi bir insan olmanız yani insan kaliteniz bu kuralların uygulanma yoğunluğuna göre değişir.

alkol ün zaralı olduğu gerçeği değişmez. kendisinde birtakım yararlar olsada zararları yararlarını çok çok geçtiğinden zararlı sınıfına girer. ilgili ayetlerde bunu belirtmiştir. eğer zarardan beri olmak istiyorsanız zarara sebebiyet verebilecek/verecek yollara karşıda önleminizi almanız eşyanın tabiatı gereğidir. (bkz: benzin dolu bidon meselesi) benzin patlarsa sebebi ateştir, ateşi mümkün olduğunca uzak tutacan.


bütünü anlayamayanlar parçayı elbetteki gerekli yerine koymada zorluk çekerler.
hayat bir bakıma puzzle kimindir. gerekli parçaları yerine koymadığın müddetçe ben bu işi tam yaptım diyemezsin. elinden gelen gayreti gösterirsin ama uymayan parçayı udurmaya çalışmak parçaya zarar verir, parça kırarsın. parça var parça var.
kimi parça yolda bırakır(müşür), kimi parça uçurumdan aşağı bırakır(aks).


herkese doğru parçaları doğru yerlere doğru şekilde koyulmuş tam bir hayat yaşamak dileğiyle...
farklı fikirlere, kişisel tercihlere saygı göstermeyi henüz öğrenememiş insan söylemidir.