bugün

2007 milletvekili genel seçimlerinden sonra türk halkının yarısının tırışka çekincelerle içine girmiş olduğu form. yok baykal'a ceza vermişler, yok ekonominin gidişatı bozulsun istememişler, falan filan. laiklerle islamcıların savaşıymış bu, islamcılar ayar vermişlermiş. laiklik hani anayasanın değişmez maddesiyle korunuyordu? seçim sonuçları açıklandıktan sonra bbc'de yabancı birileri artık türkiye'de daha liberal, islama daha sıcak bakan bir laiklik anlayışının yerleşeceğini söyledi.

bugün rte'nin kaşına gözüne oy verdiklerinden dem vuranlardan tutun da olayı futbol maçı derbisi gibi karşılayan tiplere kadar bir sürü insanın konuşmalarına tanık oluyoruz. iyi de, hangi derbinin uzun vadede sonuçları kuzey ırak'ta amerikalılar'ın üslenmesi ile sonuçlanıyor?

iki yaz önce karaburun'da bikiniyle denize giren bir genç kızı taşlayan haşemalı paçalı donlu arkadaşları çok daha sık göreceğiz etrafımızda demek ki. ya da maliye bakanını gevrek gevrek gülüp likit yumurtayla palazlanırken izleyeceğiz. enerji sorunları 2010'a kadar ortaya çıkacak; şu ana kadar iyi dayandı zaten.

o zaman türk halkının verdiği cezayı gevrek gevrek gülerek izleyen taraf kim olur bilmiyorum. asgari ücretle çalışmıyorum, kömür yardımı almadım, muhtemelen maddi manevi benim hayat gidişatımı etkileyen hiçbir sonucu olmayacak bu seçimlerin. parayı bastırıp özel hastanede muayene de olurum, yakılan ormanların üstüne kondurulan evlerden de satın alabilirim, hızlandırılmış tren gibi akıldışı icatlardan mühendis düşünce tarzımla uzak da durabilirim, arabama istediğim kadar benzin de alırım; yani hükümet hayat şartlarında neyi zorlaştırırsa zorlaştırsın bütün bunlara dayanabilecek alt yapım bireysel olarak var çok şükür diyelim. ama atatürk, gelir dağılımı dengeli, padişahçı zihniyetten uzak, bilinçli, aydın, ileri görüşlü bir halk hayal etmişti; toprakları olmayan ırgatları özgürleştirmek, okumamış insan bırakmamak, cehaletin karanlığına batmadan, onuruyla ayakta kalan bir halk istemişti; işte beni rahatsız eden bu. bireysel ihtiyaçlarımın tatmin edilmesi değil, ülkemin, halkımın, hakettiğini düşündüğüm düzeyli yarınlara kavuşmasıydı.

bu gece yataklarına girerken o yüzde 47 bunları bir kez bile aklından geçirir mi acaba? hiç sanmıyorum. türk devrimini aydın askerler yapmıştı. hep denmiyor mu atatürk gibi lider gelmez diye. yani halk birşeyleri yaptıracak birilerini bekliyor; kendisi yapmıyor, yapamıyor çünkü. o halde ne demeye askeri müdahaleden korkuyor diye de düşünmekten alamıyor insan kendisini. 12 eylül mü? amerikan darbesinden bahsetmiyorum kuşkusuz. hem kaybettiği özgürlükse darbelerde; türbanı, başını bağlamayı özgürlük sayan bir milletin özgürlük anlayışı darbelerde yitirdiği özgürlüğü olabilir mi diye sorguluyor insan.

halk şikayete başladı takip ettiğim kadarıyla. ne güzel söylemiş neyzen teyfik; "türk halkı acayiptir; anasına küfredersin kızar, kıçını düdüklersin aldırmaz."

hadi hayırlısı...
güncel Önemli Başlıklar