bugün

geçenlerde televizyonu zaplarken akasya durağı adlı bir diziye denk geldim. önceleri neyin nesi derken ardından her karakterin muhteşem olduğuna tanık oldum. osman aga nın yöresel şivesi olsun sinan ın tatlı hovardalıkları nuri baba nın babacan tavırları. herşey o kadar samimiydi ki. bir kaç bölüm daha izleyince dizinin müthiş bir kurgusu olduğunu da fark ettim. hele season 2 episode 5 te arabadan çıkan kadavra herşeyi birbirine kattı. dizinin sonunda bu gizem ortaya çıkarken hem güldüğümü hem gerildiğimi hissettim. bu arada ali kemal e de ayrı bir parantez açmak istiyorum. o nasıl bir doğallıktır arkadaş. hele o "nuri papaciğum" derken yaptığı mimikler jim carrey le kapışacak cinsten. bu dizi türkiye nin en komik dizisiydi. ama siz bunu itiraf edemiyorsunuz. siz popülerlik içinde yok olmaya mahkumsunuz. 5 sene sonra efsane olacak bu diziyi harcadınız ama bu dizi önümüzde ki çağlarda eminim anlaşılacaktır.
görsel
''sen ben ve usman aga arkadan dolanıp adamları bayıltıcaz'' demeleri komik olduğunu itiraf etmezsem içimde kalır.
her şeyi basit ve kaliteli olarak ayıran insanların ayıramadığı dır. o dizi içerisinde ki oyuncuların hepsi birer tiyatrocu. göz ucuyla bakıp aman salak bir şey deyip geçmek kolay olandır. baktığımız 5 dakikada katıla katıla da gülsek, nedense bok atmayı severiz.
kendini kasmaktır. ulan hepiniz marjinalsiniz hiç öğle vakti televizyonu açıp bakmadınız. akşam 5'te arka sokakları ondan önce akasya durağı izlemediniz.
(bkz: 40 yıllık güzin ablayım böyle itiraf görmedim)
bravo kardeş yıllar yılı beklediğimiz bu gerçeği bizle paylaştın bu arada can afacan şaklabanı da unutmayın.
(bkz: evet bende izlemiştim)
ben idiotum diyememektir.