bugün

doğar doğmaz hiç sorgulamadan müslüman kabul edilip kimliğimizde de bunun yazdığını düşününce inkar edilemeyecek gerçektir.

zaten sağlıklı bir şekilde düşünebilecek yaşa gelip din kavramını sorguladığımızda da bize mantıksız gelse bile bunu korkudan dışarı yansıtamayız. işte bunun sonucunda da kimliğinde müslüman yazıp, aslında müslümanlığı benimseyememiş milyonlarca insan ortaya çıkıyor. tabi sorarsanız herkes memnundur dininden.

not: ateist değilim, islama karşı da değilim. direk başlığa bakıp yorum yapma gibi bir beyinsizlik yapılmayıp okumaya tenezzül edildiği takdirde ne demek istediğim anlaşılacaktır.
gayet doğru bir tespittir. ailemizin inancı ne ise bizimki de o olur doğal olarak. hem kimlikte din kısmının bulunması gayet saçmadır beş vakit namaz kılan da sıcak diye oruç tutmaktan kaçan da kendini müslüman sayarken.
ergenlikten sonra okuyup araştırıp ateist yada deist insanlara hakaret edenlerin bu mantığa göre olmaması gerekir. çünkü o okumuş ve kendine göre doğru olduğuna inanmıştır. ama müslüman olan insan ailesi müslüman diye müslüman olmuştur.
yadsınamaz gerçektir.

müslüman bir ailede doğupta sonradan ulan hiristiyanlık/yahudilik/budistlik -veya her ne ise- doğru bence dese bundan 1000 kat değerlidir.
anlamlıdır.
çünkü düşünerek, anlamlandırarak ve içselleştirerek kendi yolunu bulmuştur.
dikte ve dayatmayla değil.
tersi de şöyle.
romada hristiyan bir ailede doğupta ben müslüman oldum diyecek babayiğit.
var mı böyle biri? çok nadir. belki 1/100.000. peki geri kalan 99.999 kişi ne ? yine hristiyan.
niye ? ona da sen cevap ver.
o bir kişinin de ben ayağını öperim bu arada. o baba yiğitin.
Doğrudur. bize kısıtlanan hayatı yaşıyoruz sadece.
cinsiyetimiz bile koşturan birkaç canlı hücreye bağlıyken, bu gerçeğe şaşırmak komiktir.
(bkz: sad but true)
Konusmak yerine bir sure dusunulmesi tercih edildiginde tuhaf bir yaninin olmadigi anlasilacak durum.
insan müslüman olmayacak olduktan sonra ne farkeder? 11 eylül saldırılarından sonra amerika'da 150 milyonu aşkın kur'an ve islam kaynaklı kitaplar satıldı. amerika yine amerika...
türkiyede yaşayan müslüman ailelerin çocukları için doğru bir önermedir.

14 yaşında din ile ilgili küçük sorgulamalara başladığımda kuran hakkında bilgi sahibi olmak istediğimi farkedip hangisiydi hatırlamıyorum fakat bir surenin türkçe mealini okuyup oldukça etkilenmiştim ve bu benim için o yaşta yeterli olmuştu. lise son ve sonraki bir iki yıl sınavlar vs. uğraşmaktan pek de ilgilenmemiştim bu konularla.

ancak bu yıl daha doğrusu 2011 de dahil olmak üzere başka dinler hakkında bilgi edinmek istedim ve internetten diğer kutsal kitaplar hakkında araştırma yaptım, ateizm için dawkins i dinledim vs.

şu an hala tam olarak tamamını anlayamasam da (o kadar derin araştırmalar yapmadım henüz) kuran benim için tek etkileyici ve ikna edici kutsal kitap oldu.

bir çok gencin de özellikle üniversite sınavlarından sonra dinle iligili kafasında soru işareti oluşur. bu soru işaretini gidermek de ancak gerçekten objektif bir şekilde araştırıp anlayarak mümkün olur.

çevremden örnek verecek olursam ateizm düşüncesinde olan hiç bir arkadaşım din hakkında araştırmaya girişmemiş insanlar. (çevremde müslüman ve ateist var sadece)

bu tür insanlara da bir çok kişi gibi pek saygı duymuyorum. araştırıp başka bir dine veya inanışa yakınlaşan kişiye ise her zaman saygım vardır.

ne de olsa bilmemek değil öğrenmemek ayıp.
bu lafım şükretmeliyiz müslüman olarak doğduğumuz için diyenlere:allah budist bir aileden doğan insanı neden o zaman cezalandırır? ya da dinine aşırı bağlı bir yahudi ailesinde doğan bir insanı? onların müslüman olma ihtimalleri çok düşüktür. suçları nedir?
filistinli 15 yaşındaki bir kız ne kadar hür iradesiyle müslümansa, israilli 15 yaşındaki bir kız o kadar hür iradesiyle yahudi, isveçli bir kız o kadar hür iradesiyle hıristiyandır. geçin şimdi belli bir yaşa gelince araştırır öğrenir geyiğini. kaçınız elinize alıp da bir incil ya da tevrat okudunuz? hadi bunları geçtim müslümanım diyenlerin % kaçı kuran'ın türkçe mealini baştan sona okudu? beş vakit namazlarda hadi olmadı cuma namazında okuduğunuz, imama uyduğunuz surelerde ne dendiğini kaçınız biliyorsunuz da hür iradenizle müslüman oluyorsunuz? beyne yerleştirilen en ufak bir dogmanın dahi kırılmasının ne kadar zor olduğu ortadayken on küsür yıl kafaya işlenmiş toplum hayatının hemen hemen her alanında var olan dini değiştirmenin ne kadar zor olduğunu bir düşünün bakalım. bizim fatma 15 yaşında ve müslüman. peki israilli ve isveçli kızın suçu ne? sen müslüman halinle açıp kuran okumamışken diğer iki kızı kuran'ı okuyup araştırmadı diye nasıl suçlayabilirsin? hadi okudu diyelim ve mantıklı da gelsin. bizim fatma hiçbir emek sarfetmezken o diğer iki kız din değiştirme travması yaşayacak ki hayatta yaşanabilecek en zor süreçtir zannımca. e nerde kaldı adalet kavramı? o iki kızı yıllarca inandırıldığı dogmalardan kurtulamadı diye nasıl suçlayabiliriz ki? senin dinini değiştirmen ne kadar zorsa onlarınki de o kadar zor. neyse konu çok saptı. evet sonuna kadar haklı bir önermedir. şu an 75 milyon nüfusumuz varsa ve bunun 70 milyonu müslümanım diyorsa emin olun ki bu 70 milyon hıristiyan bir ülkede doğsaydı en fazla 70 bini (binde bir) geri müslümanlığa dönerdi. (o da en iyimser tahmin. daha azı olur çoğu olmaz.)
e şimdi müslüman olduğumuz için bu 70 milyon cennete girecek, isveçliler yahudiler sonsuza kadar cehennem azabı çekecek. bir daha sormak gerekiyor şimdi: e nerde kaldı adalet kavramı?
not: elhamdülillah müslümanım.
müslümanlık ataköyde bir site değildir,
müslümanlık baba zoruyla seçilen bir meslek hiç değildir.
zorla müslüman yapıldım, ben dinimi değiştiriyorum deyip başka bir dinin mensubu olduğunda, yaşam standartların değişmeyecektir.
aynı iş yeri aynı mahalle. en fazla mesai arkadaşlarınla cumaya gitmezsin ona da kaçımız gidiyoruz ki ?
(bkz: eveett eveett aynısı kaynımda da var)

onların çocuklar da müslüman hep eveet, onlarda aynı elhamdülillah. *
dünyanın her yerinde insanların çoğu toplum ve ailelerin dini ile büyür. bu türkiyede islama tekabül eder. ama babası imam olup kendi komünist olanlar yok mudur? vardır. bazıları daha kolay aşabilir bazıları ise müslüman olarak ölür.
baba kuran değiştirilmeyen tek kitapmış dedim. saçmalama kızım yaa tabi öyle derler dedi. ezberlemeye falan gerek yokmuş sure dua vs.

babamın din anlayışı 3 kelime.

allah
bismillah
elhamdulillah *
bunların birde diğer dinleri araştırmayı günahkarlık olarak gören versiyonları vardır ki yanlarından koşarak uzaklaşılması gerekir.

-neden müslümansınız?
+işte değiştirilmemiş, hak din, ııı, yanii...

bir insan incil okumadan nasıl sahte olduğunu iddia edebilir ki?
her çocuk müslüman olarak doğar , aileleri sonradan onları inançları doğrultusunda yönlendirir. fıtratımızda bu vardır. yani ailemizden dolayı müslüman değiliz vesselam.
yeni doğan her çocuk dünyanın neresinde olursa olsun müslümandır diye peygamberimizin sözü vardır , sonradan aile tarafından hangi dine ait olduğu belirlenir. şimdi bir aile çocuğa kendi dinini benimsetip ona göre büyütüyor ve çocukda bundan memnunsa sorun yok. ama tam aksi bir durum varsa allah herkese makul şartlarda aynı akılları vermiş düşünür taşınır en mantıklı kararı alması tamamen kendi tercihine bağlıdır.
(bkz: taklidi iman)
(bkz: tahkiki iman)
lebe lübeyle geçiştirilmeyecek gerçeklik payı olan tespittir. ilk defa da yapılmıyor. kelam alimleri bu meseleyi yaklaşık 1000 sene önce tartıştılar.

bugün anadolu müslümanlarının büyük çoğunluğu (aleviler dahil) itikadi olarak maturidi mezhebindendirler.

imam maturidi, allah'ın varlığını kalp, dil ve akıl ile tasdik etmediğin sürece iman etmiş sayılmazsın der. literatüre taklidi iman olarak girmiştir anamızdan babamızdan gördüğümüz şekilde inanmak.

allah'ın varlığı ve birliği taklidi olarak kabul edilemez. dolayısıyla taklit ile değil, akıl, kalp ve dil ile söylemek gerekir.

kelam, o kadar lafı boşuna etmedi.

imam maturidi'nin talebelerinden birisi, imamın bu görüşünü biraz hafifletti. taklidi iman olur ancak aklen desteklenmediği için şeytan her an çelebilir bu aklı der.

vs. vs.
çok doğrudur.

her insan müslüman falan da doğmaz, aksini iddia edenler, "peygamberin böyle bir sözü vardır" diyenler kanıtlarla beri gelsin...

islam'a göre her insan "bir" fıtrat üzre doğar, doğru; ama "islam" fıtratı üzre doğmaz...

bu ikisi çok farklı şeylerdir...

bir kere mantıksızdır. buna göre hristiyan, musevi, budist hatta şintoistleri eleştirmek saçma olur.

diyelim ki bir japon müslüman doğdu... sonra gerek ailesinden görerek, gerekse ailesinin bizzat öğrettikleriyle şintoist oldu... e çocuk bu, neye yönlendirirsen oraya gider. aklı çıkmamış ne de olsa... ömrünün sonunda kadar çocukluğunda öğrendiği şeylerle yaşayacak, ne yapsın?

her neyse oldu mu sana şintocu?

oldu... e çocuğun ne suçu var?

şimdi diyeceksin ki "e annesi babası suçlu?"... hadi ona da bakalım:

1. bu anne baba da zamanında çocuk oldu...
2. e sen çocuğuna islam'ı öğretirken tamamen doğru bir şey yaptığını düşünürken bu insanlar neden yanlış yapmış olsun? bittabii onlar da kendilerine göre doğru yaptığını düşünüyor...

her çocuk ailesinin dininde ilerler.

ha istisnalar?

müstesnadır efendim...
Kendimizde bile değilken hatta doğar doğmaz nüfusumuzdaki dini kısmına yazılan 'müslüman' kelimesidir aslında. Bize seçim şansı vermeyi bırak fikrimizi bile sormuyorlar ya onu da geçtim müslümanın ne demek olduğunu bilseydik bari onu oraya yazmadan önce. Kendimi yıllardır bir oyunun içindeymiş gibi hissediyorum arkadaş.
tanım: ailesinden dolayı ateist olanlardan farklı olmayan müslümanlardır.

özellikle kuzey batı avrupada ailesinden dolayı ateist olanlar bir hayli fazla. nedeni ise sorgulama yetisinin fazla gelişmemiş olmasından dolayıdır. veyahut ailesinden dolayı hristiyan, budist, şintiost hatta deist bile olanlar ne de çoktur bu dünyada.

buradan da anlıyoruz ki asıl olan aileden ziyade çocuk. çünkü her aile kendi en doğru bildiğini çocuklarının da yapmasını ister. çünkü onların iyiliğini ve güzelliğini düşünür. bu yüzden dolayı ben hiçbir zaman ailelerin verdiği dini eğitimi yargılamam. asıl olan şudur ki o çocuk belirli bir olgunluğa geldiği zaman sorgulama yeteneği kazanabilmesi.

burada ise felsefe devreye giriyor. eğer okullarımızda ilkokuldan itibaren ağır gelmeyecek şekilde psikoloji ve felsefe dersleri de verilirse bu birey ileride hangi görüşü veya dini savunursa savunsun kafasında soru işaretlerini minimuma indirip savunacaktır. çünkü sorgulama yeteneği kazanan birey kendi dinini at gözlükleriyle savunmaz, araştırır, bilgi edinir ve kendi dünyasına göre bir sonuca ulaşır.

vel hasılı kelam eğer çocuklarımıza düşünebilmeyi aşılayabilirsek, temelleri çok daha sağlam olan bir toplum oluşturmuş oluruz.

ayrıca (bkz: devamlı entera abanan yazar)
ulan hayata dair düşüncelerin yaptığın işler olaylara verdiğin tepkileri bile sen kendin geliştirememişsin ki büyüdüğün büyütüldüğün ortamda öğrenmişsindir, okula gitmeyi biliyor muydun? hayır. seni okula yolladılar, kısacası her şey böyledir, sosyal öğrenme kuramını git oku, ya da git kpssye hazırlan o da yeter.
güncel Önemli Başlıklar