ahmet necdet sezer in götürdükleri

aslında anayasa'yı delmiş cumhurbaşkanıdır, şimdi bazıları tepki gösterecek ama gerçekten de öyledir.

görev süresi normalde 16 mayıs 2007 akşamı dolacaktı, eğer meclis 16 mayıs 2007 akşamına kadar cumhurbaşkanını seçemezse meclis fesh olacak ve seçime gidecek ahmet necdet sezer görevi bırakıp , cumhurbaşkanı danışmanlarından birisi geçici olarak köşke bakacaktı.

anayasa mahkemesi kararı ile mecliste 3 te 2 çoğunluk olma şartı yüzünden cumhurbaşkanı seçilemedi, hükümet bunun üzerine 22 temmuz da seçim kararı aldı, ama gelin görün kü ne 16 mayıs akşamı meclis fesh oldu, ne de ahmet necdet sezer görevi bıraktı. anayasa bir değil iki kere delinmiş oldu. meclistekiler 3 ay daha milletvekili maaş kıyağından faydalandı, ahmet necdet sezer de bir süre daha çankaya nın keyfini çıkardı.

halk da ses çıkarmadı, halk, özellikle de sol kesim "aman ak parti'den biri gelmesinde a.necdet sezer yıllarca daha orada otursun" herkes oluruna bıraktı. sonuçta ne oldu akparti % 47 oy aldı, cumhurbaşkanı abdullah gül oldu, dtp'de meclise girdi, ve bugün, elektirğe, ona, buna şuna yapılan zamlar, başörtüsü problemi, hem akp hem de dtp'nin kapatılma dosyaları anayasa mahkemesi'nin önünde oluşu, gelecekle ilgili belirsizliğin hakim oluşu, vb...

bence bugünkü tablo o günlerin eseridir. eğer ahmet necdet sezer 16 mayıs akşamı "benim görev sürem bitti" deyip çekilseydi, meclis te fesh olsaydı, bugün daha farklı bir tablo karşımızda olabilirdi...

gereksiz bir derginin gereksiz bir haberidir.

a.b.dullah gül'ün kısa zaman içerisinde götürdüğü ve götüreceklerinin yanında devede kulak olandır.

(bkz: helal olsun) akp nin hortumlarını görmeyenlerin gözüne batacak doğru mu değil mi, yalan mı, yanlış anlaşılma mı, iftira mı, ne ? anlaşılamayan bir haberdir.
gözünüze dizinize dursundur.

kıçımızdaki dona kadar sömürenlere oy yağdıran millet şerefi ile cumhurbaşkanlığı yapan bir insana bu kadarını çok görüyorsa onlara da yuh olsun dur. kaldı ki haberin doğruluk payı bilinmemektedir.

velev ki doğru diyelim bu insanların abdullah gül'ün cumhurbaşkanlığı köşkü için harcadığı eski para ile 30 trilyonun hesabının yediği ekmekten giydiği çoraba kadar kendinden çıkdığını bilmemekte midir? yoksa bilipte sömürülmek hoşuna mı gitmektedir?

edit: eksiliyosunuz ama gerçekler acıdır, sömürülüyoruz resmen kanımız emiliyor! haa tabi sizin babanız size - gemicik - alabiliyorsa orasını bilemem, biz alamıyoruzda ondan şeyettik...

ahmet necdet sezer, görev süresince cankaya köskü adına kendisine hibe edilen 24 trilyon lirayı * görev süresi bittiginde maliye bakanlıgına iade etmistir, abdullah gül ise daha cumhurbaskanlıgına geleli bir yıl olmasına ragmen cankaya köskü bakım ve onarımı gibi önemli! konular icin maliye bakanlıgından 30 trilyona yakın hibe istemistir, her ne hikmetse bu belgeli haber saklanmıstır. baslıgın abdullah gül'ün 'götürdükleri' diye acılması gerektigini düsünmekteyim.

edit: 46 trilyonu iade etmistir efendim düzeltir, esenlikler dilerim.

şerefli ve noter gibi davranmayan cumhurbaşkanı anlayışını da yanında götürmüştür.

şeref, haysiyet, onur gibi demirbaşları götürmüş bu adam giderken.

yanında çalışanları götürsün, devletin kendine tahsis ettiği makam aracını götürsün, kendisini korumakla mükellef güvenlik görevlilerini götürsün; ne çıkar? zaten onlar kendisi için vardı o noktada. belki kendisi ile çalışmaktan son derece memnun oldukları için onunla gittiler. bu denli yanlı haber yapmadan bir sormak lazım bunu!

kaşıkçı elması'na varana dek evinde bir sürü tarihi eser barındırmak isteyen, bilmem kaç trilyonu sırf köşkün görünüşüne harcama sevdasında olan insanlar, yarın görev süreleri dolunca o tarihi eserleri de yanlarında götürmesin de! allah bazılarının gözünü doyurmuyor, bazılarının da boş teneke misali çok ve boşuna çıkan seslerini kısmıyor işte. vardır bir bildiği yaradanın! ama gün olur, devran döner elbet. bu yanlı, yanlış haberlerin acısı çıkar...

(bkz: keser döner sap döner gün gelir hesap döner)

öncelikle özalın götürdüklerine bakın yanlız yanlış anlaşılmasın rahmetli cumhurbaşkanımız turgut özalın deil eşi semra özal ın ondan sonra bu başlık altına girin entrylerinizi.ahmet necdet sezerdöneminde 11 çeşit peynir girerken çankaya köşküne sezer bunu 3 çeşite indirmiş ve faturayı köşke değil benim adıma kesin ben devletten neden maaş alıyorum diyerek nasıl bir insan olduğunu ortaya koymuştur.kırmızı ışıkta geçmemesi hastanede sıra beklemesi bazı kesimlerce eleştirilmiş olmasına rağmen bence karakterli bir insan oldugunu ortaya koymustur..tabii ki hataları da olabilir..ama elinizi vicdanınıza koyun 7yılda köşke gelen paranın yaklasık 40 trilyonunu devlete iade etmiştir..ama maalesef oruç tutmuyor diye eleştirilmiştir..abdullah gül göreve geldiği gibi eşi first lady gül büyük bir inşaata başlamıştır bunu ben söylemiyorum tarafsız kanallar ekranlara taşıdı..cumhurbaşkanlığı bütçesi arttırılmış maaşına da zam yapılmıştır..arkadaşlar lütfen tarafsız bakın bu kadar insan açlık sınırının bile altında çalısırken böylesine lüks harcamalar islama onu da bir kenara koyun insanlığa sığar mı..??

ahmet necdet sezer ,giderken yanında dürüstlüğü götürmüş,şu anda hiç köşkte dürstlük kalmamış.

KÖŞKE OLAN SAYGIYI GÖTÜRMÜŞTÜR ARTIK KÖŞK ATALARIMIZIN KURDUĞU CUMHURiYET BEKÇiLERiNiN DEĞiL KARŞI DEVRiMCiLERiN ELiNE GEÇMiŞTiR.

ahmet necdet sezer; ne koltuktan ödün vermek istedi ne de laiklikten. ama akp dalgasına dayanamadı alabora oldu. halklan bütünleşemedi bu çok mesafeli duruyordu.