bugün

ahmet hamdi tanpınar'ın huzur isimli romanıdır. romanda türk modernleşmesi mercek altındadır. devlet i aliyye'nin son yıllarını ve yeni türkiye'nin ilk yıllarını içtimai hayat bazında layıkıyla işleyen bir kitaptır.
Tanpınar’ın bu başyapıtı 1930’lu yıllarda, dünyanın büyük çaplı bir savaş felaketine sürüklendiği bir dönemde geçer. Huzur; felsefe, sevgi, doğa ve müzik gibi kavramların yaklaşan dünya savaşı üzerinden sorgulandığı, düşsel bir metindir. Okuru, toz pembe hayallerden alıkoyup gerçeklerin dünyasına fırlatır.

Romanı tanımlayan başlığın aksine, ironik ve bilinçli bir şekilde karakterlerin tamamı huzursuzdur. Türk sanat müziğine sevdalı karakterler bir bakıma ümitsiz, biçare, ürkmüş kişiliklerdir. Doğu ve Batının buyurgan dünya görüşleri arasında sıkışmış bu insanlar, istanbul’un sokaklarında kendi varoluşsal arayışlarını sürdürmektedir.