bugün

bir benzeri için mutlaka bakınız: sunay akın duygusallığı. ingiltere'den bir holiganın tespitidir ha.
ehem ehem sen nasıl olur da kalkıp adamın işiyle düşüncelerini birbirine bağlayabilirsin? bu kadar mı düz adamsın ya? dur sana futboldan bir örnek vereyim. hani bu futbolcular 10 yaşından sonra hiçbir şekilde kitap okumayan, çevresindeki olaylar hakkında bilgi sahibi olmayan oyuncak bebekler. hatta maradona diye yücelttiğiniz o insan bile 35 yaşına kadar arjantin ordusunun bayrağını taşıyan bir isim. her neyse örneğe dönelim hacı biz. bask bölgesinden bir oyuncu düşün tamam mı? bu adamın takımı küme düşse bile real madrid'e gitmez. dünyanın parasını versinler gitmez. ha, arada zıplayanlar olabilir belki. şimdi takımı istiyorsa satmak gider lafı da yok. gitmez. niye gitmiyor peki? bunu bilecek kadar da bilginiz vardır değil mi? yani ahmet altan taraf gazetesinin sahibiyle yakın arkadaş vs... buna karşılık kendi düşüncesi taraf gazetesinin genel düşüncesiyle bir olmayacak mı? insaf.

edebiyat eleştirisi için bir şey diyemem. bu adamı okumadım, çünkü altan ailesinin bir ferdi. 800. cumhuriyetçi filan bunlar. birileri zıplamadan çetin altan'ı da sevmem lan. yüzlerce binlerce kitap satmak, içinde 30-40 kelimelik güzel yazılar bulundurmak iyi bir edebiyatçı olmak değildir. hadi onu geçtim bir sürü köşe yazısı yazan bir insan. oradan da edebi dilini anlamak gayet mümkündü. her şeyi geçtim türk edebiyatının en iyi romanlarından birisini nick yapan birisinin ahmet altan'ın edebi yönünü savunması "tutunamayanlar" nicki almaya benziyor.
güncel Önemli Başlıklar