bugün

çin de patlak veren boxer isyanı üzerine alman imparatoru wilhelm, sultan 2. abdülhamide müracaat ederek, çine bir nasihat heyeti göndermesini istemişti. wilhelm çine gönderilecek bir müslüman heyetinin etkili olacağını çünkü çinde otuz milyondan fazla müslümanın yaşadığını bildirmişti.
bunun üzerine 2. abdülhamit askeriye, mülkiye ve ilmiye mensuplarından seçilen şu heyeti çine göndermiştir...

1-mirilva enver paşa
2-kolağası ömer nazım bey
3-ulema mustafa şükrü efendi
4-kadı hacı tahir efendi
5-muhafız humus lu mahmut
6-muhafız hasan
7-tercuman viçinço kinyoli
8-hizmetçi mehmet efendi
9-tercümanın kızı 2. tercüman matmazel hortans

çin, tarihte bizim ilk ve en ehemmiyetli komşumuzdur. Bugün de Türk alemi'nin en büyük bir parçası olan Doğu Türkistan'ı "sinkiyank" (Yeni Hayat ülkesi) adıyla esareti altında inim inim inletmektedir.
Böyle olduğu halde Türkiye'nin siyaseten çin'e ve burada olmakta bulunan gelişmeye ilgisiz kalması şaiyan-ı teessüftür.

Halbuki Osmanlı Devleti ömrünü tamamlamasına az bir zaman kalmışken, çin'le büyük ölçüde ilgilenmiş ve Sultan Abdülhamid merhum, hilafet siyasetinin parlak bir zaferini bu alaka sayesinde temin etmişti.

şöyle ki; 1900 yılında çin'de ortaya çıkan milliyetçilik hareketi, Boxer isyanı adıyla bilinen bir başkaldırma ile Batılı diplomatları büyük bir tedhişe muhatab kılmıştı.
ilk olarak cadde ortasında Alman Büyükelçisi Kettler'in öldürülmesi üzerine II. Wilhelm, Sultan Abdülhamid Han'dan yardım talep etmişti.
Bu talebi, çin'e müdahale etmek için mükemmel bir bahane olarak kullanan Sultan Abdülhamid, oraya bir heyet göndererek sükünet telkininde bulunmuştu.
Zira çin'in o günkü beşyüz milyonluk nüfusu içinde takriben elli milyon çin asıllı müslüman vardı. Bunlar camilerinde Cuma hutbelerinde Sultan Abdülhamid 'in halife sıfatıyla adını zikrediyor ve ona dua ediyorlardı.
Abdülhamid'in Mirliva Enver Paşa riyasetinde gönderdiği bu heyet, çin'e ulaştığında isyan yatışmış olmakla beraber her tarafta onun sükunet telkin eden fermanı çince olarak duvarlara asılmış ve Abdülhamid bu müdahale sonunda Pekin'de komünist ihtilaline kadar devam etmiş bulunan pekin hamidiye islam universitesi adıyla bir müessese kurmuştur...

(bkz: ikinci abdülhamid in asya projesi)
aralarında nazım hikmet'in dedesinin de bulunduğu heyet.
şimdi bu baksırlar, manyak adamlarmış. kendilerine kurşun işlemediğini sanan, evanjelik hıristiyanlara olan kinini, isa'yı çarmıha gerilmiş bir domuz olarak resmederek gösteren, avrupalıların telgraf çekerek hava cinlerini kendilerine musallat ettiklerini düşünen adamlardı. hatta bazı maynaklar, kendilerini yerlere atıp hunharca yüzlerini dağlıyorlardı. işte bu adamlar, buldukları hıristiyan diplomat ve sivil halkı katlettiler bir süre. son dönem mançu kraliçesi de bunlara yardım elini uzatınca iyice azıttılar. olaya kayıtsız kalmak istemeyen avrupalı devletler, benim saydığıma göre 20 bin civarı bir mini haçlı ordusu görevlendirdiler çine gitmek için.

tabii o sıralar hamid istibdadı olduğundan, avrupada da yaygın bir propaganda dalgası var. adamlar, hamid'in hilafetin gücünden faydalanarak bu eylemi teşvik ettiğini söyledikleri gibi, avrupalılar bununla uğraşırken, osmanlının zayıf avrupadan faydalanma olasılığına da içerlediler.

oysa sanıldığı gibi, müslümanlar olayı tetiklemediler. hatta bazı hıristiyanları camiilerinde bile ağırladılar. tüm bunlardan sebep, sultan asker olmasa da bir heyet yollayarak, etkili olmak istedi. nitekim heyet gelir gelmez, çinli müslümanlar sevinç gösterilerinde bulundular.
güncel Önemli Başlıklar