bugün

abdal fırını'na değinmeden önce abdal kelimesinin mahiyetini kavramamız gerekiyor.

ansiklopedilerde genelde şu bilgi geçerlidir: ''abdal: allahu teala'ya yakın sevgili (evliya) kullardan biri. arapçada, ikisi de 'karşılık, birinin yerine geçen' manalarına gelen bedal ve bedil kelimelerinin çoğulu olmakla beraber, türkçede tetlik manada kullanılmıştır. halkın açıkça bilmediği ve dünyanın nizamı (düzeni) ile vazifeli oln bu kimselerden biri vefat edince yerine başka bir veli bedal kılığından yeni görevlendirildiğinden ve çok olduklarından 'ebdal' sözü ile tanınmışlardır. ebdal olan mübarek zatlar yeryüzünde devamlı bulunur. biri vefat edince bir başkası geçirilir. sayıları yine aynı olur. allahu teala'nın müslümanlara ihsan ettiği keramelerden birisi de halk arasında 'ebdal'lerin de bulunmasıdır. allahu teala onların hususiyetleri hakkında da bir hadis-i şerif'te buyruldu ki: 'kendilerine zulmedeni affedenler. kötülük edene iyilik ederler.' ebu nuaym'ın mefu olarak bildirdiği hadis-i şerif'te de buyruldu ki: 'ümmetim arasında her zaman kırk kişi bulunur. bunların kalpleri ibrahim (a.s)'n kalbi gibidir. allahu teala, onların sebebi ile kullarından belaları giderir. bunlara ebdal denir. bunlar bu dereceye namaz ve oruç ile yetişmediler. ibn-i mesud (r.a): 'ya resulallah! ne ile bu dereceye vardılar?' diye sorunca: 'cömertlikle ve müslümanlara nasihat etmekle yetiştiler, buyurdular.' halk arasında kırk olarak olarak bilinen kimseler de yukarıd izah edildiği gibi ebdal'dır.''

abdal kelimesinin de manasını kavradıktan sonra abdal fırını'na anlatmaya başlayabilirim.

abdal fırını, bursa'dadır. abdal mahallesinde, abdal mehmet türbesi yanındadır. caddenin tam karşısında da ördekli kültür merkezi bulunmaktadır. bu fotoğrafta ördekli tarafından abdal fırını'nın görünümüdür:

http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213369/

bu da abdal mehmet türbesi'nden bir görünümüdür:

http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213370/

abdal fırını'nı işleten kişinin abdal mehmet olduğu söylentilerin arasındadır. 1969 yılına kadar ekmek fırını olarak işletildiği söylense de boş bir fırın olarak kaldığı da söyleniyor. 1969 yılından sonra resul şahin tarafından ilk simit çıkarılmaya başlandı. bursa'nın en güzel simitleri bu fırında halk ile buluştu. resul şahin'den sonra oğlu güray şahin'de baba mesleğine kaldığı yerden devam edip abdal fırını'nı işletti. fırın şu anda da eskide olduğu gibi ihtişamını korumaya devam ediyor. fırının şu an ki yapısına baktığımız zaman, tarihi bir mekan olmadığı kanısına varabiliriz. bu da çok doğaldır, çünkü bina yenilendi.

isim olarak ayakta kalan tarihi yerlerimizden bir tanesi...

raif kaplanoğlu'da, doğal ve anıtsal eserleri ile bursa adlı kitabında fırından şöyle bahsetmektedir: 'abdal mehmet türbesi yanında bulunan simitçi. 16. yüzyıl salnamelerinde de türbe yanındaki fırından özellikle söz edilmektedir. bu fırın ile türbe arasından geçen yol ipek yolu olup çok işlekti. yolcular da genellikle burada konaklardı.''

abdal fırını'na gittiğinizde göreceksiniz gerçekten çok kalabalık bir fırın ve gerçekten simitleri güzel. inşallah yolunuz bir gün bursa'ya düşer, abdal fırını'nda simit yemek size de nasip olur.

tam adresini de yazayım: 'abdal mahallesi, 12 fırın sokak, no:8, osmangazi/bursa.'

abdal simit firini