bugün

direk hadım edilip, çükü ağzına sokulup gömülmelidir.
insanlıktan nasibini alamamış kişiliktir. bu tür tipler genelde ailesi verdi ben ne yapayım diye korurlar kendilerini.
(bkz: 9 yaşındaki kızla evlenen mahlukat)
Adam kelimesi tuhaf oldu da...
(bkz: kimmiş o)
cahil müslümanlarca şerefsiz kabul edilen adam. *
Orospu çocuğu sübyancının tekidir. Başka açıklaması yok.
adam değildir. çünkü 9 yaşındaki bir kızla evlenen birisi adam olamaz.
Yobaz, geri kafalı ve gelişmemiş medeniyetin sembolü, insanımsıdır.
sübyancıdır. yakında torununa da göz dikecektir. ar namuz haysiyete sahip değildir.
peygamber efendimizi eleştirmek uğruna bu kadar alçalan fukaralara bazı açıklamalar yapmak gerek aslında ama...

tenezzül etmemek en iyisi sanırım...
peygamber efendimizin hz. aişe ile evliliği adına bir karalama kampanyası daha.

fakat maalesef kör cahiller baktıkları gibi görürler, 18 yaşında iken hz. aişe validemiz peygamberimizle evlenmiştir.

" http://www.youtube.com/watch?v=UImecTDpyAI "

(bkz: hz aişe nin evlenme yaşı)

(bkz: 9 yaşındaki kızla evlenen adamın ilk sözleri)

(bkz: işte bunlar hep bluevelve)

(bkz: bi bitmedin bluevelve)
bu cümlede adam kelimesi fazla.
insan dışı bir varlık olma ihtimali çok yüksek.
Onlanda doymayıp, oğlunun karısına göz koymuştur.
Zamanında allahlığını da ilan etmiştir.
ahlaksızlıktır, sapıklıktır, orospu çocukluğudur. pedofili pis iğrenç sapık.
rezalettir. iğrençtir.

çocuklara artık bulaşmayın.
hadisi izleyelim. aişe anlatıyor:

-"ve be dokuz yaşındayken benimle gerdeğe girdi. medine'ye göçmüştük. haris ibn hazrec oğullarına konuk olduk. o sırada sıtmaya yakalandım. saçlarım döküldü. saçlarım yeniden geldi; bölükler oluştu. annem ümmü ruman bana geldi. arkadaşlarım ile birlikte salıncakta sallanıyorduk. annem beni çağırdı. yanına gittim. benden ne istediğini bilmiyordum. elimi tutup alıp götürdü. evin kapısına gelince durdu. soluk soluğa kalmıştım. sonunda soluğum biraz yatıştı. annem, sonra biraz su alıp yüzüme başıma değdirdi. sonra beni eve soktu. bir de baktım ki bir takım medineli kadınlar. evdeler. bana şöyle demeye başladılar:

-hayırlı, bereketli olsun. iyi şanslar.

annem beni bu kadınlara teslim etti. bunlar benim saçımı başımı yıkadılar, beni güzel bir biçimde hazırladılar. peygamberle birden karşılaşmaktan başka hiçbir şey beni korkutmamıştı. kadınlar, beni ona teslim ettiler. ve ben o sıralar 9 yaşındaydım."

http://www.turandursun.com/images/genel/aise1.jpg
sahih-i buhari' den.

(bkz: arap muhammed) (bkz: islam peygamberi) (bkz: kureyş kabilesi) (bkz: amr bin hişam)
(bkz: buhari)
Dini bilmeyen edepsizlerin ahlaksızların iddiası. Halbuki hz aişe annemiz evlendiğinde 17-18 yaşlarında idi.

--spoiler--
Hz. Aişe Peygamber Efendimiz ile evlendiğinde gerçekten 9 yaşında mıydı?

islâm düşmanlarının sık dile getirdiği, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (s.a.s.) çocuk yaşta Hz. Aişe (r.a.) annemizle evlendiği gerçekten doğru mudur?

Hz. Aişe Peygamber Efendimiz ile evlendiğinde gerçekten 9 yaşında mıydı?

Hz. Aişe (ra) validemizin Peygamber Efendimiz (asm) ile evlendiğinde kaç yaşında olduğuna dair farklı rivayetler ve görüşler vardır. Kesin bir rakam vermek mümkün değildir.

O sene Peygamber Efendimiz’e (asm) peygamberliğin nazil oluşunun 10. senesiydi. Yani Efendimiz (asm) 50 yaşlarındaydı.

Allah Resulu (asm) Medine’ye gelişinden 7-8 ay sonra Hz. Aişe ile evlendiler.

Daha önce Hz. Aişe validemiz, Cübeyr bin Mutim’le nişanlanmıştı. Fakat Cübeyr’in babası, ailesine islamiyetin girmesini istemediğinden nişanı bozmuştu. Bunun üzerine hicretten üç sene önce Kainatın Efendisiyle (asm) nişanları yapılmıştı.

Burada yıllardır tartışması yapılan bir meseleye de temas etmek gerekir. Hz. Aişe’nin evlendiği zaman 9-10 yaşlarında olduğu ileri sürülür. Oysa ki Resulullah’la (asm) nişanlanmadan önce Cübeyr ile nişanlanmış olduğunu biliyoruz. Demek ki daha o zaman evlenme çağına gelmişti. Öte yandan Hz. Aişe validemizin ablası Esma, hicretin 73. Yılında 100 yaşındayken vefat ettiğine göre, hicret esnasında 27 yaşındaydı. Hz. Aişe ondan 10 yaş küçüktü. Şu halde Hz. Aişe, evlendiği zaman en azından 17 yaşında bulunuyordu.

Hz. Aişe validemiz, Allah Resulüyle (asm) 9 sene beraber olmuştur. Bu müddet içinde islamiyetin bir çok ahkamını derinlemesine kavramış ve en çok hadis rivayet edenlerden biri olmuştur. Özellikle kadınlarla ilgili hükümlerin çoğu onun vasıtasıyla Allah Resulünden (asm) naklolunmuştur. (Asr-ı Saadet – Peygamberimiz ve ashabı, cilt 1)

•Risâletin ilk günlerinde Müslüman olanların isimleri sıralanırken, ablası Esmâ Vâlidemiz’le birlikte Âişe Vâlidemiz’in adı da zikredilmektedir. Dikkat çekici olan bu zikrin, Hz. Osmân, Zübeyr ibn Avvâm, Abdurrahmân ibn Avf, Sa’d ibn Ebî Vakkâs, Talha ibn Ubeydullah, Ebû Ubeyde ibn Cerrâh ve Erkam ibn Ebi’l-Erkam gibi ‘Sâbikûn-u Evvelûn’ tabir edilen en öndekilerin hemen arkasından; Abdullah ibn Mes’ûd, Ca’fer ibn Ebî Tâlib, Abdullah ibn Cahş, Ebû Huzeyfe, Suhayb ibn Sinân, Ammâr ibn Yâsir ve Habbâb ibn Erett gibi isimlerden de önce gerçekleşiyor olmasıdır. (Bkz.: ibn Hişâm, Sîre, 1/271; ibn ishâk, Sîre, Konya, 1981, 124) Demek ki Âişe Vâlidemiz, o gün küçük de olsa ‘irade’ beyanında bulunabilecek bir çağda ve ilk Müslümanlar arasında yer alabilecek bir durumdadır. Söz konusu bilgilerde ondan bahsedilirken, ‘O gün o küçüktü.’ (müslüman oluşu sene 611. 6-7 yaşlarında. Hicret 622. O halde 17-18 yaşlarında) şeklinde bir kaydın konulmuş olması, bu manayı ayrıca teyit etmektedir. (Bkz.: ibn Hişâm, Sîre, 1/271; ibn ishâk, Sîre, 124.)

Ablası Esmâ Vâlidemiz’in konumu da bu kanaati güçlendirmektedir; zira onun, on beş yaşında iken Müslüman olduğu bilinmektedir. (Nevevî, Tehzîbü’l-Esmâ, 2/597; Hakim, Müstedrek 3/635.)Bilinen bir gerçek de onun, 595 yılında dünyaya gelmiş olduğudur. (Nevevî, Tehzîbü’l-Esmâ, 2/597; Hakim, Müstedrek 3/635.) Bütün bunlar, risâletin ilk yılı olan 610 tarihini göstermektedir. Demek ki Âişe Vâlidemiz, yaşı küçük olmasına rağmen 610 yılında Müslüman olmuştur. Bunun için o gün onun, en azından beş, altı veya yedi yaşlarında olması gerekir ki, on üç yıllık Mekke hayatıyla en az yedi aylık Medine günleri de bu tarihe ilave edildiğinde onun, Allah Resûlü ile evlendiği gün –risâletten beş yıl önce dünyaya gelmiş olma ihtimalini esas alacak olursak- en azından on sekiz yaşında olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır.

Efendimiz’le izdivacı söz konusu olduğu günlerde Âişe Vâlidemiz’in, Mut’im ibn Adiyy’in oğlu Cübeyr ile sözlü oluşu da bu kanaati güçlendirmektedir. Burada ayrıca dikkat çeken husus, söz konusu teklifin, Havle binti Hakîm gibi aile dışından birisi tarafından gündeme getirilmiş olmasıdır. Açıkça bu onun, o gün evlilik çağına gelmiş ve evlendirilebilecek genç bir kız olduğunu ifade etmektedir.
Söz konusu ‘sözlülük hali’nin, ibn Adiyy ailesi tarafından ve oğullarının anlayışı değişir gerekçesiyle feshedildiği de bilinen bir gerçektir. (Buhârî, Nikâh 11; Ahmed ibn Hanbel, Müsned, 6/210; Heysemî, Mecmaü’z-Zevâid, 9/225; Beyhakî, Sünen, 7/129; Taberî, Târih, 3/161-163.) Burada akla, ibn Adiyy ailesinin, oğullarının anlayışını değiştireceklerinden endişe ettikleri Ebû Bekir ailesiyle böyle bir akdi niye ve ne zaman yaptıkları sorusu gelmektedir. Bunun en makul cevabı söz konusu akdin, ya risâletten önce veya islâm’ın açıktan tebliğinin başlamadığı dönemde gerçekleşmiş olduğu şeklindedir ki her iki durumda da onun, bi’setin dördüncü yılında dünyaya gelmiş olma ihtimali söz konusu olamaz; hatta bu, sanıldığından da erken yıllarda dünyaya gelmiş olabileceğini düşündürmektedir.

Bu kararın, açıktan tebliğin başlandığı dönemde alınmış olma ihtimali nazara alınacak olursa bu tarihin, ibn Erkam’ın evinden çıkış günleri olan 613-614 yıllarını ifade ettiği görülecektir ki bu, sözlendiği dönem itibariyle onun henüz dünyaya gelmediğini kabullenmek demektir. Bu durumda, söz konusu akitten bahsetmenin de imkânı yoktur. Öyleyse bu sözün bozulduğu tarihlerde onun, en azından yedi veya sekiz yaşında olduğunu kabullenmemiz gerekir ki bu da onun, takriben 605 tarihinde dünyaya gelmiş olduğunu göstermektedir. (Bkz.: Berki, Ali Hikmet, Osman Eskioğlu, Hatemü’l-Enbiya Hz. Muhammed ve Hayatı, 210.)

Âişe Annemiz ile ablası Esmâ Vâlidemiz’in arasındaki yaş farkı ondur. (Beyhakî, Sünen, 6/204; ibn Mende, Ma’rifetü’s-Sahâbe, Köprülü Kütüphanesi, No: 242, Varak: 195 b; ibn Asâkir, Târîhu Dımeşk, Terâcimü’n-Nisâ, Dımeşk, 1982, s. 9, 10, 28; Mes’ûdî, Mürûcu’z-Zeheb, 2, 39; ibn Sa’d, Tabakâtü’l-Kübrâ, Beyrût, 1968, 8/58.) Buna göre (595+ 10=605) Âişe Vâlidemiz’in doğumunun 605; hicretteki yaşının da (27-10=17) olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. Evlilik hicretten yedi ay sonra gerçekleştiğine göre demek ki, bu sıralarda Âişe Vâlidemiz’in yaşı, on yedi’yi aşmış, on sekiz yaşına yaklaşmış demektir. Bedir’in hemen akabindeki Şevvâl ayında evlendiği bilgisini esas aldığımızda ise onun, evlendiği gün on sekiz yaşını aşıp on dokuza adım attığını kabullenmemiz gerekmektedir.

Bu durumda bize, nişanlandığında 6 veya 7, evlendiğinde ise 9 yaşlarında olduğu şeklindeki rivayetleri, ‘O görünümde birisi idim.’ manasına hamledip te’lif etmek düşecektir.( Hatta konuyla ilgili değerlendirmelere tepkiyle yaklaşan bazıları, "altı veya yedi yaşlarında idim" ifadesini ravinin bir hatası olarak görüp bu cümlenin, "risâlet geldiğinde altı veya yedi yaşlarında idim" şeklinde olması gerektiğini söylemektedirler.) Hz. Âişe Annemiz’in, fizikî durumu itibariyle zayıf bir bünyeye sahip olduğu bilgisi de bu yorumu güçlendirmektedir. Zira o, fizikî şartlardan çabuk etkilenen ve yaşıtlarına göre kendini daha küçük gösteren bir beden taşıyordu; Medine’ye hicret sırasında hastalanması, (Bkz.: Buhârî, Menâkıbü’l-ensar 43, 44; Müslim, Nikâh 69; ibn Mâce, Nikâh 13.)annesi tarafından özel ilgi gösterilerek iyileştirilmeye çalışılması,( Buhârî, Menâkıbü’l-ensar 44; Müslim, Nikâh 69; Ebû Dâvûd, Edeb 55; ibn Mâce, Nikâh 13; Dârimî, Nikâh 56; Taberânî, Kebîr, 23/25; ibn Abdilberr, istîâb, 4/1938; ibn Sa’d, Tabakât, 8/63; ibn ishâk, Sîre, Konya, 1981, 239) Benî Mustalık Gazvesi dönüşünde, içinde sanılarak hevdecinin deve üzerine yerleştirilmesi ve bu sırada onun hevdeç içinde olup olmadığının bile anlaşılamamış olması (Bkz.: Buhârî, Şehâdât 15; Megâzî, 34; Tefsîr, (24) 6; Müslim, Tevbe 56; Tirmizî, Tefsîr, (63) 4; ibn Sa’d, Tabakât, 2/65; ibn Hişâm, Sîre, 3/310.) gibi hadiseler de bu durumu desteklemektedir.

https://www.yeniakit.com....yasinda-miydi-215718.html
--spoiler--
Allah resulüne atılan iftiralardan biridir. Araştırılırsa alemlere rahmet efendimizin hz aişe ile evlendiğinde hz aişe nin en az 17- 18 yaşlarında olduğu anlaşılacaktır. Uzatmanın hiçbir manası yok hakikat gün gibi ortadadır, gözünü kapatana gece olur.
ancak ve ancak bir vampir olabilir. aksini düşünmek saflıktır.
Evlenen adam ayrı sapık, kızını evlendiren aile ayrı sapık. 9 yaşındaki çocuğa nasıl evlenebilir gözüyle bakabilirsiniz ya?! Evde yalnız bırakmaya korkacağınıza siz kalkmış yalnız başına sapık zihniyetli bir insanın kucağına atıyorsunuz ufacık kızı. Daha benliğinin farkında olmayan çocuğu tanımadığı adamla büyümeye mahkum ediyorsunuz. Birkaç yıl sonra artık ergenliğe girince de kucağına bir bebek verirsiniz onunla başa çıkmaya çalışır, onunla büyümeye çalışır. Gerçekten rezillik, sapıklık, sapkınlık.
Şu dönemde öyle birşey varsa adam değildir ama bu soruyu sorma amacınız umarım başka bir niyetle değildir örneğin Peygamber efendimizin o dönemde 9 yaşında eşi olmasıyla igili rivayetler var
Yani amacınız buysa o dönemi araştırıp ona göre yargılamanızı tavsiye ederim.
çomarların yakından tanıdığı, her gün dua ettiği adamdır.