bugün

saat 20.00 itibariyle izmir'de oynanacak tsl 29. hafta açılış maçı...diyarbakırsporun düşme hattında 16. sırada bulunması, galatasarayın ise şampiyonluğa gitmesi sebebiyle büyük önem kazanmış, galatasarayın neredeyse bütün futbolcuları sarı kart sınırında olduğu için daha da tehlikeli hale gelmiş karşılaşma...diyarbakırdaki olayları toplumsal sevinçle bastırma amacıyla düğmeye basıldığı da konuşulan maçı bu tür işlerin adamı selçuk dereli'nin yönetecek olması da ilginç bir tesadüf...

edit: maçın izmir'de oynanacak olması nihat özdemir tarafından kınanmıştır fakat kendileri düşünmemektedirler ki diyarbakır - fenerbahçe maçı zaten seyircisiz oynanmış bir maçtır...ayrıca galatasaray sadece yedek takımıyla bile çıksa diyarbakırspora göre kadro kalitesi açısından ağır basacaktır...
galatasaray lıların bile izmir'e alınmasindan rahatsizlik duydugu ama daha cok diyarbakırspor un hasılat bakımından cok isine gelecek uygulama olacak. dusme potasinda bulunan diyarbakırsporun kalan maclarina baktıgımızda mutlak puan cıkarması karsilasma

Diyarbakirin kalan maclari :
Galatasaray
Trabzonspor(D)
Erciyes
Denizlispor(D)
Gençlerbirliği
Samsunspor(D)
diyarbakirspor un 3. dakikada 1-0 one gectigi mac.
3. dakikada Mikic atmıştır golü
12.dakika da Hakan sukur un 1-1 yaptigi mac.
1-2 Galatasaray önde.Hakan Şükür 40 dk.
ilk yarısı 1-2 Galatasarayın önde bitirdiği karsılasmadır.
53.dakikada necati ates in attigi golle durum 1-3 olmustur.
bir fenerli olarak gs yi süper ligde desteklediğim ilk maç
(bkz: pkk kümeye)
galatasaray'ın sadece bir şehrin futbol kulubü ile yaptığı maç. bu pkk yakıştırması bir de diyarbakırspor'lu futbolculara sorulsa kimbilir neler söylerler. hatırlanacağı gibi geçen senelerde konyaspor ve diyarbakırspor arasındaki karşılaşmalarda gerginlik yaşanmış ve konyaspor taraftarı diyarbakıspor'u pkk'lı, diyarbakırspor taraftarı ise konyaspor'u şeriatçı olmakla suçlamıştır. ancak unutulmamalıdır ki, bu şehirlerde yaşayan bir kısım çapulcunun, tüm bir şehri kötülemesi, karalaması kabullenilemez.
hasan şaş'ın ikinci yarının başından beri sürdürdüğü yüksek performansını, 3 gole yaptığı 3 asistle tavana vurdurduğu tsl maçı...maç 3-1 ken kaleciyle karşı karşıya kalan necati topu kaleciden kurtardıktan sonra golü atacakken kalecinin bileğini biçmesiyle yerde kaldı, ama selçuk dereli faul bile vermedi ki pozisyon kırmızı kartın önde bayrak sallayanıydı.maç 3-1 olmuş verse nolur diye düşünülmesin çünkü direk kırmızı kartla atılsa diyarbakır ligden düşmeye daha da yaklaşıp hepimizi rahatlatacak, galatasaray da daha sonra eksik rakibe karşı bulacağı gollerle averajını düzeltecekti.her sene aynı tablo..lig sonu diyarbakırı kollayalım..tamam kollayın..sonra da seminerler yapın türk futbolu neden gelişmiyor diye.. diyarbakırlar oynasın diye altaylar, bursasporlar 2.ligde olursa tabi gelişmez...
diyarbakırsporun aldıgı sonuçla muhtemelen istanbulun büyükleriyle uzunca bir süre oynama şansına sahip olamayacağının göründüğü karşılaşma. normalde bu haftalarda küme düşme potasındaki takımlar inanılmaz mücadele ederler ve rakiplerine kök söktürerek adeta tekmeye kafa sokarlardı. bu sene baktıgımız zaman diyarbakır malatya gibi takımlar istanbul takımlarına karşı çok kolay pes etmekte ve maçların sonuçlarını kolayca tahmin etmemize neden olmaktadırlar. böylelikle şampiyonluk iki takımın arasında oynayacagı maçlara kalıyor
(bkz: 22 nisan 2006 fenerbahce galatasaray maci)