600 yıllık filmin 90 yıllık reklam arası

Hayatın reklamdaki gibi sürmesi halinde muasır medeniyetler seviyesine ulaşılacağının tanıtımıdır.

malum yobaz kafa böyledir işte... birileri kulaklarına hoş gelecek bir şeyler söyler, bunlar da inanır. öyle maldırlar... yahu faiz almış başını gidiyor, siz hala şeriat gelecek sanıyorsunuz (bkz: faiz helaldir)!

hiç unutmam sscb'nin yıkıldığı yıldı. bunlara birileri "iki batıl düzen vardı. biri yıkıldı, diğeri de bir kaç yıla kalmaz yıkılacak" demişti. lafı üniversitedeki yobazlardan tutun da mahallenin kasabına kadar herkesten duydum. işte aradan 25 yıl geçti abd ve kapitalizm dimdik ayakta!...

not: öyle maldırlar ki savundukları ne idüğü belirsiz sistemin, batıl dedikleri kapitalizmden farkı nedir, sorun bilemez veya saçmalarlar...

bizi medeniyetlerin zirvesine çıkaracağı zannedilen kemalizm lağımının kuruduğu gün,bitecek reklam arasıdır.osmanlı'yı sadece harem'den ibaret sanan beyinsizlere inat,millet nazarında gerçekleşecek devrimdir.rüzgar tersine dönüyor,hala farkında değil misiniz?

Osmanlı Batının tekniğini mi aldı? Onu yapmış olsa ateşil silahları ithal etmez kendisi üretir ve geliştirirdi.
Silah sanayiinin temeli nerede? Metalürji nerede? Yüzyıllar boyu hammadde satarsan sanayi gelişmedikten başka el sanatları da çöker.

Amerika'nın bulunmasıyla Avrupa devletlerine akan altın ve gümüş, yasak olsun veya olmasın, Osmanlı sınırları dışına mal akışını hızlandırdı. Kapitülasyonlar bunun kapılarını (çift yanlı) açarken yerel sanayi gelişemedi. Merak eden araştırsın. Serbest ticareti bugün savunan hiçbir, ama hiçbir ülkenin sanayii serbest ticaretle gelişmemiştir. Hepsi korumacılık politikasının seralarında büyümüştür (Japonya son örneklerden biri). Limanlarını açmayan Çin'e savaş açıp zorla afyon satmışlardır. Sanayilerin geliştirdikten sonra da serbest ticaret bayrağını dalgalandırmışlardır.

Bu yüzden kapitülasyonların kaldırılması o kadar önemliydi. Cumhuriyetin ilk döneminde korumacı bir ekonomi politikası izlenmesi, Türkiye'de iyi kötü sanayileşmenin olmazsa olmaz şartıydı ve az buçuk bir gelişme sağladı. Osmanlı kafasıyla ve kapitülasyonların esareti altında buna olanak yoktu.

Fatih zamanında fakir yokmuş. Muş da muş. Yaşadın mı o dönemde böyle cafcaflanıyorsun? Bak o zamanın köylüsü ne diyor:

Şalvarı şaltağ Osmanlı
Eğeri kaltağ Osmanlı
Ekende yok biçende yok
Yiyende ortağ Osmanlı

Fakir yoktu da ikide mir millet keyfine mi ayaklanıyordu? Celaliydi Aleviydi şuydu buydu boyalarına kulak asmayın. Karnı tok sırtı pek olan halk ayaklanmaz. Yavuz Selim Mısır hazinesini (ve daha önemlisi: buğday ambarını) ele geçirdikten sonra ve arada bir yağma savaşlarının, toprak kazanımlarının tekrarlanmasıyla ekonomi az buçuk idare etti. Ama onlarca, hatta yüzlerce yıl yenen miras gün gelecek tükenecekti. Batılı dostlarımız bu tükenişi hızlandırdılar sağolsunlar.

Osmanlının hayranları, siz Düyun-u Umumiye nedir bilir misiniz? 19. yy. sonlarında devlet iflas etmiş, gelirlerine el konmuştu. Düyun-u Umumiye, yani Genel Borçlar kurumu, Batı ülkelerinin oluşturduğu ve devlet gelirlerine el koyan bir konsorsyumdu. Bunlar arasında türün vergisi de vardı ('Reji' = Yönetim = Tütün vergisinin toplandığı kurum).

Türkiye'nin nesi var nesi yok haraç mezat satanlar (adına özelleştirme diyorlar), gelir kaynaklarımızı kurutup borçlanmayı hızlandırmakta. Az bekleyin ekonomik kriz patladığında bu sözüm ona refah döneminin bedelini göreceğiz. O zaman Türkiye'ye şemsiye açacak kimsecikler de yok üstelik. Olsa bile şemsiyeyi de bedava açmıyorlar.

heyecan ve azmi kıran reklam arasıdır.

(bkz: hayallerde yasiyor bazi ibneler)

sonu iyi bitmeyen bir filmin inatla devam filmini çekmeye çalışan yapımcı kafası. çağın gerisinde kalmış bir devlet sistemini, yönetim şeklini savunmak nasıl bir muhabbettir anlamadım. arkadaş 600 yılın büyük bir kısmında süper güç olmuşsun, sonra sıçmışsın. neden? çünkü geçmişe takıldın kaldın. o zamana göre bile geçerliliğini yitiren sistemi şimdi yeniden görmek istemek tamamen saçmalık.

bu cümle bir akp milletvekili tarafından dile getirilmiştir. ne günlere kaldık. evet.
görsel

90 yıllık reklam gelirlerini cebe indirdikleri iddia edilenlerden birinin sözü.

90 yıla hürmetsizliktir.
90 yıl ülke için çalışanlara hakarettir.
can veren gençlere saygısızlıktır.

geldiğiniz gibi gideceksiniz.

la oğlum iki dakkalına tuvalete gittik film hemen başlamış.

iyice sıyırdıklarını gösteren açıklamadır. bilmeyen de sanır ki 600 yılın hepsinde dünya ya hükmetmişiz. 90 yıl ara vermişiz ve şimdi kaldığımız yerden devam edeceğiz. ablacığım süleyman' dan sonra yokuz. hadi araya sokullu' yu, biraz da 4.murat' ı sokuşturalım hepsi o. 400 yıl boyunca, avrupa' nın muhtelif yerlerine gömmüşler bizi, taa boğazlara kadar gerisin geri kaçmışız. şurda iyi-kötü bi yerimiz yurdumuz, ağır aksak ilerlese de bi demokrasimiz var. ne olur siz o reklamlarda kalın sonsuza dek.

yeni osmanlı hayali kurmak başka, bunun gerçek olacağını düşünmek başkadır. bunun gerçek olacağını düşünmek bu ülkeyi felakete götürecektir. halen işin magazin kısmında adamlar, o kadar dış borç, o kadar cari açık, o kadar karmaşanın içinde ilerici olmayı bir yana bırakıp halen geriyle uğraşmak utanç vericidir.

herkesden önce, siyasilerden bile önce aklıma gelendir.

süperim lan.

osmanli cumhuriyeti diye degisecek zaten ulkenin ismi.

akp milletvekili bir tuzluk tarafından serdedilmiş hezeyandır.

söz konusu tuzluk bir kadındır. cumhuriyet sayesinde oy kullanabilmekte ve hatta milletvekili seçilebilmektedir. görüleceği üzere çarşaflı filan da değildir. elin erkekleriyle iç içe, aynı ortamlarda bulunabilmekte, yabancı erkeklerin elini sıkmakta, yanında kocası veya erkek akrabası olmadan yaşadığı şehirden ayrılıp, gezebilmektedir. kocası canını sıkarsa soluğu laik tc mahkemelerinde alır. davalarda kendi şahitliğinin yarım şahitlik kabul edilmesi hoşuna gitmez. babasının mirasını paylaşırlarken erkek kardeşlerine çift pay verdiğini de hiç sanmıyorum.

durum böyleyken böyle laflar ediyor!... ne diyeyim? akp'li olmak insan olana utançtır....

bence söylenilen söz yanlış anlaşılmış. 600 yıl boyunca dünyada itibar görmüş bir devletin devamıyız biz sonuçta. tekrar o güce kuvvete sahip olmaktan bahsetmiş olabilir burada bu sözü söyleyen kişi. sanmıyorum Cumhuriyet kaldırılsın saltanat gelsin tarzı sakat vir düşünceye sahip olacağını çünkü.

yasama dokunulmazlığının arkasına sığınarak konuşmak kolaydır, yerse kalktıktan sonra konuş'tur.

Birilerinin çok fena zoruna giden bir imparatorluğun ismini bile duyunca tüyleri diken diken olan -ki aslında onların tüyleri imparatorluğun isminden değil islam dininin tekrar bu coğrafyada birinci sırada olmasından diken diken olur- şahsiyetleri çileden çıkaran benzetmedir.

saçmalarken ağzı köpüren, ne dediğini şaşıran yobazların hezeyanlarından biridir. söz konusu kadın milletvekilinin neden iyi bir yobaza yakışır şekilde giyinmediği, elin erkekleri arasında siyaset yapmak, memleket yönetmeye kalkmak gibi işlerle uğraştığı merak konusudur....

yobazların hezeyanları entry'lerde de sürmektedir. neymiş? "islam dinini bu coğrafyada tekrar birinci yapmak"!... yahu coğrafyamızı şintoistler kapladı da haberimiz mi yok?

tüm reklam gelirlerini, cebe indirdiniz.
cumhuriyeti soyup soğana çevirdiniz.

milyonlarca insanın değer verip sahip çıktığı bir yapıya yapılmış ince düşünceden yoksun, kırıcı, tasvip edilmeyen çıkıştır. saygı çerçevesinden kopmamak şarttır.

Laleci lafı.

90 senelik filmin On üç senelik tuvalet ve ihtiyaç arası desen anlıycaz da. Lan düşünüyorum da bu insanlarla aynı okula gittik aynı sıralarda oturduk lan bunları teneffüste uzaylılar mı kaçırıp sikti acaba.

asıl dikkat çeken şey, son 13 yıldır seyrettiğimiz yüksek gerilimli aksiyon filmidir.