bugün

yalan söylerken yakalandığı halde, hala başkalarına "omurgasızsın" diyebilen yandaşları görmemize vesile olan yazıdır.
bugünü 6 haziran 2015 zanneden yazar entrysidir.
Yılmaz özdil kalitesini konuşturmuştur. Var mı böyle haber yapabilen başka biri?
( yılmaz özdil den yine harika bir yazı, üstelik bu yazısı tam uludağ sözlük profiline uygun, tam bizim sözlük kitlesine hitaben.)

Bir varmış bir yokmuş

Hatırlarsınız mutlaka... Washington’a direkt uçuş başlatan Türk Hava Yolları, ilk seferinde reklam olsun diye, kızılderili kabile şeflerini istanbul’a getirmişti. Hükümet adına karşılama yapan ekonomi bakanımız Zafer Çağlayan, “biz sizi Tommiks’ten tanıyoruz, hani nişanlısı var Suzi, yu nov Tommiks?” diye sormuştu. Kızılderili şefler soruyu anlamamış, “ne diyor bu?” diye birbirlerine bakmışlardı.

*

Çünkü, Tommiks italyan.

*

Mevzu güya Dakota’da geçiyor, ekonomi bakanımız Amerikalı zannediyordu ama, italyanlar tarafından yaratılmıştı. Tommiks de zaten bizim uydurduğumuz isimdi. Orijinali, Capitan Miki’ydi.

*

Veya, Temel Reis...
Ispanak yiyor, pazuları demir gibi oluyordu, annelerimiz de habire ağzımıza ıspanak sokuşturuyordu. Halbuki, 85 sene önce, ilk çizildiği döneme ait virgül hatasından ibaretti. Bir kilo ıspanakta 30 miligram demir var diye biliniyordu. Sonradan anlaşıldı ki, 3 miligram var. Mercimekte, yumurtada katbekat fazla demir vardı. Haybeye yemiştik onca ıspanağı.

*

Karga’ya da oldum olası çok üzülürüm doğrusu...
Malum, kurnaz tilki zekasını kullanmış, sesin ne güzel deyip, şarkı söylemesini istemiş, aptal karga inanmış, ağzındaki peyniri düşürmüş, tilki peyniri kapmış filan.

*

Peki, bunun böyle olabilmesi mümkün müdür?
Bilimsel olarak değildir.
Aptal muamelesi yapılan karga, deneylerle ispatlanmıştır, yunus ve şempanzeden sonra en zeki üçüncü hayvandır. Kurnaz zannedilen tilki ise, zeka seviyesiyle ilk 10 hayvan arasında bile yoktur.

*

Bir başka iftiranın kurbanı ağustosböceği de, geçenlerde aklandı.
Karınca bütün yaz harıl harıl çalışırken, tembel ağustosböceğinin ağaç gölgesinde yan gelip yattığı, kış gelince de aç bilaç kaldığı zannediliyordu.
Meğer araştırmalar gösterdi ki... Toprak altında yaşayan ağustosböceklerinin, yeryüzüne çıktıktan sonra, sadece dört haftalık ömrü var. Sadece ağustos ayında yaşıyor. ismi de oradan geliyor. Ağustos ayından sonra hayatta kalmıyor. Dolayısıyla, kış ayları için yiyecek biriktirmesinin manası yok.

*

Kıssadan hisse...
96’lılar 97’liler, dünün çocukları, yarın ilk kez oy kullanacak.

*

Değerli gençler...
Bu memleketin başına ne geldiyse “büyüklere masallar”dan geldi.
Lütfen bu durumu değiştirin.
Siz doğduğunuzdan beri “doğruymuş gibi” anlatılan yanlışlara kanmayın.