5 şubat 2013 siirt te 3 askerin şehit olması

cinnet geçiren askerin 3 askeri şehit etmesi olayıdır.

http://www.haberturk.com/...islada-cinnet-3-sehit-var

ülke olarak yediden yetmişe cinnet halindeyiz.

yoldN geçerken hata yapan sürücüyü uyarsan adam arabadan inip üzerine yürüyor hem de suçlu iken. kim bilir normal hayatinda borcu mu vardı? sevdiği mi terk etti?
üzen olay. ölenler de bok yoluna gitti sayılır.

üzücü ve ibret alınacak bir haberdir.

doğuda ki askerlerimizin ne kadar zor şartlarda askerlik yaptığının göstergesi. bir askerin cinnet geçirerek 3 silah arkadaşını vurması ne kadar vahim bir olaydır. bu gençler bir anda büyüyüp o hale gelmemişlerdir. anne ve babaları cinnet geçiren bir askerin silahından çıkan kurşunlarla çocuklarının ölmesi yüzünden bir ömür boyu çekeceği acı askeriyenin umurunda mı. biri gider diğeri gelir, genelkurmayın çok acil bir şekil de doğuda askerlik yapan askerlerin cinnet geçirme ve intihar olaylarının önüne geçmesi lazımdır. orada ki askerlerimize 1 ay erken terhis vermeleri ve psikolojilerinin üst düzeye çıkarılmaları gereklidir.

Tsk'da kapanım imrali'da açılım yapıldıkça kaçınılmaz son.Tahtevalli'yi orta da tutarsan denge olur bir tarafına ayağına basıp diğer tarafın bi taraflarını yerden kaldırınca cinnet olur,boşuk olur,bahane olur olur da olur...

görsel

ruhsal durumu bozuk olan adamın eline silah vermekten kaynaklanan durumdur. savunmanızı sikeyim. her yerde ruhsal durumu bozuk olan adam olabilir demiş herif. lan dangalak. ruhsal durumu bozuk olan adamın elinde silahın ne işi var o zaman?

tamamen devletin bok yemesidir efendim. sen önüne geleni tutar kolundan zorla gidip dağın başında askerlik yapacaksın dersen, o adamın ne olduğunu hastalıklarını, sıkıntılarını, ruhsal sorunlarını araştırmazsan bu ne ilk ne de sondur. niye diye sorarsanız ben ülkenin saygıdeğer üniversitelerinden ve üstelik en köklü fakültelerinden birinden mezun olmuş, kendi mesleğini icra eden yerim, yurdum belli bir insan olmama rağmen askerliğimi tecil işlemlerini gerçekleştirmeye gittiğimde tam 3 gün boyunca vücudumda bulunan dövmeler nedeniyle hastane hastane dolaştırılmak ve aleyhimde psikiyatri bölümünden rapor alınmaması için resmen şubede savaş çıkarttım. albayıyla kavga ettik, binbaşı doktoruyla kavga ettik, orada çalışan memuresiyle kavga ettik sonuçta rapor verilmesinin önüne geçmeyi başardım. bunlarla neden uğraştım? çünkü adam kendi egosunun tatmininin derdinde. çünkü adam komutan ya illa emredecek, illa kendi istediği olacak. çünkü adam o kadar yobaz ki, dövme diye bir olguyu günah olarak nitelendirmekte. sen işte sırf böyle sığ nedenlerle keyfine göre, kafana esene binbir çeşit zorluk çıkartırken, allahın manyağını tutup askere elverişli görerek bir de doğuya yollarsan olacağı da budur.

sene olmuş 2013 hala zorunlu askerlik diye olayın neden yapıldığını, insana ne kattığını, zorla birinin eline silah vermenin ne boka yaradığı bilemediğimiz sözde vatan borcu olarak tanımlanan bir olgu söz konusu. devlet memuru yapmayacakları adamın eline silah verip, askere gönderiyorlar. sokakta görseniz yanına yaklaşmayacağınız insanlar ile aynı yerde üstelik adamın elinde silah varken "vatan borcu" nuzu ifa ediyorsunuz. binbir zorlukla büyüttüğünüz evladınızı itin götüne sokacağınız orospu çocuğunun teki sadece cinnet getirdiği için, o herifin eline silah verip yürü git nöbet tut sabaha kadar dediği için birileri kaybediyorsunuz. savaş yok, saldırı yok, ölmesi için hiçbir neden yok.

bu işin badem bıyıkla, sağ ile sol ile ilgisi yok. zorunlu askerlik denen olayın saçma sapan bir kurum olması ile alakası var. ha sen bu işin yıllarca eğitimini almış, gönüllü olarak zaten bu mesleği icra eden tüm muvazzaflarını da terörist ilan edip içeri tıkan bir devletsin. böyle de bir ironiye sahibiz ama yapmayın çok canlar yandı. zorunlu askerlik bir yüzyıl kadar öncesinde kalmış bir olaydır. herkesin eli silah tutsun, yok erkek olsun geçin bu işleri. vatanına hayrı dokunsun diyorsunuz, ama bunu yaşayarak yapmasına engel oluyorsunuz.