bugün

Vefat eden iki insanı dolaylı olarak tanıyor olmak bile yıpratıcı iken ailelerini düşünemiyorum.
gunlerdir yakindan takip ediyorum ve gunlerdir zor uyuyorum. etkilenmemek elde degil. kafamda surekli deprem olursa surada hayat ucgeni olusturayim soyle yapayim boyle yapayim planlari var. izmirden uzakta bu denli canimiz yandiysa, bu denli etkilendiysek oradakilerin halini dusunemiyorum bile. her izledigim videoda yeri geliyor hungur hungur agliyorum, yeri geliyor seviniyorum. bilmiyorum daha ne denir ama artik insanlar ihmaller yuzunden olmesin.
Enkazdan bir kız çocuğu çıkarıldı, adı ayda. Dört yaşındaymış daha. Çıkar çıkmaz anne demiş.
Annesinin öldüğü haberini gördükten sonra izledim ayda'nın çıkarılışını.

Anne diyor çıktığı gibi. Bebecik ya o daha küçücük, ihtiyacı var annesine. Her saniye hemde.
Yıllar üzerine hüngür hüngür ağladım ayda'yı görünce. Çok ağırıma gitti, dapdar oldu içim.
Ah kuzum benim ne kadar derinden hissedeceksin yokluğunu, ne kadar özleyeceksin anneciğini kim bilir.
Çok acı çok.
depremin iş saatinde olması sayesinde yüzlerce kişi hayatta kaldı. eğer deprem gece olsaydı ölü sayısı çok yüksek olacaktı.
görsel
görsel
istanbul'da beklenen 7 üzeri büyüklükteki deprem için de gösterge olarak değerlendirirsek işimizin ne kadar kötü olduğunu ortaya çıkaran depremdir. bunun yanında anadolu'da bazı yerlerde küçük depremlerde bile binalar yıkılıyor. Önlemlerin yurt genelinde tüm şehirlerde aynı anda bir an önce alınması gerekiyor. Zamana karşı yarış desek yanlış olmaz.
unutulup giden depremdir. bütün kanallarda şu an abd seçimleri konuşuluyor. bize ne sanki. bu ne amerikan hayranlığı. ölen öldüğüyle kaldı. böyle bir ülkeyiz işte.
Ne televizyona bakasım var, ne sosyal medyaya elim gidiyor.

Günler sonra kapkaranlık enkazdan aç susuz çıkan küçücük kızlara mucize deniliyor ya, öfkeden ne yapacağımı şaşırıyorum. Bu ülkede her şeye rağmen hayatta kalmak gerçekten mucize.

Ne ilk oldu, ne de son olacak.
O kadar kızgınım, o kadar üzgünüm ki, tarifi yok.
Sebep olanlar umarım aynılarını yaşasınlar...
görsel
tarihe not düşülsün, enkazdan kurtarılan çocukları sedyeyle götürmek için birbirleriyle yarışan kurtarma ekiplerinin rezilliklerini iyi izleyin. sırf kameralara gözükmek için birbirleriyle itişiyorlar.

enkazdan kurtarılan kişi başına prim mi veriliyor? yoksa bir insan neden sedyeyi taşımak için mücadele verir?

https://www.youtube.com/w...tG_Q&feature=youtu.be
Atatürkçü Jale'nin 7 buçuk lira vergisi vardı, onu n'aptınız?

görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
Hooop... Unutuldu bile.
Bu ülkede böyle birşey var.

Yeri gelir bir kişi için ulusal yas ilan edilir.

114 kişinin öldüğü deprem 1 haftada unutulur.

Teşekkürler uzun adam ve takımı.
görsel

Depremde Ölenlerin isimleri ...
ilk andan itibaren yine derinden sarsıldığım bir deprem oldu.

yine dememin nedeni daha bu senenin başlarında memleketimde bir deprem oldu ve onlarca canı yitirdik. o günden beri elazığ eskisi gibi olamadı.

üzerinden on ay gibi bir süre geçti ve bu kez bir büyükşehirde yüksek şiddetli bir deprem oldu ve yüzlerce canı kaybettik..

şimdi insanların aklında şu soru var, istanbul'da 7+ üstü beklenen bir deprem 1 hafta gibi bir sürede unutulabilecek mi? hiç sanmıyorum.

peki biz neden izmir'i ve elazığ'ı unuttuk? neden yiten yüzlerce canı unuttuk? neden ayda bebeğin annesini unuttuk?..

gerçi hatırlamamız gereken onlarca can varken..

hiçbir zaman ders almayacağız.
ve unutacağız.

ulusal yas mı?

ya bir papa ölmeli ya da bütün para musluklarını türkiye'ye akıtan bir katar emiri.. yoksa bu memleketin insanlarının yasla anılma hakkı yok..
ilk 2 hafta kendime gelemediğim depremdir. Hala tamamen unuttuğumu da söyleyemem ama acısı bir miktar dindi. Biliyorum hiçbir zaman tamamen dinmeyecek aslında. Bir yara olarak kalacak hep içimde. Deprem anı hala gözlerimin önünde. Hiç gitmiyor da. Uyuyordum da. Neye uğradığını şaşırmak lafını harfiyen yaşadım. Umarım tekrarlanmaz.
Uykuda yakalanmıştım. Uyuyalı daha 3 saat olmuş, koltuk sallanmaya başladı. Ne oluyor diye kafamı kaldırdım derken yere düştüm. Yarım saniyede deprem olduğunu anladım ve önce odadan kaçtım, koridordan kapıya doğru giderken kafamı duvara vurdum, çıplak ayaklarımla merdivenleri inerken ayak parmağımı burktum, dizimi incittim. Bunlar uyku sersemi olmamla ilgili değil sallantının etkisiyle olan şeylerdi. Aşağı indim ve halüsinasyon görüp görmediğimi sorguladım. Uyku sersemisin ve acaba manyağa mi bağladım diyorsunuz. Düşünün abi uykunuzdan uyaniyorsunuz yere düşünüyorsunuz bina beşik gibi sallanıyor ve kalkıp koşmaya başlıyor kafayı gözü yararak aşağı iniyorsunuz. Hangisi normal bunun.. neyse felaket bir tecrübeydi. Unutmayacağım anlardı. Herkese tekrar geçmiş olsun.
foça'da yolda yakalandığım, evimde ciddi çatlaklara sebep olan deprem.. manavkuyu'daki yağcıoğlu sitesi'ne arama kurtarma ekibiyle gittiğim deprem.. başlığa denk gelince adeta tekrar yaşadığım deprem..
inşallah Izmir'in yaşadığı son büyük depremdi. Allah bi daha yaşatmasın.
tweetlerden görmemle hatırladığım önemli bir deprem. ölenlere allah rahmet eylesin, yaralılara da geçmiş oldun. her canlı ölümü tadacak islam inancına göre.
Çalıştığım bina yapısı itibariyle depremlerde çok fazla sallanmaz ama o gün resmen oturduğum sandalye altımdan kaydı, masaya tutunmak zorunda kaldım. Eve dönerken resmen mahşer provası gibiydi. Allah bir daha yaşatmasın cidden çok kötü günlerdi.
güncel Önemli Başlıklar