bugün

katsayı adaletsizliğinin kaldırılmasından sonra bir takım idealist insanda gözlemlediğim durum.

sanırım bu kadar idealistlik fazla. yaş olmuş 24 sen tıp okuyacam diyosun. uzmanlık 40 ı bulacak. boşver gözüm geçmiş senden.

ama illa okuyacam diyosan da inşallah olur ne diyelim.

edit: durun lan eksilemeyin. idealist dedik. cilaladık bi de.
takdir, tebrik ve teşvik ettiğim insandır.
(bkz: 40 yaşında operatör doktor olmaya karar vermek)
(bkz: Allahın izni akapenin desteğiyle)
65 yaşına kadar çalışacağını göz önünde bulundurursak pek mantıksız bir karar sayılmaz. bir insan hiçbir şey yapmadan köşesinde otursa da, hayatını anfilerde harcasa da o yaşa gelecek. en azından 10 yıl, 20 yıl bile olsa ölmeden önce hayallerinin mesleğini yapabilmeli. yolu açık olsun, der, eş-dost sohbetlerinde hikayesini anlatırız.
yös*e tabi olan vatandaşın yapabileceği iştir. zira öys-öss ile artık zordur.
24 yaşında karar verilir

27 yaşında kazanılır

34 yaşında mezun olunur

ulan daha bunun doçenti uzmanlığı vs. var

40 45 yaşında hadi inşallah doktor olunur.

(bkz: nah yaparsın)
okumanın yaşı yoktur aynı zamanda salak olmanın da yaşı yoktur.
genc beyinlerin yaslandıgı tıp fakültelerinde orta yaslarda oraya gidilmesi mezarda bitebilecek bir sürece baslamakla esdeğer olsa gerek.
(bkz: ohannes burger)
fırsat eline geçmişse ne aladır, ne güzeldir. değerlendirmek gerekir.
hele o yaştan sonra geçinmek için bir gelir kaynağı varsa çok daha mümkündür.

unutulmamalıdır ki, bir zamanlar kemal sunal da kaç yaşından sonra üniversite diploması almıştır.
30 yaşında okulun biteceğini düşünürsek, hayatın ortalama 30 yılını yani yarısını doktor olarak yaşamaya karar vermektir, öyle abartılacak bir durum değildir. bazılarının dediği gibi aptallık falan hiç değildir.
ama bu ülkede bu kadar da cesaret olmaz ki.bütün gemileri 24 yaşında yakmaya kalkmaz ki bir insan.
50 yıl boyunca sevmediği bir işi yapmaya çalışmaktan çok daha mantıklı bir harekettir de benim sorunum bu alanın neden tıp olduğu. ne bok var bu doktorlukta herkesin sevdiği? sikindirik koşullarda 3 kuruş maaşa çalışıp elin herifinin kıçına parmak atmak çok mu eğlenceli gözüküyo dışardan?
kesinlikle ingilizce hazırlığı olmayan bir okulu seçmelidir. yoksa direk 7 seneye bağlar. ayrıca bayansa en kısa zamanda üst dönemlerden bi oğlan kafalayıp evlenip çocuk yapmaya baksın. 35ten sonra çocuk doğurmak büyük sıkıntı.
Dün gece büyük ölçüde eyleme geçirmeye karar verdiğim şey. Askerlik meselesi kafa karıştırıyor.
32 yaşında pratisyen hekim olarak meslek hayatına atılmak anlamına gelen olaydır.
çok uzun sürecek bir yolculuktur. Erken başlanması tavsiye edilir.
23 yaşındayken kişinin sevmediği hatta nefret ettiği, başarısız olduğu bir meslekte 2bin lira ile işe başlamasından(ve hayatı boyunca bu sevmediği işi yapmasından) daha kötü bi durum değildir.
bu zamana kadar hayatını yaşadıysan neden olmasın yoksa hayatını zehretmeye gerek yok.
30 yaşında fakülteyi bitirir ama hiç kalmadığı takdirde. pardon alttan ders olmadığı takdirde.
iyidir hoştur tıp dışındaki meslekleri okumaya karar vermekten çok daha mantıklıdır. Önemli olan bunu kazanabilmektir kolay iş değildir aşama Hele ki 20sinden sonra insan biraz daha kalın kafalı olur zannımca. Kısacası bi temeli yoksa boş bi hayaldir
okulun bitmesiyle yaş en az 30-31 olur. tus ve uzmanlığın bitmesi ve istenilen hayat düzeni oturtulunca yaş 40. sonra kafanıza parke taşı falan yemeler, yasal düzenlemeler... ''keşke köle gibi 2bin lira maaşla çalışsaydım en azından hayatımı küçük küçük yaşardım'' dersiniz. Çünkü istediğiniz hayatı kuramamışsınızdır. Gençliğiniz yok olmuştur.
güncel Önemli Başlıklar