2007 2008 şampiyonlar ligi şampiyonu fenerbahçe

bu yıl anderlecht ile başlayan seri sonunda umduğumuz, beklediğimiz olay. belki de finali beşiktaş ile oynarlar. ne dersiniz hoş olmaz mI?

edit: malesef beşiktaş erken sukoyverdi. ama umutsuzluğa kapılmayın. belki de süper kupa finalini fenerbahçe ve galatasaray oynar. ne dersiniz? hoş olmaz mı?

edit2: malesef galatasaray'da yarı yolda bıraktı bu hayalimizi. artık tek umudumuz fenerbahçe kaldı. haydi fener, tüm dualar ve yürekler seninle! güldür bu milletin yüzünü!

facebook grubu için lütfen: http://www.facebook.com/group.php?gid=5495664919
global facebook grubu içinse: http://www.facebook.com/group.php?gid=24150248920

aklıma aziz yıldırımın yıllar önce fenerbahce taraftarının yuregini umutla dolduran vaadini getiren önerme. "5 yıl icinde şampiyonlar ligi şampiyonu olacagız" *

Kayseri Erciyes'in uefa kupasını almasından düşük ihtimal.

rhcp istanbul konseri gibi bir sey.

(bkz: anam coştu lan bizimkiler)

edit: vurmayın lan ben de fenerliyim.

tatlı bir rüya, güzel bir hülyadır. lakin sabah yaklaşmaktadır.

(bkz: 8 nisan 2008 chelsea fenerbahce maci)

ancak cm de olmasi muhtemel olay.orda da kaydede kaydede gercekle$ir.

(bkz: yavaş sütü dökersin)

marsa kurulucak ilk türk kolonisi ile aynı tarihte gerçekleşmesi muhtemel olay, 2507-2508 in şampiyonlar ligi şampiyonu olmasını beklemek daha gerçekçi bir yaklaşım olucaktır.

(bkz: yine mi)
(bkz: her sene her sene)
(bkz: yalan olmak)

yine antifenerlilerin neşeyle entry girdikleri başlıktır.
futboldan uzak insanlar da türkiyeden bütün takımlar şampiyonlar ligini aldılar da bir tek fenerbahçe kaldı sanacak.
entrylerde insanları yanıltıcı açıklamalardan vazgeçelim lütfen.
galatasaray da uefa kupasına katıldığı için orada şampiyonluk hedeflemektedir. bunda alınacak gücenecek dalga geçecek bir şey yoktur.

galatasaray'ın şampiyonlar ligi kupasını aldıktan sonra (bkz: belki) gerçekleşebilecek durumdur.
(bkz: orada bir adam var adamın içi dap dar)

ironikleşmiş bir aziz yıldırım yalanı.

(bkz: hele otur bi soluklan yigidim)

(bkz: balığın kavağa çıkması)

ne kadar yüksekten uçarsan düştüğünde o kadar çok yaralanırsın vecizesini akıllarımıza getiren, hiç bir uyuzluk veya anti-fenerbahçelilik gözetmeksizin*, imkansız olduğunu söyleyenebilecek önerme gibin şey.

50 milyon (!) fenerbahçe taraftarının rem uykusunda yaşadıkları olaydır...

fenerbahçe taraftarlarının play station'da yaşayabilecekleri büyük mutluluk...

şöyle bir oturup dikkatlice baktığımızda zor ama imkansız olmayan bir durum. fenerbahçe'nin de her takım gibi artıları ve eksileri vardır ancak eksileri avrupa maçlarında fazlasıyla ortaya çıkmaktadır.
fenerbahçe'nin kadrosuna baktığımız zaman türkiye ligi için çok üst düzey bir kadro. normal şartlarda iyi form tutan ve iyi çalıştırılan, takım ruhuna sahip olan ve çağdaş futbol prensiplerine dayanarak oynatılan bir fenerbahçe türkiye liginde kurduğu kadro itibariyle her takımı silip süpürebilecek ve rahatlıkla iki kupa alabilecek kapasitededir.
ancak reddedilemeyen bir gerçek vardır ki fenerbahçe hiçbir zaman bu kapasitesini sonuna kadar kullanamamaktadır. bir sezon boyuna fenerbahçe ortalama 50-60 maç oynuyorsa, bütün bu maçların en fazla 5 tanesinde tam kapasitesini gösterebilmektedir. avrupa arenasına çıktığı anda fenerbahçe'nin türkiye liginde verdiği ve değerlendirilemeyen açıklar, bu açıkları bir tilki edasıyla bekleyen avrupa takımları tarafından çok iyi değerlendirilmekte ve fenerbahçe, iyi de performans gösterse, sahadan boynu bükük ayrılmaktadır.
şöyle bir geçmişe bakalım, fenerbahçe daum zamanında avrupa maçlarında sahaya iyi bir oyun koymadı hiçbir zaman. ancak geçen sene zico'nun gelişiyle değişen futbol mantalitesi fenerbahçe'nin her zaman olmasa bile, oyun genelinde göze hoş gelen bir futbol ortaya koyduğu, pres yaptığı, gol pozisyonuna girdiği ama çoğunlukla bu pozisyonları değerlendiremediği maçlar izlememizi sağladı. fenerbahçe'nin bu sezonki artısı istikrardır. zico'nun takımı daha iyi tanıyor olması bir avantaj, ancak zico'nun çok fazla sabit fikri var ve bu fikirlerden pek vazgeçecek gibi durmuyor. roberto carlos çok büyük bir transferdir belki ama oyun sıkıştığında carlos'tan çıkıp herkesi çalımlayarak gol atmasını bekleyemezsiniz, çünkü adam neticede bir savunma oyuncusu. ancak takım içindeki rolü, bir ateşleyiciye dönüşebilir ve bu da bir artıdır. fenerbahçe bu sene kaybettiği oyuncularda ruhunu kaybetti. her ne kadar kazmalıklarıyla kafamızı duvarlara vurmamıza sebep olsalar bile tuncay ve ümit bu takımın ruhunu bir arada tutan oyunculardı ve takım bu oyuncuların eksikliğini hissedecektir.
fenerbahçe avrupa maçlarında tüm kapasitesini ortaya koyarsa ve doğru taktik ve motivasyonla sahaya çıkarsa en olmayacak takımları bile yenmesi sürpriz olmayacak bir takımdır.
ha yönetim her sene aynı hedefi koyar. büyük hedef koymak kötü bir şey değildir ama bu hedefe göre transfer yapmak ve maddi bütçe ayırmak gerekir. fenerbahçe maddi olarak sıkıntı çekmiyor belki ama futbol takımının kesinlikle bir pivot santrafora ihtiyacı var. iyi bir takviyeyle fenerbahçe kupayı kazanamasa bile en azından bir, belki çok iyi oynarsa, iki tur geçip ülke puanına katkıda bulunabilir. yine de kupayı kazanmak bence şu an için çok büyük bir hayaldir. sebebi? kesinlikle tecrübe değil. fenerbahçe geçen sene tecrübesizliğinden elenmedi uefa kupasından. geçen sene salaklıktır fenerbahçe'nin elenmesinin sebebi ve içimden bir his nedense aynı salaklıkların daha şiddetli bir biçimde tekrarlanacağını söylüyor artık hayırlısı.
ve devam filmi için:
(bkz: 2008-2009 şampiyonlar ligi şampiyonu fenerbahçe)

(bkz: hayal mi görüyorsun yoksa rüya mı)

onu diyen bunu da dedi: (bkz: 2007 şampiyonlar ligi şampiyonu fenerbahçe)* *

dileriz ki gerçekleşsin, ülke olarak sevinelim, ülke puanı artsın, coşkuyla kutlayalım.

ama olmayacak duaya amin demeyin be kardeşim... insanları bir taraflarıyla güldürmeyin.

Umarım olur. Böyle bir şeyin gerçekleşmesi halinde Türk futbolu daha fazla rabet alacaktır.

fernerbahçe'nin şampiyonlar ligindeki olası rakipleri tek tek analiz edildiğinde gerçekleşme ihtimali %60 olan başarı.

(bkz: cm dir cm) *