bugün

20'li yaşlarında olup da "bencil" diye sıfatlandırılan çocuklardır.

bunların bir adı var mı bilemiyorum ama kesinlikle bu insanların arasında bir sınıf var ki; burada olmaya değer.

babaları 50 - 55 yaş aralığındadır, ne büyük savaşı görmüşlerdir, ne devrimi. devrim sonrası yaratılan "lale devri" kıvamındaki, 80'lerin amerikan mandacılığı gizliliğinde, çok güzel paralar kazanmışlardır. bir daha gelmeyecek kadar şanslı, bir o kadar da vurdumduymaz nesildir onlar. işlerini batırır, bir daha kurarlar. kendi ayakları üstünde değil, çok güvendikleri ve kendilerine tapan aileleri sayesinde yıkılmadan durmuş, ego ve keyif manyağı olmuş insanlardır. bir yandan da çok iyi kalpli ve duyarlıdırlar ama bunlar. dürüst insanlardır.

duyarlılıkları sebebiyle kendilerinden daha alt sınıfta, kastta gördükleri, güzel ama acılar çeken kızlara aşık olmuşlardır. hayata karşı hep aceleci bir tavırları olduğu için hemen evlenirler bu kadınlarla. kadınlar -yani başlıkta lafı geçenlerin anneleri- ise; yaşadıkları buhrandan onları kurtaran bu neşeli kahramana, bu vurdumduymaz ama romantik serseriye hemen aşık oluverirler, kabul ederler hemen evlenmeyi.

önce güzel yıllar geçer ve bir çocukları olur bu çiftin (genelde kız), sonra her "büyük ve çok eğlenilen aşk"ta olduğu gibi, dağılma süreçleri başlar, son bir umut babalar bir bebek daha isterler, aldatsalar da, üzseler de, hayatlarının anlamı aslında karılarıdır. onlarsız bir hiçtirler, bilirler ve kaybetmekten çok korkarlar.

yeni bebek -ki bu da başlıkta lafı geçen insan kümesi'nden genelde erkek olur-, güzel umutlarla beraber gelir, ama çok da etkili olamaz.

ayrılırlar, boşanmak şart değildir hep ama, ayrılırlar, kadın aşık değildir artık.
kadın başka bir gönüle konmak, başka adamlar bulmak için değil, aşık olmadığı, güvenmediği, bunaldığı, yorulduğu için ayrılır. içinde mutlaka sakladığı bir buruklukla.

haliyle kadının evi her zaman daha huzurlu olduğundan çocuklar annede kalır. kız zaten almış, gitmiş, yürümüş, büyümüştür.

oğlan anneye kalır.

anne bu sefer kararlıdır. öyle bir evlat yetiştirecektir ki; o onun hayalindeki erkek olacaktır. acıların son bulması için değil, kırılan gururunu tamir ettirecek büyük evlat çocuğu çıkacaktır onun ellerinden.

ve işte bütün problem burada başlar. anne modern çağa ayak uydururken, çocuğuna kendi ayakları üstünde durmayı, güçlü olmayı, güvenilir olmayı, adam olmayı aşılamaya çalışır hep.

onun gururunu kimse kıramayacaktır! o çocuk annenin erkeğidir artık.

işte bu yüzden çocuk:

-gururunu çok fazla kafaya takar dert eder,
-babadan gelmiş olan duygusallığını anne asla engelleyemez, mutlaka aşık olur,
-fazla mantıklı düşünür ama, tutkularını yermez, onları küçümsemez,
-aileci olur,
-düzgün bir aile yaşantısını hakeden bir ailesi olmasına rağmen, ailesi mutlu veya huzurlu olamadığı için kendisine haksızlık edilmiş gibi hisseder ve gelecekte çok iyi bir aile kurmaya kendi kendine and içer,
-ablasına tapar, küçükken ona özenir, onu hep korumak ister,
-sanatla ilgilenir, aklın sınırlarını zorlar,
-vicdani duyuları ağır basar, ama kendini geri çekmesini bilir,
-aşık olduğu kıza, ailesine, yakın dostlarına değer verir.

ne garip hep bencil kaldığı söylenir, o da kabullenir zaten.
insanın kendisi için yaşadığının ama başkaları olmadan yaşayamayacağının farkında olarak, başkalarından bağımsız bir yaşamı arzular ömrü boyunca.

yine de bencildir, olsundur.

gelecekte çok ama çok şey bekliyorum ben bu çocuklardan. "farkında olmak durumu"yla alakalarlar zira...

14 ay sonra gelen edit: bir de unutmadan; "ağzımıza sıçayım".
bir de bunların hali vakti yerinde, okumuş, kendinden fedakarlık edip başkaları için verdiği mücadelede uğruna başını koyduğu kişiler tarafından ele verilenleri*** vardır ki her bencil böyle olsaydı dedirtir.

--spoiler--
sian cemgil'in babası, nurhak'ın ardından:

-sizin için savaşıyordu lan o! hiçbir şeye ihtiyacı yoktu ki! bir şey istese almaz mıydım ulan ben ona? sizin için çıktı dağlara, aç kaldı, siz sattınız onu! sizin için öldü o!
--spoiler--
sürdürmekte olduğu bir hikayesi vardır.

hayattan kendileri kadar keyif alamadığını ve alamayacağını iddia edenler olmuştur.

ama o reddetmenin de tadına bakmıştır. eylemsizliğin eylemini bilir, sessizliğin gürültüsünü duyar. görmek için bakmış, ulaşmak için koşmuştur.

bazen saf olduğunu düşünenler olmuştur; oysa o artniyetin kokusunu yüz metreden alır.
vücudunda oluşan bir morluğun, kendisine atılan çirkin bir iftiranın zamanla kaybolacağını bilir. hataları adını hatırladığı gibi hatırlar.

ardına dönüp baktığında gözlerinde kinden eser bulamazsınız onun.

önemlidir. önemli de kılar kendini. elzem olmayan mumun bir gün elbet söneceğini bilir. bir dost gibi düşmandır. ego şokuna girmez.

sabrettiğinin sonu bazen beyaz bir çarşaf olur sadece, bazen bir parça ekmek.
ve şükreder o çocuk ve bilir şükrettiğinin ne olduğunu, kime şükredeceğini.

"neden?" der zaman zaman, bir parça yıldız koparır sinirli olduğu gecelerde gökyüzünden, kıyamaz kendisine. yaşaması ve sürdürmesi gereken bir hayatı vardır ve bilir bunu o çocuk.

merhamet duymaz. merhametin hatasını öğrenmeye gerek de duymaz. eğer istiyorsa affeder, ama unutmaz.

pişmanlık duyar, pişmanlığını sever ve onu yer, ağır ağır, sindire sindire yer onu.

tükürdüğünü yalar bazen. hayatın tükürdüğünü yalamalarla geçeceğini de bilir, kardeşlerinden nefret ettiği zamanları da gördüğünden.

zamanın kollarını sever.

15 yaşında, eve, elinde bir poşette bir kısa marlboro, iki ekmekle dönerken, "sahibiysen tuzak bunlar" demiştir bu çocuk.

gitmek isterse gider.

tutamazsın.
bu çoculardan çok yoktur etrafta ama siz heryerde görürsünüz onları. * ararlar ilişkilerinde. ama kendileri küsmeyi çok severler.
geleceği sürekli düşünürler ama gelecek bahsi sıkar onları.
hep söz verirler ama istisnasız hepsi yalancıdır, az veya çok, hepsi yalan söyler.
kimseye güvenmezler ama güvenirmiş gibi yapmakta üstlerine yoktur.
zekaları 110'nun üstünde olduğundan hepsi üniversite öğrencisidir, hiçbiri matematik öğretmenliği, kimya mühendisiliği gibi sayısal bölümlerde okumamaktadır.
üretmeyi severler ama hepsi iktidarsızdır.
hep çok iyi adam dersiniz onlar için, onların umrunda değildir.
güncel Önemli Başlıklar