bugün

nihal atsız'ın en değerli saptamasıdır.

şöyle ki; dünya tarihine baktığınızda mesela bir fransa, sadece ihtilalden sonra en az 40 defa değişmiş bir krallık bir cumhuriyet olmuştur. buna rağmen tek bir fransa ve farklı dönemler halinde anılırlar. neden? çünkü halk aynıdır, dil aynıdır. oysa ki türk tarihine kimse böyle bakmaz. aynı topraklar, aynı halk ve aynı dil olmasına rağmen devletlerin ayrı olduğu düşünülür. böyle değildir.

tüm türk devletleri kendilerinden öncesine bağlılıklarını ve saygılarını belirtmişlerdir. osmanlı sultanlarının mehteran geçerken ayağa kalkmalarının nedeni selçuklu sultanı keykubat'a olan saygılarındandır. yine osmanlılar hazırladığı takvimlerde selçuklu, gazneli hatta cengizleri bile kendi atası saymıştır.

şu durumda bazı milliyetçi yavrukurtlar '16 devlet kurduk hoba hey' diyor olabilir. bi defa 16 sayısı yetersizdir bu mantığı geçerli sayarsak. yine bu mantığı geçerli sayalım, 16 devlet kurmuş olmak 15 tanesini yıkmış olmak demektir.

oğuz han miladlı olmak üzere tek bir türk devleti vardır. buna büyük türk imparatorluğu denebilir. son dönemi ise türkiye cumhuriyetidir. hanedanlar, yönetim şekilleri, dinler değişmiştir ama halk aynıdır.
oğuz han tarafından kurulan türk devleti'nin türkiye cumhuriyeti ile aynı topraklarda kurulduğunu sanan güruhun gerzek tespitidir. toprak, bayrak, halk aynıymış da yönetim şekli değişmişmiş... hani altay dağları, hani baykal gölü be güzelim? nerede bunlar o zaman?
Her şeyimiz gibi tarihimiz de henüz kesin şeklini almış değildir. Türk tarihi nerden başlayıp hangi gidişi takip eder, kimler Türktür? Bunlar henüz belli değildir. Daha önce de belirttiğimiz gibi bazı büyük şahsiyetlerin Türk olup olmadığı üzerinde bile tarihçilerimiz arasında birlik yoktur. Durum bu merkezde iken, şimdiye kadar 16 büyük Türk devletinin kurulduğu ve Türkiyenin bunların vârisi olduğu hakkındaki iddia, şüphesiz, çok su götürür bir iddiadır.

16 büyük devlet... Tabii, Karamanoğulları ve daha küçükleri gibi ötekilerini de sayınca bu rakam kabaracak, en aşağı 50 devlet olacaktır. 50 devlet kurmayı bir başarı saymak, ilk bakışta mümkün gürünebilir. Fakat madalyonun ters tarafına dönünce iş tamamiyle değişir. Adama sorarlar: Elli devlet kurdun da neden hiçbirini yaşatamadın? Neden kala kala orta çapta bir Türkiye Cumhuriyetine kaldın?". Zoraki tarih bilginleri tabii bu sorunun cevabını veremeyeceklerdir. Çünkü tarihî gerçek hiç de öyle değildir. 16 veya 50 devlet kurulmuş değildir.
osmanlı imparatorluğu'nun, istanbul'un fethinden itibaren bizans imparatorluğu'nun da mirasçısı olduğunu düşünürsek daha da karışık hale gelen durum.
adnan menderes zamanında macar tarihçiler tarafından yazılan türk tarihinin talihsizliğidir.

büyük türk devleti doğu ve batı olarak incelenmeli; batı dönemi ve doğu dönemi olarak adledilmelidir.

türkiye cumhuriyeti; batı büyük türk devletinin son dönemidir. osmanlı, bir önceki dönemidir. gibi.

türklerin ana yurdunda türk varlığı sona ermemiş; halen daha kırgızistan, kazakistan vb. gibi devletlerle varlığını sürdürmektedir, yani doğu büyük türk devleti de bu günlere ulaşabilmiştir.

tümünün; batı ve doğu büyük türk devletlerinin oluşturduğu coğrafyaya ise turan diyoruz.

atalarımızın tarihte kurdukları yapılanlamaları "16 devlet" değil, "16 dönem" şeklinde incelenmesi gerekmektedir.

tabii ki bunun için eğitim bakanının gerçekten işe yarar birisi olması; türk tarih kurumunu adnan menderesin inşaa ettiği ekurgal ekolü boyunduruğundan kurtarması ve çocuklarımıza gerçek haliyle öğretilmesini sağlaması lazım gerekir. zordur.
Şuur açıcı bir tespit.