bugün

Hala babasının evinde anasının dizinde büyüyen yazar beyanatıdır. Arkadaşım geçtim büyük şehri Allah'ın unuttuğu bir yerdeki ilçede bile 1000 tl senin barınmana,ısınmana,yemene-içmene yetmez. Hele evliysen ve çocukların varsa işin daha da zor. Oturduğun yerden matematik yaparak "bak işte yaşanıyor cebine de bu kalıyor" diyorsan zaten hiç başlama konuşmaya. Geçtim refah seviyesini açlık seviyesine bile adamakıllı yetmiyor o para vicdansız!
(bkz: utanarak sitem etmek)
Yetmiyordur kardeşim. T*şak gecmek olmaz...
taşak geçmeyin lan milletle.
1. nesil moderatördür. hoşgelmiştir.

o zamanlar 1000 lira temiz paraydı.
vay arkadaş 2002 den önce taş mı yiyordu bu millet 2002 den önce 5 kişilik bir ailede 1 tek baba çalışırdı.hem evini geçindirir hemde çoluğunu çocuğunuda okuturdu.şimdi 5 kişilik bir ailede eğer çocuklarda yetişkin olupda okulda değiller ise 5 'ide çalışmasına rağmen geçinilemiyor gayri menkul sahibi olabilmek için bankalardan astronomik rakamlarda kredi alıp bide üstüne üstlük faiz külfetinin altına giriyorlar.1000 tl asgari ücret alan birinin 500 tl kira ile nasıl geçinsin bunlara göre osuruktan teyyare selam söyle o yare amk. zaten bu zihniyete göre islamiyetide 2002'den sonra kabul etti türkiye.
türkiye'de ötenazi yasal değil diye sitem ediyordur.

1000 tl ne amk, yaşama daha iyi. salaklar sizi.
nankörlük.
Açlık sınırı 2.400 diye biliyorum ben bilader adamlar haklı tabi.
kiradan, pazar fiyatlarından, doğal gaz fiyatlarından, elektrik-su-internet fiyatlarıdan habersiz aptal oğlu aptalların eleştirdiği sitem.

üstüne alınan alınsın. özür falan da beklemeyin.
hayırlı sitemler arkadaşlar...

güneşin bir başka açtığı, baharın bir başka gülümsediği, çiçeklerin hep birlikte şarkılar söyleyerek çocuklara eşlik ettiği şu mübarek topraklarda; eşine benzerine dünya üzerinde az rastlanacak ve tarihte belki de hiçbir toplumda görülmemiş bir nankörlükle milleti goygoylayarak sağda solda çatlak sesler şeklinde kulağımıza gelen, mesnetsiz ve ucu sağlam temellere dayanmayan, zayıf ve de saçma iddialarla, dedikodularla, hainliklerle dolu sitemdir.

şöyle bir bakın geçmişe, gözlerinizi kapatın ve dinleyin o çığlıkları, kulağınızda çınlasın; içinize çekin fakirliğin kan kokan kokusunu...

şu ülke nelerini gördü, nelerini yaşadı; hep birlikte yağ kuyruğunda, ilaç kuyruğunda birbirimizin kıçını ellemedik mi? kavgalar, kaoslar, toplumsal infialler yaşamadık mı? darbeler, harabeler ve siyasi parti adı altında kerhanelere şahit olmadık mı? birlikte çekmedik mi bu çileyi, şu azimkâr, şu cefakâr millet bir asırdır ağlamıyor mu?

kim güldürdü yüzünüzü? parayı 2002'den sonra gördünüz, fırından ekmek alırken acaba yarım mı alsam çeyrek mi alsam hesabı yaptığınız günleri ne çabuk unuttunuz? marketler çoğaldı nerede ne kaliteli ve ucuzsa şak diye buluyorsunuz. terör kalmadı şak diye bitti, ekonomik refah çat diye yükseldi, muasır medeniyetler seviyesine pat diye yükseldik. imf bizden harçlık istiyor artık. kadınlarımız adet günlerinde bile neşeli ben hiç öyle ruh hastası görmüyorum sağda solda. şu an bir işe girseniz en az 1000 rtl + sigorta + yol + yemek + agi hangi parti zamanında nasip oldu size? çoluğunuza çocuğunuza baktı bu devlet, ev verdi, yakacak verdi, kömür verdi, erzak dağıttı, muhtelif zaman ve mekanlarda sizlere sevgi bahşetti...

neye bu sitem, neye ey ademoğlu,
heyhat gönül! yok ki nankörlüğün sonu;
olmasaydı cumhurbaşkanı başımızda,
g.tünüzde bulamazdınız paçavra donu...

etu-ül nurani (1972 berlin hatıraları)