bugün

elinden özlemek dışında hiçbişeyin gelmemesi.özledikçe özlemek.kafayı yemek.
ruhunda barındırdığın izlerin reel e dönüşmesini istemek.
özlemenin dibine vurmak durumudur. her çekilen nefeste kokusunu duymak her bakılan yerde onu görmek her sesi onun sesi sanmak her telefonu belki odur diye açmaktır.
uyandıgımda sırılsıklam bır özlemle doluydum. kalktım. ayaklarım yere deger degmez aklımda adın belırdı. üstünden epey zaman geçmişti oysa. kendimi kandırmalarımın ardından bu da neyın nesiydi şimdi. unutmadığımı hala özlediğimi anlamak için kendime mi kalmalıydım. derin bir nefes çektim. deli gibi bakmak istedim gözlerine. resmini aradım. yırtmısmıydım dedım hayır yıtmamıstım kıyamam kı yırtmısmıydım. yırttım yırtmadım...

buldum... bir yabancıya özlem daha başka oluyor demek ki. diyor ya nesine yandım diye. anlamaya çalışıyorum. üstelik ağlıyorum. bir yabancıya bakar gibi bakıyorum resmine ve annemden uzaktayken resmine dokunmayı nasıl anladımsa anlıyorum yüzünde parmak izlerimi bırakıyorum.

peki şimdi ne olacak diyorum. tam da bitti derken. içimde filizleniyor yeni bir bahar. adını hatırlamaya calışıyorum bu ne simdi neyin nesi. fısıldıyor birden boslugum sol yanımdan özlemek oglu özlemek diyor. anlıyorum, hatmediyorum...
çok özledim. stop.
(bkz: romantik serseri)