bugün

çanakkale de, bir ilkokulda, okula ait bilgisayarı oyun oynamak için evine götüren 10 yaşındaki çocuğun, okul müdürü tarafından, hırsız olarak tüm arkadaşlarının önünde ifşa edilme olayı.

çocuğun psikolojisini düşünmek istemiyorum.

şerefsiz!

sen kim, eğitmek kim! sen önce kendini eğit!

bir de bunlara çocuk emanet ediliyor.

vah türkiye m!!!
böyleleri çocukların psikolojisini bozarken,
atanamayanların kendi psikolojisi bozuluyor.
nerden baksan insan psikolojisine düşman bir ülke.
müdürün yaptığı ne kadar saçma bi olayken çocuğa laptop hediye edilmesi de aynı saçmalıktadır.
Dun gazetede okudum cok uzucu ya cocugun psikolojisini dusunsenize. Bu cahil sozde egitimcileri atayanlar utansin.
trump zamanında eğitimcisidir.
insanların bir büyükbaş hayvan gibi önüne ne konulursa onu yediğini gösteren olay.

Okulun laptopu oyun oynamak için eve(!) götürülüyor! Ki zaten okulun laptopu çocuklar evde oyun oynasın diye var! Ulan sen nasıl ana babasın çocuğun eve laptop getirmiş hesap sormuyorsun!

Kabahat müdürde mi müdürde amk. Çağır çocuk şubeyi! Alsın götürsünler beyaz dobloynan! Sana mı kaldı dextercılık oynamak?
iyide okul malı yani (devlet malıni) o çocuk nasıl evine götürüyor...

koskoca laptop yani fare değil ki çantasına atsın

yani çocuk bildiğin hırsız.

ayrıca bu nasıl ana baba çocuk laptop çalıyor neredeyse çocuğa madalya takacaklar..

kardeşim zikerim çocuk psikolojisini de gelisiminide.
hırsız işte çocuk.

Bugün laptop çalan yarın gider senin benim evime girer.

ağaç yasken eğilir simdiden o salak çocuğun cezasını vermek lazim.

ama ne birde hirsiza laptop hediye etmişler.
bunun cezasını verecek kişi, öğretmen değildir. çocuk kleptoman da olsa, bu ailesine psikolog nezaretinde belirtilmelidir.

komik olan şu önemli bir durum olmasına rağmen, hala işin taşağında ve eksilemesi derdinde olanlar var.

işte bundan dolayı;

1 adım gidemiyoruz...

kimse empati yapmıyor ve çocuklarının vs başına gelebilir diye düşünmüyor.

2 ileri 1 geri...

vesselam...
bir ceza verilmesi gerekiyorsa bile bunu sessiz sedasız, çocuğun ailesini çağırarak yapması gerekirdi. bir çocuğu arkadaşlarının içinde rencide etmek onda kapanmaz yaralar açar. ayrıca çocuklar birbirlerine karşı çok acımasızlardır ( akran şiddeti). bu olaydan sonra arkadaşları onu "hırsız" diye anacak, bu çocuğa okul zehir olacaktır.

eğitimci olmak sadece "öğretmekten" ibaret bir şey değil. insani vasıfları, insan psikolojisinden anlamayı da gerektiriyor. bizim öğretmenlerimizin bu konuda büyük açıkları var. bu olayda buna en güzel örneklerden biri.
çocuğun hatası olabilir ama onu öğrencilerin önünde hırsız diye ilan etmekte müdürün hatasıdır.Altı üstü bir bilgisayar aile ile okul yönetimi arasında görüşülerek çözümlenecek bir olay.Neticede öğrenciyi öğrencilere şikayet etmek şeklinde gelişen bu olay okul müdürünün acizliğini göstermiştir.
utancından emekliliğini istemiş, intihar etmeye çalışmış ama becerememiş.

--spoiler--
15 gün izin alıp, emekliliğini isteyen okul müdürü t.ö., çanakkale merkezindeki evinde ilaç içerek intihar girişiminde bulundu. evdeki yakınları, 112 acil servisi arayıp yardım istedi. ambulansla çanakkale devlet hastanesi acil servisi’ne kaldırılan t.ö.’ye ilk müdahale yapılarak, midesi yıkandı. doktorlar, t.ö.’nün bilincinin açık ve sağlık durumunun da iyi olduğunu belirtti.

--spoiler--

haber linki
Doğru davranıştır. Şimdi burda müdürü suçlayan geri zekalılar günümüzde sıkça yaşanan "savcının hırsızı salması" , "hırsızların bir türlü ceza almaması" durumlarına zemin hazırladıklarının farkındalar mı acaba? Yada ülkede ki hırsızlık suçlarının esas sorumlularının da kendileri olduklarının. Hümanist görünücem diye anırıyorsunuz şimdi ama sizinde adalete ihtiyacınız olduğunda aklınıza gelir umarım bu hırsız aşkınız.
Bence öğretmenlikten alınmalıdır. ilkokulda defolu bir öğretmenin etkisini yıllarca yaşamış biri olarak diyorum bunu.
Allah seni ıslah etsin. En kalantor küfürleri hakeden ve insanlıktan nasibini almamış mahlukattır ama öğretmen değildir. Net. Ulan denyo, diğer hırsızların kıçını yalarken sen nesin hiç bunu düşündün mü? O ailenin bu herifi mahkemeye vermesini diliyorum. Mağdur düzen batsın verin mahkemeye. Oradan bir sonuç çıkmazsa ahime kadar gidin, o çocuğun ruh sağlığını ve itibarını koruyun, kollayın.
Yavsaktır.net.
burada yanlış olan öğrenciyi diğer öğrencilerin gözü önünde teşhir etmektir.

onun dışında okulun malı olan dizüstü bilgisayarı sen hiçbir şekilde evine götüremezsin.
oyun için vesaire diyerek normalleştirilecek bir yanı yok.

yapılması gereken rehberlik servisinin gizli bir şekilde olay ile ilgilenmesi ve çocuk ile ailesiyle görüşmesiydi.

ha okul yönetiminin olaya sert tepki göstermesi de dediğim gibi yanlış. ancak arkadaşlar burada bir dizüstü bilgisayar kaç kuruş ki mantığı ile yaklaşıyorlar.

o dizüstü bilgisayar okulun demirbaşıdır. ve herhangi bir rapor vesaire tutulmadan kafana göre gidip istersen daha iyi donanımlara sahip, daha pahalı bir dizüstü bilgisayarı alıp eskisinin yerine koyamazsın. yönetmelikte prosedürü vardır hepsinin.
Biz zamanında kırık tebeşir parçalarını bile oyun oynamak için çantamıza koyup eve götüremiyorduk zaman çok değişmiş çok.

Oyun oynamak için bilgisayarı eve götürmüş falan diye hırsızlığı şirin gösterme çabanızı zikeyim.

Müdürün hatası çocuğu okulun önünde rencide etmesidir.
y.türkiye'ye layık biridir.