bugün

insanı gerer.
başka da bir tanımı yok bunun. çocuk işte, çalamıyor daha. flüt çalmasını öğreninceye kadar etraftakilerin geçirdiği sürece de siniralizasyon denir. 3 evresi vardır.

1. çocuktur, çalacak ki öğrenecek evresi.
sakin başlasa da her geçen yarım saatte sinir etkisi belirmeye başlar.

2. daha ne kadar sürecek bu işkence evresi.
bir türlü flüt çalmaya beceremeyen çocuk dışarda yakalanmaya çalışılır ki ne durumda olduğu sorarak öğrenilecektir. bu esnada evinde hala flüt çalamayan çocuğun ailesine küfredilir, çocuğa bir flüt hocası bulmadıkları için. sinir katsayısı artmıştır. hatta küpü şeklini almaya başlar.

3. duvarları yumruklama evresi.
sinirlerin harap olması ile ne yaptığınızı bilemez, duvarları yumruklarsınız. bir süre o flüt sesi durur. ama sornasında daha yüksek bir tonla devam eder. işte o zaman katil olmamak için hiçbir sebebiniz kalmamıştır demektir çünkü siniralizasyonun 3. evresini de tamamlamışsınızdır.
bence bu tür cinayetlere ağır tahrik indirimi uygulanmalı. evet mantıklı.
çalamadığını kabul etmeyip gelip bir de size dinletmeye çalışır.
daha kötüsü için (bkz: keman çalamayan çocuk)
gırtlaklanmıştır...
bitmek bilmeyen haftalar ütülenen kafalar ve daha azlası.
sınav dönemi elime geçmesin katil olabilirim bunun yüzünden! flüt çalabiliyor olması da farketmez eğer zamanı uygun değilse yine cinnet geçirme sebebi olabilir.
ama bunu farkında olamayıp kulak .ikmesi.
(bkz: beyin s*kertilmek)