bugün

insanı tedirgin eden reklamlar

hedef kitlesini rahatsızlık dehlizlerinde seyahatlere çıkaran, mortgage ile ev sahibi olmayı, sigorta firması aracılığıyla emekli olmayı falan hayat memat meselesi halindeymiş gibi gösteren reklamlardır. son zamanlarda 2 tanesi birden pörtleyen bu inanılmaz gıcık reklamlardan bir tanesinde sandalye kapmaca oyunu oynayan, son derece tipik, sıradan, sıkıcı, kendisi için biçilen kalıpların dışında düşünmeyi bile düşünemeyecek kadar tekdüze mainstream stereotipi çiftlerden bir tanesi sandalyeye oturuyor ve bu oyunu organize eden güvenilmez, çakal tipli adam son derece laubali ve yavşak bir tavırla, başka bir çiftin mortgage ile o sandalyeyi garantilediğini söyleyerek o iğrenç çifti yerinden kaldırıp yerine başka bir iğrenç çifti oturtuyor ve diğer çift de göt olup uzaklaşıyor falan... diğer reklamda ise emekliliğinde sahilde güneşlenmeyi hayal edecek kadar sığ çiftimiz bu hayalini gerçekleştirmek için bir çabada bulunmadığını söylüyor. sonra ilerden başka bir çift geliyor ve adamların hayalinin bile içine sıçarak onlara doğru yöneliyor. bu sırada yine işgüzar, kurnaz, sansar tipli, takım elbiseli karakter, hayali kuranları o hayallerinden ediyor ve siktiri çekiyor.

bu reklamlar o şirketlere rağbeti artırıyorsa toplumun psikolojisinin tehlikeli düzeyde zayıf olduğu söylenebilir. gerçi bunu görmek için o reklamlara bakmaya bile gerek yok. onun dışında birçok olayda bu zayıflık belli olsa da bu türden reklamların ima ettiği kadar berbat bir durum olduğunu da düşünmüyorum. o kadar kötü bir durumda olsak bile bunun çözümünün garanti bankasının mortgage'larında veya avivasa'nın emeklilik planında olmadığı kesin. bu adamların ve turkcell yöneticilerinin gidip iş bankasının çalıştığı reklam ajansını ziyaret etmesi gerek diye düşünüyorum ayrıca...
güncel Önemli Başlıklar