bugün

telefon faturası

babamın bugün nedensiz şekilde sinirlenip evi birbirine katmasına neden olmuş şey.

"evde herkesin en az 1 telefonu varken bu meret nasıl 20 lira gelir lan!" * diye bağırıyordu benim odanın kapısını açarken.
elindeki faturaya bakıp "e bunun sabit ücreti 10 lira zaten yarıdan fazla da vergi alınış. bir de iki kez köyü aradıysanız 20'den aşağı gelmez bu" *deyince iyice köpürdü.

"başlarım sabit ücretinden mecbur muyuz biz bunu ödemeye lan kapattıracam" şeklinde bir kontra savurdu bu sefer de bizimki.
"e internete giremeyiz, ayrıca internete 24 ay taahhütte bulunduk! bu aralar bir halt yiyemeyiz" şeklinde ateşi körükleme işini sonlandırdım.

o odadan çıkarken duyduğum en son ve en masum cümle "bunların ebelerini alıp samanlıkta ..." şeklindeydi.

ben bu kadar masum düşünmemiştim aslında . ebeleri ile kalmamalı!

internet için telefona mecburum, telefona mecbur olduğum için her ay en azından 17 lira ödemek zorundayım. ve bu altın yumurtlayan tavuk zarar ediyor diye satıldı. millet de bunu yedi.

ben o zarar ediyordu diyenleri cinsiyet değiştirme ameliyatına mecbur bırakarak zarar ettirmek istiyorum!