pınar altuğ vs yeşim salkım

aynı pazar gazetesinde detaylı olarak incelenmiş yazıdan çıkarımlar:

bunlardan bir tanesi, "zengin adamla nasıl evlenilir" konulu açıklamalarını yaparken (ki kendisi aynı zamanda "gezilcek kız var, ama ben evlenilcek kadınım" da demiş):
en başta özgüven ve dürüstlük... diye başlayor zevzekliğe, sonra "değişik kadınları oynamak erkeği cezbeder... önce bütün kusurlarınla, en pis halinle de görecek seni, en güzel halini ara sıra göster" taktikleri veriyor. küçük şeylerle (artık araba mı olur, iyi bağlantılar mı) yetinen küçüklerini aşağılayarak, fiyatını koyuyor: evlilik. onun da var yani bir fiyatı.

diğerine gelince, o fazla bir şey söylemiyor. "şunlayım, o arkadaşım, bunu seviyorum, ötekinden ayrıldım." dışında. beraber olduğu erkeklerin durumuna bakılacak olursa, erkeğinin(!) kendisinden yaşlı ve güçlü olması gerektiğini düşünmüyor. daha çok yeniyetme bir genç kız gibi "çıkma"lar yapıyor. Beraber olduğu erkekten beklediği, en korkunç(!) ihtimalle seks ve belki biraz da duygusal alışveriş.

altı-yedi evlilik yapan, iyi bir evlilik yapmak için pusuya yatıp, sonra hanım kız pozlarında sağa sola tafra yapan, paralı erkekle evlenme "taktik"lerini gazetelerde gerine gerine anlatan ablalarından daha ilginç bir yaklaşım gösteriyor. Ve geçmişinde en az onun kadar beraberliği olmuş ancak şimdi bir erkeğe kapağı atmış kadınlar da dahil herkesi pek sinirlendiriyor.

Böyle bir "mal"ın, pazara bedava sürülmesi ilerde piyasayı düşürür diye korkuyor olabilirler mi diye düşünmeden edemiyorum.

Peşin not: "rospu n'olucak." "hiç insan bir kişiden fazla insanla ilişki kurar mı?", "aşk sen ruhumuzun en yüce bir duygususun", "kadın dediğin en kötüsü bile olsa sadece bir erkeğin kölesi olmalı" konulu polemikler pınar altuğ konulu diğer başlıklarda incelendiğinden bu entrye konu edilmemiştir.