bugün
- patiswiss16
- belediyeler el değiştirince bütün foyalar döküldü21
- bülent uygun13
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi19
- ismail kartal8
- 22 nisan 2024 sivasspor fenerbahçe maçı31
- akp seçmeni8
- sivasspor'a verilen penaltı25
- trollerin karışması8
- fenerbahçe13
- anın görüntüsü20
- sinemaların batma aşamasına gelmesi20
- sözlük yazarlarının pankekleri13
- yoga eğitmeni uzun boylu motorcu şamatacı erkek9
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı8
- profesyonel fotoğraf makinası tavsiyeleri10
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi13
- inmesi binmesinden daha zor olan şeyler14
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı13
- stanleywhite10
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı9
- junkman8
- siklememenin getirdiği huzur9
- icardi190511
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması8
- yazarların en rum özelliği11
- galatasaray9
- bakire misin diye soran erkek12
- xdearm8
- johnny bellington17
- icardi1905'in adam gibi adam olması15
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar9
- icardi1905 silik olsun kampanyası16
- binali yıldırım'ın servet15
- mersinden kıbrısa yüzmek12
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı9
- sözlükte fake alacak kadar ezik olmak8
- güzel kızların size abi demeye başlaması11
- arda güler9
- türk kızlarının zenci sevdası13
- susmayan durmayan israile gemi ticareti8
- bir insan sizi ne kadar kırabilir13
- şu anda çalan şarkı11
- sevgili kendim12
- afrika ülkeleri ve türkiyedeki enflasyon oranları29
- abberline tarzı saçma sapan başlıklar açmak8
- icardinin bir haftada 600 üzeri entry girmesi8
- ekşi sözlük11
- türk kızlarının beğendiği erkek tipi16
- bir kadına yaklaşıp adres sormak9
evlenmiş bugün. tesadüfen gördüm sosyal medyada ortak arkadaş vasıtasıyla önüme düştü.
fotoğrafa bir 15 dakika bakakaldım. inanamadım. yok yahu dedim. ayrılalı 8 ay olmuştu. benimleyken hiç mutlu değildi. ben onu çok seviyordum. o kadar mutsuzdu ki benimleyken. hiç mutlu edemiyordum onu. bir gün ayrılalım dedi bir tartışmamızda. onu mutlu edememek beni çok üzüyordu. çok seviyordum ama tamam dedim. aldım çantamı gittim. o daha mutlu olsun diye. ısrar edebilirdim. ama onu daha fazla üzmek istemedim.
hiç unutamadım onu. ama barışmak için de hiçbir girişimim olmadı. haftada bir gün kesin efkarlanıyordum onun için. rüyalarıma da sık sık giriyordu zaten. hadi artık hakan unut şunu diyordum.
bu kadar canımın yanacağını bilmiyordum o fotoğrafı görünce. o gece hiç uyumadım. en az 40 saat uyumadım. 40 saat hiçbir şey yemedim. nasıl olur diyordum. o kadar kötü oldum ki. babam öldüğünde bile bu kadar kötü olmamıştım. Allahım diyordum ölmek istiyorum. şimdi değilse ne zaman. bu acı nasıl bir acıymış böyle . o gece ve ondan sonraki gün gerçekten ölmek istedim. çok istedim hem de. beyin kanaması geçiririm felç kalırım diye de bir yandan korkuyorum. o kadar üzüldüm ki. her yerim acıyor ağrıyor. görenler oğlum sana ne oldu böyle diyor. söyleyemiyorum. ben böyle bir şey yaptım şimdi sonucu bu oldu diyemiyorum. diyemiyorum işte.
ben onun hiçbir fotoğrafını mesajını silmemiştim. ayrılırken sil demişti tamam demiştim. ama kıyıp silemedim.
şuan 43. saatten yazıyorum. biraz uyumayı başardım evet. az önce yemek de yiyebildim biraz. tekrar uyuduğum ve yemek yiyebildiğim için sevindim çünkü sanki bir daha hiç uyuyamayacakmış ve yemek yiyemeyecekmiş gibi hissediyordum. biraz olsun hayata döndüm gibi.
o fotoğrafa saatlerce baktım. gelinlikle çok güzeldi ve çok mutluydu. onun bunu atlatıp evlenebilmesine hem şaşırdım biraz da sevindim. onu hala seviyorum. benim durumuma düşmesini asla istemem. en azından benim gibi 8 ay boyunca beni düşünmediğini, beni kolaylıkla unutup birisiyle evlenecek kadar ilişki ilerletebildiğine sevindim.
ben bir daha birini sevebilir miyim bilmiyorum. 29 yaşına gelmiştim ve ilk ciddi ilişkimdi. bir daha da birisi olmadı zaten. şuan 30 yaşına gelmek üzereyim.
43. saatten yazıyorum prenses. umarım bu acı azalıyordur. zira böyle yaşamam imkansız.
sen mutlu ol diye çıktığım yolda sanırım ben başardım. seni mutlu ettim. en azından başkasıyla mutlusun. mutluluğun hiç bozulmasın. beni hiç hatırlama bile inşallah. zira bu acı çok büyükmüş. ben hiç böyle birşey yaşamamıştım.
az önce fotoğraflarını sildim. seni instagramdan da engelledim. zira arada bir kontrol ediyordum. artık bunun manasız olduğunu düşünüyorum. zira tek yaptığı benim acımı katlamak.
eski bir kız arkadaşım vardı. 2 sene önce beraberdik. bana aşıktı. onunla bir süre geçirdikten sonra inanç yapımız uyuşmadığı için ondan ayrılmıştım. ama bunu ona ayıp olur diye söylemedim. zira sen Allaha inanmıyorsun bizim evlenmemiz imkansız diyemedim ona. sadece ondan sıkıldığımı ve bitirmek istediğimi söyledim ve bitirdim. sonra o kıza yanlışlıkla 1.5 sene sonra mesaj attım. biraz sohbet ettik. dedi ki bana hakan keşke seninle hiç tanışmasaydım. zira senin boşluğunu hiçbir zaman dolduramadım ve her tanıştığım kişiyi seninle karşılaştırıyorum ve asla yerin dolmuyor demişti. çok üzülmüştüm.
sanırım prenses ben bu ateist dediğim eski sevgilimin ahını aldım ve tanrı bana bugün bunu yaşatıyor. senin yerin dolar mı bilmiyorum. bu acı geçer mi bilmiyorum.
evet bugün 43. saat ve ben çok bitkinim. ölüm hissi biraz azaldı ama ansızın bir ölüme hala hayır demem.
biz bu dünyaya sanırım acı çekmeye geldik ve sırayla yaşıyoruz. ölüm ise bir kurtuluş olsa gerek. 30 yaşındayım. 60 ı ma kadar yaşasam daha acı çekecek 30 yılım var demek. hayat ne kadar uzun değil mi. bugün bile daha bitmedi 30 yıl nasıl geçecek.
o ateist kızı arayacağım ve kesinlikle özür dileyeceğim. hatta gönlünü almam lazım. kimse bu acıyı çekmemeli. benim derdimin bir çaresi yok gibi. bari o kızı biraz rahatlatayım.
son olarak prenses sana mutluluklar diliyorum. sana hep prensesim derdim. telefonumda da az önceye kadar öyle kayıtlıydı. artık ben yokum. yeni eşinle beni hiç hatırlamazsın inşallah. gülen yüzün hiç solmasın. en güzel günler senin olsun. hoşçakal.
fotoğrafa bir 15 dakika bakakaldım. inanamadım. yok yahu dedim. ayrılalı 8 ay olmuştu. benimleyken hiç mutlu değildi. ben onu çok seviyordum. o kadar mutsuzdu ki benimleyken. hiç mutlu edemiyordum onu. bir gün ayrılalım dedi bir tartışmamızda. onu mutlu edememek beni çok üzüyordu. çok seviyordum ama tamam dedim. aldım çantamı gittim. o daha mutlu olsun diye. ısrar edebilirdim. ama onu daha fazla üzmek istemedim.
hiç unutamadım onu. ama barışmak için de hiçbir girişimim olmadı. haftada bir gün kesin efkarlanıyordum onun için. rüyalarıma da sık sık giriyordu zaten. hadi artık hakan unut şunu diyordum.
bu kadar canımın yanacağını bilmiyordum o fotoğrafı görünce. o gece hiç uyumadım. en az 40 saat uyumadım. 40 saat hiçbir şey yemedim. nasıl olur diyordum. o kadar kötü oldum ki. babam öldüğünde bile bu kadar kötü olmamıştım. Allahım diyordum ölmek istiyorum. şimdi değilse ne zaman. bu acı nasıl bir acıymış böyle . o gece ve ondan sonraki gün gerçekten ölmek istedim. çok istedim hem de. beyin kanaması geçiririm felç kalırım diye de bir yandan korkuyorum. o kadar üzüldüm ki. her yerim acıyor ağrıyor. görenler oğlum sana ne oldu böyle diyor. söyleyemiyorum. ben böyle bir şey yaptım şimdi sonucu bu oldu diyemiyorum. diyemiyorum işte.
ben onun hiçbir fotoğrafını mesajını silmemiştim. ayrılırken sil demişti tamam demiştim. ama kıyıp silemedim.
şuan 43. saatten yazıyorum. biraz uyumayı başardım evet. az önce yemek de yiyebildim biraz. tekrar uyuduğum ve yemek yiyebildiğim için sevindim çünkü sanki bir daha hiç uyuyamayacakmış ve yemek yiyemeyecekmiş gibi hissediyordum. biraz olsun hayata döndüm gibi.
o fotoğrafa saatlerce baktım. gelinlikle çok güzeldi ve çok mutluydu. onun bunu atlatıp evlenebilmesine hem şaşırdım biraz da sevindim. onu hala seviyorum. benim durumuma düşmesini asla istemem. en azından benim gibi 8 ay boyunca beni düşünmediğini, beni kolaylıkla unutup birisiyle evlenecek kadar ilişki ilerletebildiğine sevindim.
ben bir daha birini sevebilir miyim bilmiyorum. 29 yaşına gelmiştim ve ilk ciddi ilişkimdi. bir daha da birisi olmadı zaten. şuan 30 yaşına gelmek üzereyim.
43. saatten yazıyorum prenses. umarım bu acı azalıyordur. zira böyle yaşamam imkansız.
sen mutlu ol diye çıktığım yolda sanırım ben başardım. seni mutlu ettim. en azından başkasıyla mutlusun. mutluluğun hiç bozulmasın. beni hiç hatırlama bile inşallah. zira bu acı çok büyükmüş. ben hiç böyle birşey yaşamamıştım.
az önce fotoğraflarını sildim. seni instagramdan da engelledim. zira arada bir kontrol ediyordum. artık bunun manasız olduğunu düşünüyorum. zira tek yaptığı benim acımı katlamak.
eski bir kız arkadaşım vardı. 2 sene önce beraberdik. bana aşıktı. onunla bir süre geçirdikten sonra inanç yapımız uyuşmadığı için ondan ayrılmıştım. ama bunu ona ayıp olur diye söylemedim. zira sen Allaha inanmıyorsun bizim evlenmemiz imkansız diyemedim ona. sadece ondan sıkıldığımı ve bitirmek istediğimi söyledim ve bitirdim. sonra o kıza yanlışlıkla 1.5 sene sonra mesaj attım. biraz sohbet ettik. dedi ki bana hakan keşke seninle hiç tanışmasaydım. zira senin boşluğunu hiçbir zaman dolduramadım ve her tanıştığım kişiyi seninle karşılaştırıyorum ve asla yerin dolmuyor demişti. çok üzülmüştüm.
sanırım prenses ben bu ateist dediğim eski sevgilimin ahını aldım ve tanrı bana bugün bunu yaşatıyor. senin yerin dolar mı bilmiyorum. bu acı geçer mi bilmiyorum.
evet bugün 43. saat ve ben çok bitkinim. ölüm hissi biraz azaldı ama ansızın bir ölüme hala hayır demem.
biz bu dünyaya sanırım acı çekmeye geldik ve sırayla yaşıyoruz. ölüm ise bir kurtuluş olsa gerek. 30 yaşındayım. 60 ı ma kadar yaşasam daha acı çekecek 30 yılım var demek. hayat ne kadar uzun değil mi. bugün bile daha bitmedi 30 yıl nasıl geçecek.
o ateist kızı arayacağım ve kesinlikle özür dileyeceğim. hatta gönlünü almam lazım. kimse bu acıyı çekmemeli. benim derdimin bir çaresi yok gibi. bari o kızı biraz rahatlatayım.
son olarak prenses sana mutluluklar diliyorum. sana hep prensesim derdim. telefonumda da az önceye kadar öyle kayıtlıydı. artık ben yokum. yeni eşinle beni hiç hatırlamazsın inşallah. gülen yüzün hiç solmasın. en güzel günler senin olsun. hoşçakal.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar