bugün

covid19 turizm ve akp

görsel

yukarıdaki rakama iyi bakın...
34.5 milyar dolar...

ülkemizin 2019'daki turizm geliri.
bacasız sanayi...

malum covid19 salgını nedeniyle malesef 2020 yılında bu turizm gelirine sahip olamayacağız.
hatta bunun yarısı bile olmayacak.
gidişat onu gösteriyor.

bu 34.5 milyar dolar neye denk geliyor biliyor musunuz?
34.5 x 7 = 241 milyar türk lirası.

yani damat berat'ın açıkladığı bir rakam vardı hani, şimdiye kadar devletin yardımları vb 200 milyar lirayı geçmiş...bu turizm gelirleri de aşağı yukarı o paraya denk geliyor.

düşün.
turizm gelirin yok, ve bir turizm geliri kadar da para çıkmış kasandan.

ikisini topla ne eder?
70 milyar dolar.

şimdi aşağı yukarı bir 20 milyar dolar da faize ödeyeceğimiz para var 2020 boyunca.
(bkz: 2020 bütçesinde faize ayrılan para/#42531999)

toplam 90 milyar dolar, ağzım burnum 100 milyar dolar de sen ona...
100 milyar dolarlık koca bir delik...
üstüne üstlük ihracat rakamları da düşecek...

şimdi sorum şu.
sevgili akp'liler cevaplarsa sevinirim.

ak parti hükümetinin, başkanlık kabinesinin bu 100 milyar dolarlık deliği sübvanse edecek kaynağı var mı?
yahut bu 100 milyar dolarlık deliği tıkayacak, bunun ekonomimize yansımasını absorbe edecek bir planlaması var mı?

tehlikenin boyutuna bir de şu açıdan bakalım.
türkiye cumhuriyeti'nin 2020 bütçesi 1.1 trilyon lira.

fakat sadece turizm + faiz giderlerinden oluşacak açık 700 milyar lira.

yani ülkenin bütçesinin yüzde 65'i neredeyse.

bunla ilgili bir planınız, bir kriz yönetiminiz var mı?
bu deliği para basarak mı kapatmayı düşünüyorsunuz?
para basacaksanız, basacağınız paranın karşılığı olan altın rezerviniz var mı?
altın rezervleriniz nerede?
ingiltere'de...
(bkz: türkiye altın rezervinin yüzde 90 ı ingiltere de)

yani deliği kapatmak için basacağınız her kuruş para enflasyon, fakirlik ve satın alma güçlüğü olarak halka yansıyacak.

bu tip durumlar için ihtiyat akçesi vardı, mb'nin döviz rezervleri vardı. onlar da sıfırlandı.
(bkz: işsizlik emeklilik fonları ve ihtiyat akçesi)

bugün akp genel başkanı konuştu, dinledim.
bütün bunlarla ilgili tek laf etmedi.
tek söz söylemedi.
belli ki kendisi de tehlikenin farkında değil.

bakın bu sürecin sonunda hepbirlikte karanlık bir tünele gireceğiz.
ama devleti yönetenler bir ay sonrasını bile göremiyor, spot yaşıyor.
tıpkı yevmiyeli ameleler gibi.
bir gün çalışıyor, yevmiyesini alıyor o yevmiye ile 2 gün idare edip yeniden iş bakıyor.

bir ay sonrasını, 3 ay sonrasını, 6 ay sonra gelecek kış mevsimini düşünen yok.

bari siz düşünün arkadaşlar.
ona göre önleminizi alın.
çok olağanüstü günler geçiriyoruz ve bu olağanüstü ve kötü günlerin bitiminde çok daha olağanüstü ve çok daha kötü günler bizi bekliyor olacak.

önünüzü kış tutun. bu kış çok uzun olacak.
(bkz: winter is coming)